MELİH ALTINOK

Rus muhalif Aleksey Navalni'nin cezaevinde öldüğü haberi dünya gündemine bomba gibi düştü.
Rus cezaevi yetkilileri, Navalni'nin yürüyüş yaptıktan sonra rahatsızlandığını ve bilincini kaybettiğini, doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamayarak öldüğünü duyurdu. Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov da soruşturmanın sürdüğünü ve Putin'in bilgilendirildiğini açıkladı.
48 yaşındaki Navalni'nin ölüm haberi Beyaz Saray, Avrupa Birliği, NATO ve Avrupalı liderler tarafından şiddetle kınandı. Tüm açıklamalarda fail olarak Putin'e işaret ediliyor.
Zira Navalni sıkı bir Putin karşıtıydı. Arkasında çok açık Batı desteği vardı. Sinir gazı zehirlenmesi nedeniyle Almanya'da tedavi gördükten sonra Moskova'ya dönmüş, "aşırıcılık" suçlamasıyla yargılandığı davada 19 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Ücra bir bölgedeki cezaevinde hapis yatıyordu.



Ne var ki mevzuya yabancı olanların bile kolayca satın alabileceği bu senaryoda yerine oturmayan taşlar var.
Rusya bir ay sonra genel seçimlere gidiyor. Putin de yarışın tek favori adayı.
Karşısındaki rakiplerinin partileri de yüzde 5-6'yı ancak buluyorlar.
Bir dönem daha aday olmayı başarıp 2030'a kadar iktidarını garanti altına alan Putin, niye suyu bulandırsın? Cezaevinde pasifize ettiği rakibini dünyanın gözleri önünde ortadan kaldırarak meşruiyet tartışmalarını niçin alevlendirsin?
Üstelik Navalni gibi Batı'nın üzerine titrediği bir isimden bahsediyoruz.
24 yıldır tüm Batı ittifakını karşısına almasına rağmen ülkesini güçlü bir şekilde ayakta tutmayı ve halk desteğiyle iktidarda kalmayı başaran Putin aptal mı?
Eğer Navalni gerçekten bir suikasta kurban gittiyse faili olsa olsa Putin karşıtı ittifaktır.

***

YAPAY ZEKÂ TAMAM PEKİ YA AKIL?
CHP'deki kaos günden güne derinleşiyor. Pek çok bölgede kavgalar, itirazlar yüzünden ilan ettikleri adayları bile netleştirmeyen partide istifalar birbirini izliyor.
Geçtiğimiz gün 90'lardan beri siyaset yaptığı CHP'den istifa eden Gürsel Tekin'in, "İstanbul'da İmamoğlu'nu destekleyecek misiniz?" sorusu üzerine verdiği yanıt atmosferin özeti:
"Bunlar değişimci değil çürümüş adamlar. Çürümüş adamların ne desteği olacakmış da ben destek olacağım?.."



CHP Genel Başkanlığı koltuğunu Kılıçdaroğlu kadar bile doldurmayan Özgür Özel ise "debeleniyor". Dün de Hatay Belediye Başkan adaylarını hâlâ kesinleştiremediklerini "müjdeliyordu!"
CHP'li yazarlar bile "beceremedi" diye yazadursun Özel ortada bir başarı hikâyesi görüyor olmalı ki sırrını bizlerle paylaşmayı ihmal etmiyor.
Öğreniyoruz ki adaylarını, hatta kampanya sürecindeki sloganlarını yapay zekâ yardımıyla belirliyormuş.
Yapay zekâdan bilgi alınır, akıl değil.
Özgür Bey bana inanmıyorsa yapay zekâya sorsun. Onun da aynı şeyi söylediğini görecek.

***

KEMAL BEY'İN ŞOKUNA HAZIR OLUN
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kasım ayında yapılan kurultayın ardından Ankara'da bir ofis açarak siyasi faaliyetlerine devam ediyor.
Siyaseti bırakmadığını açıklayan Kılıçdaroğlu, geçenlerde Ankara Yıldız Oto Sanayi Sitesi'ni ziyaret etti ve burada bulunan hurdacı esnafıyla kahvaltıda buluştu. Kılıçdaroğlu'na Bülent Kuşoğlu da eşlik etti.



Kılıçdaroğlu'nun danışmanı Barış Bozkurt tarafından paylaşılan fotoğraflar manidar.
Kemal Bey'le birlikte kareye giren duvardaki çerçeve, anlamak isteyenler için çok şey söylüyor: "Bir daha bu yolları aynı hevesle öyle bir yürürüm ki şok olursunuz."

***

FRANSA'DA EV ALMAK
Gazeteci Ömer Aydın, Fransa'dan bildiriyor.
Bir Fransız, maaşıyla 25 yılda hangi şehirden kaç metrekare konut satın alabilir?



Paris'ten 9 metrekare, Nice'ten 18, Strasbourg'dan 23...
Yandaki Paris haritası, kurye maaşıyla dahi rahatça ev, araba alındığı söylenen Avrupa'daki durumu göstermesi açısından öğretici.