HAŞMET BABAOĞLU

Dünya mart ayına nasıl girdi, hatırlıyorsunuzdur...
"Yeni füzemizin menzili sonsuz" demişti Rus lider ve eklemişti: "Müttefiklerimizden birine karşı yapılacak her nükleer saldırıya anında cevap veririz."
6 gün sonra Rusya'nın Antonov-26 tipi kargo uçağı Suriye'de düştü.
Aralarında seçkin komutanlardan general Viladimir Yeremeyev'in de bulunduğu 39 asker hayatını kaybetti.
Uçağın düşüş görüntüleri ilginç. Hımeymim üssündeki piste düzgün biçimde yaklaşan uçak 500 metre kala birden çakılıyor.
Malum, elektro manyetik uçak kaldırma teknolojisi ABD deniz kuvvetlerinde çoktandır kullanılıyor; düşme/düşürme işi ise şimdilik suskunluk alanında tutuluyor. Uzmanlar Antonov-26 için bu ihtimali dikkate alıyor.
Bazı Batılı stratejistlerin kanaati şu: Pentagon, Putin'e "Suriye'deki üssüne hâkim değilsin, uçak bile indiremiyorsun; iyisi mi, nükleer füzelerden bahsetmeyi kes!" dedi. *** Unutmayın, ocak ayında aynı Rus üssünde on iki bombardıman uçağı pistteyken vurulmuştu.
Rusya önce havan saldırısı dedi, kimse yutmadı!
Şimdi İHA olduğunu kabul etmeyen kalmadı. Drone'lar için "kimliksiz" dediler, öyle kaldı, dosya rafa kalktı.
Olur mu öyle şey? İnanalım mı? Asla!
Hızlı yaşanınca, hızlı unutuluyor.
Mesela Deyr Ez Zor yakınlarında...
Daha birkaç hafta önce 150'ye yakın Rus savaşçının Koalisyon kuvvetlerinin hava saldırısında vurulduğunu unutuverdik...
Çoğunun cenazeleri hâlâ Şam'da morgda bekletiliyor ve bu olayın olumsuz etkisi Rusya'da yaklaşan seçim atmosferi içinde muhalefet tarafından kullanılıyor. *** Niye bunları anlatıyorum?..
Çünkü bütün dikkatimizi Suriye dolayımında yeniden şekillenen dünya düzenine vermek zorundayız.
Garip şeyler oluyor orada...
Yeni pazarlıklar, yeni anlaşmazlıklar...
Vekalet savaşında en azından bir taraf açığa çıkartılmaya; yani Rusya açıkça savaşmaya ya da çekip gitmeye itiliyor.
Anlayacağınız, bir ayağımız Afrin'deyken içerde abes tartışmalarla meşgul olma lüksümüz kalmadı.
Ama birileri dikkatimizi dağıtmaya çalışıyor ve başarıyor...
Bu tezgâha artık gelmemeliyiz.
Bakışımız, Suriye'deki pozisyonumuz ve Akdeniz'de yakın gelecek üzerine kilitlenmeli.