HAŞMET BABAOĞLU

Uyanış vaktindeyiz...
Buna cesaretimiz varsa elbette...
Geçen gün BBC'nin ana sayfasını açıp baktım.
Haberleri şu başlıklarla yerleştirmişler..
"FBI, antisemitizm uyarısı yaptı."
"Beeri Kibutz'unda hayal kırıklığı: Biz İsrail'i güvenli bir yer sanıyorduk."
"Gazze'deki Amerikalılar için tedirgin bekleyiş."
Ne hinlikler, değil mi?
Sayfaya baktığım sırada İsrail çoluk çocuk katliamına hız vermişti. Filistin haber kaynaklarından feci görüntüler geliyordu. Hastanede küçük kızını göğsüne bastırmış yerde yatan yaralı anneyi; kefene sarılmış küçük çocuğa sarılmış anne ve kardeşini unutamam...
Hiçbiri yoktu BBC sayfasında.
Batı nedir? Nasıl bir şeydir?
Batı nasıl beyin yıkıyor; nasıl kitleleri kör ediyor?
Bu soruların cevapları şimdi kafalarımıza dank ediyorsa, ne âlâ!
Yok, etmeyecekse...
Yanmışız, yanarız, yanacağız.

***

Fransa'dan haberlerini ilgiyle takip ettiğim gazeteci arkadaşımız Ömer Aydın şöyle yazdı: "7 Ekim'den bugüne Fransız medyasındaki haberleri taradım. 'İsrail... Filistinliyi öldürdü' diye tek bir cümleye rastlamadım. Tek bir cümle bile yok. Kendi kendine ölüyor sanki bunca çocuk, kadın, sivil..."

***

Anlıyor musunuz artık?
Ha, tabii şu da var: Anlamak, acı çekmeyi ve tek bir an içinde bütünüyle değişebilmeyi göze almaktır. Zordur. Rahatın kaçar. Bu yüzden çoğu zaman anlamazdan geliriz.

***

Anlatmak da anlamak gibi cesaret işidir. Anlamak için konforunun bozulmasını, anlatmak için de bedel ödemeyi göze almak gerekiyor.

***

Ne çok kanser teşhisi duyuyorum çevreden...
Neden? Ne oluyor? Pandemi sürecinin bu açıdan olumsuz bir etkisi oldu mu?
Herkesin kafasında bu sorular var ama yetkililerden çıt çıkmıyor.
Uzmanlar mı?
Asap bozucu düzeyde komik haberler çıkıyor onlardan...
Avrupa Onkoloji Kongresi'nde toplanmışlar; 60 yaş üzerinin aktivitesini artırmasını istemişler.
Nasıl mı? Mesela "durakta bekleyen ya da henüz kalkan otobüse yetişmek için koşmak" kansere karşı önleyici aktivitelerden olabilirmiş...
İnsanlarla dalga geçen bir tababet seviyesine ne hızlı geldik!

***

Şu iki değerli kitabı meraklısı not etsin...
Walter Mignolo'nun "Yerel Tarihler, Küresel Tasarımlar". (İnsan Yayınları)
Prof. Dr. Lütfi Şeyban'ın "Endülüs; Direniş ve Soykırım". (Muhit Kitap)