Bana deseler ki Beşiktaş, 13 hafta sonunda gol sayısında ligde ilk 8'e giremiyor, şaka yapma, bırak derim! Porto maçındaki 45-65'inci dakikalar arasında oynanan oyun, dün sahaya yansıdı. Bir yorgunluk oldu. Ben Beşiktaş'ın yerinde olsam maçın pazar gününe alınması için TFF'ye müracaat ederdim. 11'e baktığımızda yeni transferlerden kimse yoktu. Oğuzhan'ın kaybedilmemesi gerekiyor. Oğuzhan gibi değerin kullanılmaması, Beşiktaş'ı geçen seneden uzaklaştıran nedendir. Beşiktaş son 5 dakika oynadı. Baktı maça 'aaaaa, puan gidiyor' dedi, oyuna asıldı. Pepe'nin olmaması Şenol Güneş'in maç içinde risk almasını da engelledi. Artık Beşiktaş'a karşı takımlar olağanüstü oynuyor. Güçlü çıkmak istiyorlar sahaya. Beşiktaş Negredo'yu ne zaman kazanacak merak ediyorum? Oynatacaksın artık rotasyonda. Cenk her gün iyi oynayamaz ki! Beşiktaş, puan olarak geriye de düşse bu ligin ciddi adayıdır. Ya içerisinden transfer yapacak Negredo'yu kazanacak, ya da fedakarlık yaparak oyuncu alacak. 'Maç seçiyorlar' sözünü sevmem ama Fabri ve Pepe'yi ayrı tutuyorum; Atiba, Cenk, Quaresma dahil maç seçenler var. Caner Erkin'in cezasının Beşiktaş'a faturası ağır oldu. Tezgah ile verilen bir ceza... Bugün olsa, 15 orta yapardı.
**************
TUDOR'UN ŞANSSIZLIĞI!..
Büyük kulüp olmak, büyük takım olmak kolay olmuyor. Kulüpler taraftarlarıyla büyüktür. Geçen hafta 5-1 kaybetmiş takımın bir hafta sonraki maçına 37 bin kişi geldi. İlk tebrik öncelikle Galatasaray taraftarına... Görevini fazlasıyla yaptı taraftar. 'Biz size güveniyoruz' mesajı verdiler.
Ciddi bir travma sonrası biz ne dedik, herkes gibi "Fatih Hoca" dedik. Tudor'un en büyük şanssızlığı Terim'in milli takımın başında olmamasıdır. Boşta olmasıdır. Galatasaray'ın yıldızlarında Terim'in emeği var. Haklı olarak Fatih hoca gibi bir baskısı var. İsmi Tudor da olsa Mancini de olsa bir Terim baskısı olacaktır.
Bugün Tudor açısından bir bakalım; yönetim Alanya ve Beşiktaş maçlarını bekliyordu. Olası sonuçlardan sonra Cenk Ergün ve Dursun Özbek'in ne diyeceği önemli. Cenk Ergün bey (tanımıyorum kendisini) travma sonrası akıllı ve dengeli açıklamalar yaptı. Dün baktığınızda Galatasaray evinde, tribünleri önünde bir maça çıktı. Bir de rakibin olmazsa olmazı Love yoktu. Yüksek tempolu başlayacakları belliydi Galatasaray'ın..
Ndiaye'yi beğenmezdim ama bugün beğendim. Belhanda savunma arkasına bitirici/öldürücü pas dediğimiz pasları atan ligin bir numaralı oyuncusu. Tıpkı Sergen Yalçın gibi... Eksikleri yok mu, var tabii ki... Oyuncuların geneli dün görevini yapmaya çalıştı. Yasin'e bakalım: İlk yarı en çok koşan oyuncuydu. Geçen seneki koşu mesafelerinde de iyiydi. Sabah kalktığında oynamıyor, otobüste oynamıyor, maç yemeğinde oynamıyor ama soyunma odasında sakatlık sonrası oynuyor. Bu kendini nasıl hazır tuttuğunu gösteriyor.
Bu takım lider ve hemen de gündeme Ayhan Akman'ı getiriyorlar. Bir anda Ayhan tartışılmaya başlandı. Şimdi bir düşünelim, ben Tudor'um, eve gittim puan durumuna baktım, Beşiktaş ile 6, maç fazlasıyla Fenerbahçe ile 9, Başakşehir'in 3 puan önündeyim (Maç fazlasıyla). Yapılan bu yorumları okuduktan ve dinledikten sonra, "Bunların hepsi hasta ya" derim. "Ben daha uzaya mı çıkayım" derim. Demekle haklı mı haklı! Geçen hafta Tudor'un stratejisinde, "Başakşehir benim en yakın rakibim.. Yeneyim de geçeyim" mantığı vardı. Bu mantıkla da çift santrforla maça başladı. Bak dün tek oynadın bunla birlikte bir sürü de pozisyon yakaladın. Başakşehir maçında işi koparmak istemedi. Şimdi devrenin bitmesine 4 maçı kaldı önünde. Lider bitirme ihtimali çok ama çok yüksek. Bizim Tudor ile ilgili düşüncelerimiz, genel düşüncedir.