Türkiye'nin ABD ile yaşadığı gerginlik, bir takım ekonomik sorunların kapısını aralasa da "temel çelişkinin" gün gibi ortaya çıkmasını sağladı...
Türkiye gibi sömürgecilik döneminden, yani "atadan babadan" sermaye biriktirememiş ülkelerin asıl sorununun iç dinamiklerden ziyade dışarısı olduğunu gözler önüne serdi.
Krizlerde Batı'yı haklı bulmayı "çağdaşlık" sananlarımız bile bu kez Türkiye'ninmaruz kaldığı saldırının hakkını veriyorlar.
ABD'nin, yüzlerce yıldır sınırımızın değişmediği komşumuz İran'la olan ticaretimize soktuğu burnu gözlerinde hissediyorlar.
"İçişlerimizden, alış verişimizden sana ne" diye söyleniyorlar.
***
İçteki siyasi meselelerden ötürü kutuplaştıkları ve bir daha "barışamayacakları"söylenen Türkiyelilerin bu yan yana gelişi altın değerinde bir kazanım.
Çünkü bu kez zemin ideolojik,anti Amerikancı bir söylem değil... Yıllarca Üçüncü Dünya ligine mahkum edilmiş bir ülke halkının yaşayarak tercih ettiği bir ortaklık.
Kimi arkadaşlar yine iyimserliğime kızacaklar ama... Bu aklıseliminsiyasette yansımaları olmaması imkansız; hem iktidar kanadında hem de muhalefet cephesinde.
Örneğin dün Rusya'dan alacağımız S-400'lerin teslim tarihinin yanı sıra alışverişin dolarla değil TL ile yapılacağı açıklandı. İktidarın önümüzdeki günlerde bu tarz başarılı icraatlarında arkasında hemfikir birkamuoyu bulması hepimizin cebinin hayrına. CHP'linin de, AK Partilinin de partisizin de...
16 yıldır çevreyi merkeze taşımayı başarıp orta sınıfı güçlendiren iktidarın bu güçlü meşruiyetzeminini daha genişletmek isteyeceği kesin. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sık sık vurgu yaptığı bürokratik oligarşinin neden olduğu mağduriyetlerin artık daha çok göze batacağını da söyleyebiliriz.
Muhalefetinse artık ulusal meselelerimeze yapıp dışarının elinigüçlendiren taktiğiyle bu halktanoy bekleme konforu son buldu. Hamasete sarmak yerine Türkiyeiçin mantıklı olana kafa yormakzorundalar.
***
Tabii ki belirginleşen ve geleceğinanahtarını içinde barındıran bukonsensüsün dışında kalmakta ısrareden meczuplar da yok değil.
Ancak artık "bölücü" pozisyonlarını izah edebilecek hiçbir argümanları yok. Ne mantıken ne de ahlaken...
Onlar avuçlarını yalarken defalarca tekrarlanan trajedilerini ciddiye alıp kızmanın âlemi yok.
Zira, dedikleri gibi, izahı olmayanınancak mizahı olur.
Anlayacağınız bu ganimet meraklısı hayırsızların bile faydası var, arada neşemizi buluyoruz işte.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.