Daha önce de yazmıştım. Devlet Bahçeli'nin açıklamalarının ardından bir kez daha hatırlatmak şart oldu... Elbette olmasını istemeyiz fakat; teröristler ve bütün yancıları şu yazdıklarıma yeltenebileceklerdir... Birbirleri ile itişip, kakışmalarına rağmen malum devletler de Türkiye Cumhuriyeti Devletine düşmanlık güdüsü ile birleşip bunlara destek verebileceklerdir...
1/Demokratik özerklik söylemleri ile bölücü emellerine, üniter devlet yapımıza zarar vermeye, devam etmek... 2/ Çeşitli bahaneler ile terör destekli siyaset ve stratejini devam ettirmek, etkisini derinleştirmek... 3/Fesih aracılığıyla terör örgütü kimliğinden kurtulduğu düşüncesi ile devletin örgüt ve yancıları ile mücadele etmeyeceğini zannetmek... 4/ Türkiye'nin, Suriye'deki PKK/ PYD/YPG teröristlerine müdahale etmesini engellemek... 5/Temel amacı olan Suriye'de varlığını, kazanımlarını, silahlı gücünü ve kontrol ettiği alanları muhafaza etmek, güçlendirmek, zamanla Şam'a ve bütün Suriye'ye nüfuz etmek... 6/Kendisini sanki oradaki bütün Kürt kökenlilerin temsilcisi imiş gibi kabul ettirmek... 7/ Uluslararası camiada özellikle köpürtülen, DEAŞ ile mücadele eden, "BATI yanlısı kahramanlar" algısını pekiştirmek... 8/Alevi- Nusayrileri de aralarına almaya çalışarak Suriye'de alan genişletmek ve Türkiye'yi mezhep üzerinden karıştırmak...
ORDULARIYLA DEĞİL TERÖRİSTLE SAVAŞIYORLAR
ABD ve İSRAİL devletimizle savaş halindedirler. Haçlı ve Siyonist ittifakının liderliğini, bu iki devlet yapmaktadır. Tek fark, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile nizami orduları ile değil, terör örgütleri ve teröristler aracılığı ile savaşmalarıdır... Silah veriyorlar... Mühimmat veriyorlar... Taktik ve strateji öğretiyorlar... Orduları ve askerleri ile değil, aşağılık katillerle, terör örgütleri üzerinden Türkiye ile savaşıyorlar... Ezelden beri devam eden Haçlı seferlerinin, günümüzdeki hali budur. FETÖ, PKK/PYD/ YPG, DHKP-C ve DEAŞ ile, aynı anda hücum ediyorlar... Hepsinin sahibi, hamisi ABD ve İsrail'dir... Büyük İsrail hedefi için devletimiz ve milletimiz ile savaşıyorlar... İşte tam da bu noktada özellikle belirtelim. Başkan Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki bağımsız, güçlenen, Müslüman hassasiyetler ile davranan Türkiye, inşallah bu şeytani kuşatmayı yarmayı başaracaktır. Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli ve diğer destekleyenler ile Cumhur İttifakı; bu kuşatmanın yarılmasındaki en önemli kaledir. Bir ve beraber olan aziz milletimiz, en büyük gücümüzdür.
MASUM MASKELİ TERÖR SEVİCİLER
Hepsi bir arada... İran, Rusya, İsrail, ABD, Yunanistan, Avrupa Birliği içindeki çeşitli devletler ve yapılar, bu saydıklarımızın kontrolündeki HDP/DEM içindeki ve Kandil'deki bazı unsurlar, Kemalistler, Türk solu, Bazı CHP'liler, Siyasal Aleviciler, Alisiz Aleviler, Türkçü/ milliyetçi maskeli ırkçılar... Bunların dernekleri, vakıfları, siyasi partileri, sivil toplum örgütleri, işadamları, medyaları, baroları, büroları v.s.... Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile Devlet Bahçeli tarafından bizzat ilan edilmiş ve yürütülen Terörsüz Türkiye sürecini istemeyen, ister gibi görünüp arkadan film fırıldak çevirenler hep aynı cephede toplandılar... Elbette yapılacak yüzlerce iş vardır, her şey gidişata bağlıdır ve uygulamada çok mühim sabotajlar olabilecektir. Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanmaları da dağıtılmalı, başta kıyı illerimiz olmak üzere tüm Türkiye'de örgüte para aktaran işletmelere el konulup, mafyatik yapılanmaları da dağıtılmalıdır. Terörist yandaşlarına, yeni oyun sahası yapılmamalıdır.