İnsanlar durup dururken mi şizofren oldu Muharrem Bey?
02.07.2018, Pazartesi
Muharrem İnce dün Hürriyet'e konuştu.
İnce, seçim gecesi oyların çalındığı ve kendisinin de tehditedildiği için ortalarda görünmediği iddialarına şöyle yanıt verdi:
"Bunlar delirmiş! Bunları yazanlar gerçekten hasta. Yok, eşimi kaçırmışlar, yok sarayda albaylar varmış...
Ya rüya gördüler ya gerçekten hastalar! Başka bir açıklaması yok."
Röportajı yapan AyşeArman da, İnce'nin tarif ettiği "hastalara" çok yakın olduğu için empati yapıyor; sıkıştırıyor:
"Belki de sizi desteklemekiçin böyle söylüyorlar."İnce kestirip atıyor:
"Aman yok, böyle destek olmaz olsun! Bunlar tehlikeliinsanlar!"
***
Ancak İnce'nin farkına vardığı kolektif delilik, kendisi ve konuştuğu gazetecinin de dahil olduğu bir "imecenin" ürünü.
Bu "hasta" dedikleri insanların ruh halini, seçim öncesi bir elin parmakları gibi ilmik ilmik dokudular. Başparmak İnce "Amerika'danaradılar", "Oyumuz yüzde 55. Oyları çalacaklar" dedi. İşaret parmağı, Halk TV'den 6katlı Anadolu Ajansı'nın 7. katındaoy çalmak için "özel oda" kurmuşlardedi. Orta parmağın alt yarısı (sakin olun, sırasıyla bir elin parmaklarını sayıyorum.) Hürriyet'teki köşesinden "ikinci tura kalacak kesinbilgi yayalım" dedi. Üst yarısı da Sözcü'den "Hırsız var" diye bağırdı. Yüzük parmağı FOX'un maclura pomifera'sı (yalancı portakal) Fatih, montaj haberleriyle üçünbirine üçün ikisi dedi. E serçe parmak seçmen de "hani bana hani bana" diyor şimdi...
Ne kızıyorsunuz zavallılara?
***
Biz de kızmayalım. "Dün gece öyle demiyordun ama" demeyi bırakıp aklıselim bir noktaya geleni tebrik edelim.
İnce'nin açıkça çıkıp "şizofren bunlar" teşhisini yapabilmesi bir gelişmedir...
Demokratik siyasetin en önemli enstrümanı olan muhalefetin de rasyonelleşmesi açısından umut vericidir.
Eğer Muharrem Bey, her ne kadar gerçeğiseçim sonrası anlamış görünse de, çoğunluğu oluşturan sağlıklı seçmen yönelmeyi sürdürürse uzun vadede kazanır.
Ama bunu açıkça hissettirmeli.
Mesela yapabilirse, dün Orhan Bursalı'nın Cumhuriyet'teki köşesinde vücut bulan "Cehalet ile yoksullukbirleşince ortaya AKP iktidarıçıkıyor" zihniyetinden kendisini tamamıyla ayrıştırmalı.
Röportajında "Resmen kötülük yapıyorlar. Türkiye'de böyle kime hizmet ettiği belli olmayan bir kesim var. Sözde Atatürkçü, sözde cumhuriyetçiama aslında değil, ortalığıkarıştırmaktan başka bir şey yapmıyorlar"dediklerinden uzak durmalı.
Evet Muharrem bey, siz rasyonelleştikçesiyasetten, medyadanalacağınız tepkiler de ona göre olacaktır.
Zira bu ülkede, Mehmet Barlas'ın "küçük bir ayakkabı gibi heparkadan vururlar" diyerek tarif ettiği gazetecilerin yanında... Doğrularınızı da yanlışlarınızı da yüzünüze söyleyebilen gazeteciler var hâlâ.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.