SİYASİ kulislerde, CHP ve İP'in kaderini etkileyecek, Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener'in genel başkanlıklarını kaybetmesine yol açacak, 3 konu enine boyuna konuşuluyor.
1) CHP ve İP'te, 1 Nisan'da tahmin edilen depremin şiddetinin ne olacağı...
2) Deprem sonrası Kılıçdaroğlu'nun koltuğunu koruma refleksinin, CHP'nin bölünmesine yol açması ve doğacak YENİ PARTİ... CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat'ın isyanı...
3) Seçim sonrası, TBMM milletvekili dağılımında oluşacak sürpriz değişiklikler.
Sırasıyla senaryoları, olguları ve kulisleri ele alarak, 1 Nisan'daki siyasi görünümü analiz edelim.
CHP DEPREMİ: Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı yıkma hastalığı ve koltuğunu koruma gayreti CHP'yi çökertme noktasına getirmiş bulunuyor.
Kılıçdaroğlu'nun partiyi yönetilemez aşamaya getirmesi, Atatürk'ün kurduğu CHP'yi bölücü terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı HDP ile kol kola yürütmesi bardağı taşırmış durumda. Kasetle göreve getirildiği 2010 yılından bu yana hiçbir başarısı olmayan Kemal Kılıçdaroğlu'nun kişisel hesaplaşma ve Erdoğan saplantısına kurban edilmesi CHP tabanında bölünme tartışmalarını tetiklemiş durumda. Bu durumdan ne çıkar? İki muhtemel gelişme konuşuluyor. Birincisi, 31 Mart'ta dokuz seçim kaybetmiş, onuncu kez de kaybetmesi mukadder Kılıçdaroğlu'nun, 1 Nisan'da istifa etmemesi halinde olacaklar.
Sosyalist Canan Kaftancıoğlu'na karşı 4 oy farkla il başkanlığını kaybetmiş Cemal Canpolat'ın isyan ederek, yaptığı açıklama mesajı veriyor:
CHP, içerideki dar kadrocu gruplar ve dışarıdan farklı organizasyonlar ile sol görünen liberaller tarafından sıkıştırılıyor.
Partide cumhuriyetçi, halkçı kesim tasfiye ediliyor, dışlanıyor. İstanbul'da, dar grupçu, tasfiyeci bir çizgi izlendi. (İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nu kastediyor). Parti bir hizbin denetimine girdi. Bu hizip İstanbul'u bölüyor. Hizip kadroları hala Bostancı Gösteri Merkezi'nden çıkamamış görünüyor. Hizip, İstanbul'u kaybetmek için elinden geleni yapıyor. CHP'yi dar grupçu ve hizipçilere bırakmayacağız.
Partiyi kuşatmaya çalışan grupları izliyoruz. Kendinden olmayana siyaset yapma hakkı tanımayan bu çıkar grupları 1 Nisan planları yapmakta (Oğuz Kaan Salıcıyı kastediyor), siyaseten bir ötekileştirme ve yok sayma peşindeler."
Kılıçdaroğlu istifa etmezse...
31 Mart'ta seçimi kaybetmesi muhtemel Kemal Klıçdaroğlu istifa etmezse meydana gelecek depremin sonucu şöyle değerlendiriliyor:
1 Nisan hazırlıklarını tamamlamış, hiziplerin başları görünen, Muharrem İnce, Gürsel Tekin, Selin Sayek Böke, Özgür Özel ve Engin Altay'ın olağanüstü kongreyi toplamayı başarması ve Kılıçdaroğlu'nu devirmeleri söz konusu olabilir. İkinci muhtemel gelişme, CHP derin konseyin önde gelen adamı Erdoğan Toprak'ın lojistik sağladığı teşkilat başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun 10 Aralıkçı- Sosyalist-Sol Mahfiller destekli ekibinin olağanüstü kurultay sonrası, göreve gelmesi halinde, ulusalcı Muharrem İnce ekibini tasfiye etmesi olacak. Bu gelişme, CHP'den tasfiye edileceklerin CHP'den ayrılmalarını, fabrika ayarlarına göre YENİ CHP özellikli parti kurmalarıyla sonuçlanacaktır. Oğuz Kaan Salı ile Muharrem İnce ekiplerinin birbirlerini tasfiye etmeleri sonrası üçüncü konu, TBMM'de yeni partiler, yeni milletvekili dağılımı gerçekleşecek.
Yıldırım: 1 Nisan sürprizi TBMM Başkanlığı'ndan ayrılan, AK Parti İstanbul Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım veda yemeğinde dikkati çekici bir not verdi: 1 Nisan tarihine geldiğimizde Meclis'in milletvekili sayısında mutlaka bir değişiklik olacak. AMA BU NASIL BİR DEĞİŞİKLİK OLACAK
ONU ŞİMDİDEN SÖYLEMİYORUZ. SÜRPRİZ OLSUN.

SONUÇ: Binalı Yıldırım'ın söylemediği sürprizin altını biz açalım. CHP bölünecek.
Yeni Cumhuriyetçi veya Halk Partisi gelecek. Meral Akşener'in koltuğu sallanacak. İP dağılabilir. Ayrılanlar farklı partilere girecek. 1 NİSAN'DAN SONRA CHP VE İP'TEN KOPANLARLA TBMM'DE YENİ GRUPLAR GÖRECEĞİZ.