GENAR Araştırma'nın Türkiye Raporu anketindeki, 'İsrail'in Türkiye için bir tehdit olduğunu düşünüyor musunuz?' sorusuna katılımcıların yüzde 70.7'sinin 'evet' demesi, 'yetmez, ama iyi' denilebilir.
Anketin, siyasi görüşleri ne olursa olsun toplumumuzun büyük bir kesiminin İsrail'i tehdit olarak gördüğünü ortaya koyması, memnuniyet verici.
İsrail'in Türkiye için tehdit olmadığını düşünen yüzde 29.3 arasında, bu ülkeye muhabbet duyanlar olsa da; 'İsrail'in cirmi nedir ki bizi tehdit edebilsin' şeklinde düşünenler olduğu da kesin. Dolayısıyla bu oranın aslında çok daha yüksek olduğu söylenebilir.
Soruya evet cevabı veren CHP'lilerin oranı yüzde 73.5 iken, AK Partililerde bu oranın yüzde 69.8 olmasına şaşıran bir arkadaşa, 'AK Partililer, 'İsrail bize vız gelir' diye düşünüyorlardır' cevabı verdim. Aynı şekilde düşünenlerin diğer partilerde de yaygın olduğu, malum.
Gazze'de yaşanan vahşet, 'sözün bittiği yer' aşamasını çoktan geride bıraktı. Neredeyse bütün dünya kamuoyunun yaşananlar sebebiyle İsrail'e ve ona dur çağrısı bile yapamayan yöneticilerine büyük tepkiler duyduğu, biliniyor. Ancak, bir şekilde Siyonistlerin ablukası altında olduğu için parmaklarını bile kımıldatamayan yöneticiler sayesinde İsrail melanetlerini sürdürüyor.
Avustralya'dan Kanada'ya, Çin'den Şili'ye bütün ülkelerde, Gazze başta olmak üzere İsrail'in melanetleri ile alakalı anketler yapılabilseydi, memnuniyet verici sonuçlar çıkacağı kesin. İsrail, dünya çapında bir nefret objesi haline geldi çünkü.
İsrail'de 5 üniversite rektörünün Netanyahu'ya yazdıkları mektupta, 'Gazze'deki manzaralardan, her gün açlık ve hastalıktan ölen bebeklerden dehşete düştüklerini' vurgulamaları, önemli bir gelişme.
İsrail'de yapılan bir anketin, İsraillilerin yüzde 56'sının Gazze'deki savaş uzadıkça küresel eleştirilerin artması nedeniyle yurtdışına seyahat edemeyeceklerinden korktuklarını ortaya koyması da kayda değer.
Fransa ve İngiltere, İsrail somut adım atmazsa eylülde Filistin'i tanıyacaklarını açıkladılar. Kanada tanıyacağını açıklarken, Avustralya da benzer yönde sinyaller verdi. Filistin'i tanıyan ülke sayısının 150'yi geçecek olmasının, soykırımın durmasına bir faydası olup olmayacağı, belirsiz.
İsrail'in vahşetini durdurabilecek tek gücün ABD olduğu, malum. Bu açıdan ABD Başkanı'nın, Netanyahu'nun kendi siyasi ihtiyaçları nedeniyle savaşı uzattığını düşündüğü ve vahşeti durdurmazsa işlerin değişebileceği yönündeki mesajları, ümit verici.
Bir Yahudi kampanya bağışçısına, MAGA tabanının İsrail'e cephe almaya başladığını söyleyen Trump'un, bu 'önemli' bağışçıya, 'halkım İsrail'den nefret etmeye başlıyor' dediğini duymak da, önemli.
Züğürt tesellisi demeyin, ama gidişat İsrail açısından hiç iyi değil!.. Siyonistlerin korkuyla bekledikleri bilinen 80 yılın dolmasına da az kaldı zaten!..