ENGİN ARDIÇ

Belediyeyi kimin nasıl kazandığını, kimin neden kaybettiğini bol bol okudunuz, daha da okursunuz. Yazmayanı döverler.
Bu seçim, "Tayyip bu seçimi yaptırmayacak" yazmış olan utanmazlara kapak olsun. Utanma yok, arlanma yok, yüzsüzlük almış başını gidiyor. "Tayyip helikopterle kaçacak" yazanlar özür dilemişler miydi?
Çünkü amigo müşterilerinde onlardan hesap soracak ciğer yok.
Bendeniz aykırı bir adam olduğum için daha başka şeylere takıldım. *** Pusulayı hatırlayacaksınız, neredeyse bir metreyi buluyordu. Çarşaf gibiydi.
Sol tarafta siyasi partiler, sağ tarafta bir sürü bağımsız aday...
Hemen hiç kimse sağ tarafa bakmadı, merak edip de "kimlermiş bu bağımsızlar" diye düşünmedi. Zaten vakit de yoktu.
Bağımsızlar bu seçimde toplam 2 bin 226 oy aldılar.
Yüzde falan değil, oy adedi bu kadar.
9 milyonda 2 bin.
17 bağımsız aday... 31 Mart'ta bu sayı 24 olmuştu... 7 kişi pes etmiş.
Şimdi her birine ortalama 131 oy düştü.
Hele bir aday, bir ilçede 3 oy toplamış... Biri kendisi, biri eşi, biri de çocuğu olsa gerek (yoksa baldızı mı?)
Bu adaylardan hiçbirinin ismini bilen yok.
Basın hiçbirini aday yerine koyup da isimlerini vermedi. Böylece iki günlüğüne de olsa "meşhur olma" fırsatını da bulamadılar.
Öyleyse niçin giriyorsun bu işe kardeşlik?
Şimdi sen hangi kompleksini tatmin etmiş oldun?
Seçimi kazanamadın da ne kazandın? ***

Aynı soruyu bazı parti adaylarına da soralım.
Saadet Partisi seçime girdi, toplam 47 bin 540 oy aldı.
Adayının adını bilen var mı? Yok. Biz söyleyelim de kıyak olsun: Necdet Gökçınar.
Vatan Partisi de seçime girdi, toplam 15 bin 170 oy aldı. Adayının adını bilen var mı? Yok. Biz söyleyelim de kıyak olsun: Mustafa İlker Yücel.
Oranları binde 55 ve binde 17...
Saadet Partisi şimdi AK Parti'ye kazık mı atmış oldu?
Amacı bu değilse bu seçime niçin girdi?
Bu partiler niçin var?
İnsan kazanamayacağı besbelli seçime neden girer?
Bakınız bir başka nafile parti, "Ecevit'siz Ecevit partisi" DSP katılmadı... Genel başkanı oyunu kullanmaya bile gitmemiş.
TKP de boykot etti.
Dolunay Partisi'nin tutumunu ne yazık ki öğrenemedik.
Gene de kendilerine "kalabalık etmedikleri" için teşekkür ederiz.
Seçim kanununda, oy pusulasında yer işgal edip devleti boşu boşuna kağıt masrafına sokmanın "müeyyidesi" yok. Demokrasi falan işte...

***

Meğerse kim kazanmış

"Kazanan Mustafa Kemal ve onun arkadaşlarıdır."
Kemal Kılıçdaroğlu