Tarihinin belki de en ciddi saldırısı ile karşılaşan İsrail, durdurulmayacağı ve hesap dahi sorulmayacağına inandığı için, melanetlerini pervasızca sürdürüyor. Başta ABD olmak üzere Siyonist zihniyete mahkum olan ya da kendilerine böyle hisseden güçlerin, İsrail vahşetini seyretme yanında teşvik de etmeleri, yüz karası… Bugünlere nasıl gelindiğini bilenlerin 'terör devleti' olarak tanımladığı İsrail'in kendisine hiç yakışmayan 'devlet' sıfatını bir kenara bırakarak, Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi 'terör örgütüne' dönüşmesi ile karşı karşıyayız.
İsrail'in kuruluş sebeplerinden birisi, Batılı devletlerin iflah olmaz problemlerinden Yahudi meselesini bölgemize ihraç etme gayretidir ve istedikleri de olmuştur. Siyonistlerin Filistinlileri yurtlarından uzaklaştırıp bir İsrail devleti kurma hayallerine sağlanan Batı desteği çok da masum değildir yani.
Aksa Tufanı harekatının, 1967'den hatta 1949'den beri bölgeyi işgal altında tutanlara verilen haklı bir cevap manasındaki arka planı bir kenara, yaşananlarda dahli olmayan milyonları hedef alan saldırıların 'İsrail'in kendini savunma hakkı' şeklinde tanımlanması, insanlık dışı. Sosyal medyadaki propaganda savaşı sebebiyle 7 Ekim'de başlayan harekatta neler yaşandığı meçhul.
Saldırıya uğrayanın savunma hakkından bahsetmek, makul. Ancak saldırıların sebebi kendileri olanların bile 'o kadar da olmaz' demesi gereken nokta şimdiden aşılmışken, daha fazla saldırıya çanak tutmanın, akıl ve mantıkla izahı yok. Hedef gözetmeden sivilleri hedef alacak bir saldırıya savunma hakkı kılıfı giydirmek, alçaklıktır.
İsrail ordu sözcüsünün, 'vurdukları üç binden fazla hedefin yaklaşık 300'ünün HAMAS hedefi olduğu' açıklaması, yaşanacakların yaşananlardan çok daha vahim olabileceğine işaret.
1948'den beri Filistinliler aleyhine genişleyen, her fırsatı onların hayatlarını zehir etmek için kullanarak onları süren, katleden, hayatlarını zindana çeviren bir güç İsrail… Yetmiyormuş gibi Müslümanların camilerine ve Mescid-i Aksa'ya yönelik son saldırılarıyla Aksa Tufanı operasyonunun kendisi davet etti, İsrail. Bıçak kemiğe dayanmıştı çünkü… Kara harekatı başlarsa neler olabileceği konusunda herhangi bir öngörüde bulunmak imkansız Ancak, bıçak kemiğe dayandığı ve hatta daha da ileri gittiği için 'Aksa Tufanı Harekatı'nı başlatan İzzettin Kassam Tugayları'nın, İsrail'in tepkilerini hesapladığı ve buna göre hazırlıklarda bulunduğu düşünülebilir… BM, Güvenlik Konseyi ve alfabedeki harfler sayısınca kuruluşlar, hala var iseler bu vahşeti durdurmak için hemen harekete geçmeli ve durdurmalılar. Bu, varlıklarını ispat sadedinde belki de son şanslarıdır… Siyonistlere ve onlara kayıtsız şartsız destek olanlara, bugünlerin bir yarının da olduğunu hatırlatmakta fayda var. Bugün insafsız davranan yarın insafa muhtaç olabilir, malum…