PKK terör örgütü kendini nasıl finanse ediyor? PKK Avrupa’da varlığı neye dayanıyor?
Terör örgütü PKK, Avrupa'da pek çok ağa sahip. Bu ağlardan bazıları yasa dışı yürütülürken bazıları da paravan isimlerle yasalmış gibi gösteriliyor. Peki seksenli yıllardan bugüne Avrupa'da barındırılan ve büyütülen terör örgütü, AB ülkeleri üzerinden nasıl finanse ediliyor? İşte uyuşturucu ticaretinden zorunlu bağışlara silah kaçakçılığından insan kaçırmaya kadar PKK'nın Avrupa'daki kirli ilişki ağı...
1978 yılında ortaya çıkan 84'ten beri de Türkiye'de terör saldırılarında bulunan PKK terör örgütü 40 bin üzerinde sivili ve devlet görevlisini şehit etti.
Saldırılarını yoğunlaştırdığı 80'li yıllarda eş zamanlı olarak Avrupa'nın çeşitli yerlerine de konumlanmıştı terör örgütü o dönem, sözde STK'lar oluşturarak illegal çalışmalarını "Kültür merkezleri" gibi paravan isimlerle gizlemişti.
Terörün finansmanını anlamak örgütlerin faaliyet ağlarını ortaya çıkartmayı sağlayan en büyük unsur. Daha seksenli yılların başında terör örgütünün elebaşı Öcalan'ın sözlerinde bile PKK'nın Avrupa'ya konuşlanma isteği açıkça görülmekteydi.
Öyle ki darbeler sonrasındaki Türkiye kendini toparlamadan iç karışıklık yaratmak isteyen terör örgütü ibresini batıya ve batıda çizeceği yalancı imaja yönlendirmeye karar verdi.
terör örgütü STK kisvesi altında, Avrupa'da var olmanın yollarını aramaya başlamıştı. Sonuç olarak bütün aşırıcı uzantılarını AB'nin başkenti olma özelliği taşıyan Belçika'ya kurmuş ve Avrupa'nın merkezi üzerinden kendini finanse etmek için çalışmalar sürdürmüştü.
Sonuç olarak Avrupa'nın bazı başkentlerindeki Kürt diasporasının içine sızan örgüt, terör faaliyetlerini fonlamak için 'yasal' görünen yollar bulup yürütmeye başladı.
Bu gizli zehir kısa zamanda yayıldı. "Kültür merkezleri" adıyla açılan paravan oluşumlar, bağış ve yardım kampanyaları başlattı. Her yıl para toplama aktiviteleri düzenledi.
PKK'nın legal uzantıları olduğu açıkça ortaya çıkan bu sözde vakıflar zaman zaman ifşa da edildi. Örneğin Fransa'daki "Ahmet Kaya Kürt Kültür Merkezi" PKK ile direkt ilişkisi ve para aktarımı yüzünden 2014 yılında Fransız ahkemeleri tarafından yargılandı.
Sonucu PKK ilişkisinin üstü örtülmesi olsa da toplanan delillere bakıldığında bir milyon avroluk bütçesi ve yaptığı para akışıyla örgütün kendini nasıl finanse ettiği açık bir şekilde ortaya çıktı.
Belçika ve İsveç'te PKK destekçisi televizyon kanallarının 200 milyon dolarlık bir parayı da yürüttüğü ortaya çıktı.