ERKAN TAN

Bugün Lozan Antlaşması'nın imzalanmasının yıldönümü. Hiç değilse böyle bir günde "Lozan'ı masaya yatıralım" diyoruz. Bazıları çıldırıyorlar. "Ya hu, bu anlaşmada normal olmayan, hükümler var" diyoruz. Hakaret ediyorlar. Bunlar belli bir insan tipidir. Ülkemizde böyle bir aydın çeşidi var. Daha önce de, yine bu köşede anlattığım bu sözde aydınları, Lozan'ın yıldönümünde bir kez daha yazacağım. Bu insanların anlayışları, dış politika başta olmak üzere hayatın her alanında kendini gösterir. Bunlara göre, Türkiye Cumhuriyeti ve aziz milletimiz kendi politikalarını oluşturamaz. Kendi başına oyun kuramaz. Yapsa bile başaramaz.
İttifak yalnızca ABD başta olmak üzere Batı ile yapılmalıdır.
Doğu, Araplar ve diğerleri bunlarda alerji yapar. Hele Arap dünyası ile yakınlaşma bunları çıldırtır. Bakmayın söylemlerine...
Türk dünyasını falan da sevmezler...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçtiğimiz aylarda, İbn-i Haldun Üniversitesindeki bir törende, ülkemizdeki çok önemli bu soruna değinmişti... "Kendi kültürünü, tarihini, ecdadını, milletini, İslam dinine ait her şeyi değersiz ve aşağıda kabul eden insanlar..."

GÜÇSÜZ TÜRKİYE'YE İMAN ETMİŞLER
Bunlara göre Türkiye nedir ki?...Bağımsız, güçlenen, Müslüman hassasiyetlerle davranan bir Türkiye Cumhuriyeti, bu insanları huzursuz ve hatta rahatsız ediyor. Aslında bu ruh halinin adı var. Sömürge ülkelerinin insan tipi, istisnalar hariç, aynen böyle. Yani bunlar sömürgeci aydınlar ve insanlar...
İç dünyalarında, kendi ayakları üzerinde duramayan, bağımlı, Müslüman hassasiyetlerle davranmayan, güçsüz bir devlet var. Buna inanıyor ve adeta iman ediyorlar. Bu eziklik kendilerine öğretilmiş.
Maalesef ülkemizde böyle bir insan tipi var.
Kim öğretti? Nasıl bu hale geldiler? Ayrı bir yazının konusu hatta yazı dizisi yapmak lazım...Her neyse iddalı, tam bağımsız ve mutlak eşitlikçi bir Türkiye, bu insanları korkutuyor.

MİLLİ GÖRÜNÜMLÜ GAYRİ MİLLİLER
Ülkemizdeki bu insanlara göre, ABD ve AB ile ilişkiler asla tam bağımsız ve eşit seviyede yürüyemez. Tabii lafa gelince asla durumlarını böyle takdim etmezler. Hatta kendilerini tam bağımsızlıkçı, ulusalcı falan diye tanımlarlar. Vatan sevgisi, ulusalcılık mevzularında mangalda kül bırakmayanlar bir bakıyorsunuz Amerikanın çıkarları için çalışıyorlar. Nasıl mı?... Suriye'de olanlar için habire kendi devletini, Türkiye Cumhuriyetini suçlayanlar, ABD, Rusya ve AB'ye sizler burada ne arıyorsunuz? bile demezler... 15 Temmuz ile ABD, AB, NATO ilişkileri hakkında tek bir laf dahi etmezler...
Bunlara sığınan FETÖ mensuplarını, neden koyunlarına alıp seviştiklerinin hesabını sormazlar... FETÖ'ye düşmanmış gibi yaparlar, fakat onunla acımasızca savaşan AK Parti'ye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a savaş açarlar.... Yani aslında bal gibi FETÖ'cüdürler...Sonuç olarak; aslen ABD ve genelde Batı çıkarlarını savundukları halde, onlara karşıymış gibi görünürler...

TÜRK VE MÜSLÜMAN DÜŞMANI AYDINLARIMIZ
Bir de ecdadından nefret edenler var...
Bilimde, teknikte, sanayiide, tıp alanında dünyadaki var olan seviyenin önemli bir bölümünün temelinde Türklerin, Müslümanların buluş ve icatlarının olduğu gerçeği de bu insan tipini rahatsız ediyor.
Hani, dilim varmıyor söylemeye ve yazmaya ama sanki üzülüyorlar. Medeniyeti Batı'dan başlatıyorlar ve oradan ibaret kabul ediyorlar.
Türklerin ve Müslümanların icat, buluş, fikir ve eserleri bu insanlara göre yok hükmünde.
Zaten haberleri de yok. Savunmayı, inanmayı ya da gururlanmayı bırakınız, haberleri bile olmuyor. Kaldı ki öğrendiklerinde de küçümsüyor, değersiz görüyor ve aşağılıyorlar.
Osmanlı medeniyeti ve asaleti, büyüklüğü, kasten kavga ettikleri bir başka değer.

CHP DE BUNLARIN SİYASİ PARTİSİ
Koskoca bir geçmişin tamamını çöpe atmadılar mı? Kötülemediler mi? Aşağılayıp millettin geri kalanına da öyle öğretmeye çalışmadılar mı? Daha geçtiğimiz aylarda, CHP Genel Başkanı da Osmanlı sanayisini aşağılayan cümleleri ile gündemde değil miydi? Zaten o da ülkemizdeki bu insan tipinin bir örneği... CHP de zaten bu insanların siyasi partisi...