IMF heyeti geldi ve muhalefetle görüştü mü, görüştü.
Ama gizli ama açık, görüştü mü, görüştü.
Bu görüşmenin bir "otel odasında" olması akla pis pis şeyler getiriyor mu, getiriyor. (Pisten kasıt cinsellik değildir, kötü kalpli CHP militanları bana küfür etmek için yeni bir bahane yaratmasınlar.)
Hergele Meydanı'nda olacak değildi ya, elbette Hilton'da.
Bu Ankara Hilton bir dönem ANAP iktidarına muhalefetin de kalesi, mahfeliydi.
CHP öteden beri otel odası sever.
Gençler, Ecevit'in hükümet kurabilmek için 1977 yılında gizli görüşmelere giriştiği
"Güneş Motel" skandalını bilmezler...
Madem görüşme gizli değil, IMF heyeti niçin açık açık CHP ve İP genel merkezlerini ziyaret etmiyor? Parti kedisi Şero'ya ciğer götürselerdi sevimlilik bile kazanırlardı.
Bu halvette neler görüşüldüğü açıklanıyor mu, açıklanmıyor.
Dolayısıyla iktidar çevreleri bozulmakta haklılar mı, haklılar.
Kılıçdaroğlu niçin "ee, ne varmış bunda" söylemine yatıyor da, "şunlar şunlar şunlar tartışıldı" diyemiyor?
***
IMF ile muhalefetin bir
"mutabakat" arayışına girdiklerini görmemek
için eşek olmak gerekir.
Uluslararası Para Fonu, Türkiye'de kendisini
"takmayan" bir yönetimden memnun değil.
"Kafa tutmayan" bir Türkiye istiyor.
"Alternatif" arıyor.
Bu adamlar iktidara gelirlerse IMF ile ilişkileri ne merkezde kurulacak, merak ediyor.
Yani, boyun eğecekler mi?
Amerikan dış politikasına boyun eğecekleri belli de, acaba
"Amerikan finans emperyalizmine" de boyun eğecekler mi?
Borç isteyecekler mi? Kendilerine dayatılacak olan
"acı ilaçları" içecekler mi?
Amerika'dan Kemal Derviş benzeri bir
"yüksek komiser" gönderilmesine ses çıkaracaklar
mı?
Fetullah'la görüşmüyorlar, çünkü üç yıl önce ipliği pazara çıkmıştı.
Peki bu gizli görüşmeye Ekrem İmamoğlu niçin davet edilmemiş acaba?
"Yeterince" palazlanmadığı için mi?
***
Kalkın Erzurum'a gidelim, IMF ve CHP'ye cevabı, Mustafa Kemal Paşa oradan versin:
"Manda ve himaye kabul olunamaz!"
***
OSMANLI'NIN YASAĞI
Araba sürerken sigara içenlere 153 lira ceza kesiliyor.
Bu rakam "caydırıcı" değildir.
Fakat cezanın suçla "oranlı" olması da gerekmektedir, manavdan elma çalana ağırlaştırılmış müebbet veremezsiniz.
Araba sürerken cep telefonuyla konuşmak da yasak ama kimse takmıyor.
Bunu da takmayacaklar.
Çünkü bir heves girişilen denetimler gevşeyecektir.
Çünkü halkımız bir zamanlar "Osmanlı'nın yasağı üç gündür" şeklinde müthiş bir atasözü üretmişti...
Bu yasak ancak "yolcunun sigara içen taksi şoförünü ihbar etmesi" durumunda etkili olabilir ama o zaman da "işi gücü bırakıp bununla uğraşmak" gerekecektir, dayak yeme tehlikesi de cabası. (Demir çubuğu saymıyorum.)
Öbür türlü, ne yani, yan koltukta oturan kadın kocasını mı ihbar edecektir? Ya da arka koltukta oturan çocuklar babalarını?