Birtakım cahil ve geri zekalı mahalle karılarının kimin evlendiğiyle, kimin ayrıldığıyla, kimin sevgili değiştirdiğiyle, kimin kaç kilo alıp verdiğiyle, hele hele kimin hamile kaldığıyla niçin bu kadar ilgilendiklerini oldum olası merak ederim.
Aslında sorunun yanıtı da içinde saklı tabii.
Lakin akıllı uslu geçinen birtakım gazetecilerin bu tür haberlere niçin kıymet ve yer verdiklerini daha da çok merak ederim.
Türkiye hızla "lumpenleşince" elbette Türk medyası da bundan nasibini alacaktı...
Fakat burada alıcı mı lumpen, satıcı mı lumpen, yoksa ikisi birden mi, tam olarak belli değildir.
Neyse, kimin kaç aylık hamile olduğunu böylece biz de öğrenmiş oluyoruz, kültürümüz artıyor.
Fakat bu konu, sözünü ettiğim kıt eğitimli ve kıt akıllı değerli bayanları bir başka türlü ilgilendiriyor.
Acaba çocuğun "imal tarihini" mi kestirmeye çalışıyorlar?
Ve de buna bakıp kendilerinin o gece o saatte neler yaptıklarını mı hatırlamak istiyorlar?
Şimdi bütün bunlara bir de burçlar eklendi.
Çok akıllı bir hanım (sanatçıymış) koronaya yakalanmış ve kendisine sahip olan virüse burç biçmiş...
Buna göre, virüsün kesinlikle İkizler olması gerekiyormuş.
Çünkü dakikası dakikasını tutmuyormuş.
Uzun süre tat ve koku alamamış, sonra tuvalette kendi şeyinin kokusunu almış. Yani, iyileşme yolundaymış.
Kendisine acil şifalar ve nice nice albümler dileriz.
Bunu haber diye yazan meslektaşlara neler dilediğimizi yazarsak da mahkemelik oluruz.
***
Mr. Tchevikoz
Parçalı muhalefetin dışişleri bakan adayı Ünal Çeviköz kendi yolunda ilerliyor.
Eleştirileri hiç umursamıyor, kendi bildiğini okuyor, çok kararlı.
"Amerikan konsolosu" gibi davranıyor.
Bu da "Atatürk'ün partisi" ha!
Kıbrıs'ta Maraş'ın yerleşime ve turizme açılmasını istemiyor.
Türkiye'nin Suriye ve Libya'dan çekilmesini istiyor.
Bakalım Kuzey Kıbrıs bunlara ne zaman eklenecektir?
S-400 füzelerinin Amerika'ya teslim edilmesini de isteyebilir, sökerler incelerler, bir nevi hizmet olur.
İktidara gelirlerse Çeviköz bunları kesinlikle uygulayacak. Bunu açık seçik belirtti.
Peki, Muharrem İnce'nin ve Mustafa Sarıgül'ün bu konuda görüşleri nelerdir?
Bunların bir dış politikası var mıdır?
Meral Hanım bu görüşlere katılıyor mu?
Esamesi okunmasa bile Temel Reis ne diyor?
Kime ve neye oy verdiğinizi ve vereceğinizi iyi biliniz.
Çünkü artık "hay ellerim kırılsaydı da..." diye başlayan cümleyi duymaktan bıktık.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
