Kılıçdaroğlu'nun25 gün süren yürüyüşü sonrası Maltepe'de yaptığı mitinge ne kadar kişinin katıldığı konusunda fazla kafa yormaya gerek yok.
Mitinge katılanların sayısı konusunda en güzel bilgiyi CHP'liler verdi. Bazı CHP'limilletvekilleri, Maltepe'ningörüntüleri yerine,daha kalabalıkgözüksün diye,Yenikapı'daCumhurbaşkanımızya daAK Partitarafındandüzenlenenmitinggörüntülerinikullandılar çünkü.
25 gün süren yolculuğu başlarken ya da yollarda yaptığı gibi, mitingkonuşmasında da yürümekle'adalet'e nasıl ulaşılacağı konusundasadra şifa sözler etmedi Kılıçdaroğlu.
Özenle hazırlanmadığı belli olan konuşması ve 'mitinge gelirken hazırladığı' 10 maddelik Maltepe Çağrısı'nda da farklı bir şey yoktu.
Hak, hukuk, adalet gibi sloganlar arasında yaptığı konuşmada, genel geçer sözler söylemeye dikkat etti Kılıçdaroğlu. Tam olarak ne için yürüdüğünükendisi de bilmediği için olsagerek, elle tutulabilir talepler de yoktukonuşmasında.
Oysa 25 gününü yollarda geçirmiş olan bir ana muhalefet partisi liderinden daha derli toplu talepler duymak isterdi insanlar.
Eksik olduğunu düşündüğü adaletinnasıl tamam hale getirilebileceğihususunda dişe dokunur bazıfikirler dile getirebilirdi, mesela.
Yakın ve uzak geçmişi ülkemiz insanına yönelik ayrımcılıklarla dolu bir partinin genel başkanı olan Kılıçdaroğlu, 'herkes için adalet istediğini' söylemeden önce, yakın geçmişte sebep olduklarıhaksızlıklar için özür dilemeliydi belki de.
Maltepe mitingindeki bir saatlik konuşma ve sonunda okuduğu 10 maddelik bildirideki Teşhislerinin çoğu yanlış olan Kılıçdaroğlu, gerçek hayatta karşılığı olmayan tedavi önerileriyle çıkmıştı insanların karşısına. Belli ki,'yürü' diyenler, miting sırasındadile getirmesi için bir liste detutuşturmuşlardı eline.
ADALET VAR, ADALET VAR...
Aslında, darbe girişiminin üzerinden bir yıl bile geçmeden 'OHALkalksın' demenin ne kadar saçmaolduğunu biliyor olmalı Kılıçdaroğlu.
Bizimle mukayese edildiğinde basit denilebilecek terör olayları sebebiyle Kasım 2015'te ilan ettiği OHAL'i, 6 ay daha uzatan Fransa örneği ortada iken hele.
Darbe girişiminde sokaklardan kaçarak lider olma şansını tepmiş birisinin, 'darbeyi önlerken sokak iyi, adalet isterken sokak kötü' demesinin, ne kadar samimiyetsizlikkoktuğunun farkında bile olmaması talihsizlikti.
249 şehit ve iki binden fazla gazi vermiş insanımızın istediğiadaletle, Kılıçdaroğlu'nun yollardaaradığı adalet farklı. Milletimiz kendi halkına karşı silah kullanan hainlerden bir an önce hesap sorulmasını isterken, Kılıçdaroğlu serbest bırakılmaları gerektiğini savunuyor çünkü.
CHP liderinin konuşmasının bazı yerlerinde FETÖ'den bahsetmesi, dikkat çekiciydi tabii. Ancak söz konusu yapıya yönelik mücadeleyi itibarsızlaştırma gayretiyle söyledikleri, yürüyüş dahil birçok şeyiFETÖ'nün talebiyle mi yaptığısorusunu akla getiriyordu nedense.
Kılıçdaroğlu FETÖ ile mücadeleyi istiyor gibi görünüyor, ama aslında istemiyor... FETÖ ile sonuna kadarmücadele edilmeli diyen birisinin,bu yapı ile mücadele konusundadevletin elini kolunu bağlamayayönelik önerilerde bulunmasını başka türlü izah mümkün değil çünkü.
Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi için hazırlandığı geçiş dönemini ve sonrasını iyi kavramış aklıbaşında bir muhalefete ihtiyacıolduğu, açık...
Ancak, Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığındaki CHP'nin bu görevi yerine getirme şansı gözükmüyor, ne yazık ki...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.