Bir siyasetçi, otelde yaşanan jammer'lıbantlıskandalla ilgili şöyle diyordu: "Bu kamera bantlama olayıCHP'nin elinde olsaydı ortalığı birbirinekatar, hükümeti bile düşürürdü."
Bu cümle son dönemde Türkiye'de esen CHP eksenli yalan rüzgârlarının özeti gibi... Son dönemde kendilerine yönelik hiçbir şeyi görmeyen, karşı tarafın yaptığı her şeyi algıyla büyüten "arsız" bir siyaset ekibi var.
O arsızlığın şahikası denebilecek örneği de yolsuzluk iddiasıyla yargılanan Ekremİmamoğlu verdi: "Yüz metrekarelik kent lokantalarıylamega projeleri alt ettim..."
Adam "mega proje" yapmadığının, işi algıyla başardığının farkında.
Şimdi aynı yöntem "yolsuzluk" dosyasının üstünü örtmede de kullanıldı. Büyük dalganın geleceğini gördükleri için de alelacele CHP'nin cumhurbaşkanı adaylığı zırhı öne çıkarıldı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, daha da ileri gidip, "Yolsuzlukla ilgili tek birbelge ve gerçek bir tanık yok" dedi. Hatta işi Başkan Erdoğan'ın dediği noktaya vardırdı: "Kendi partisini ahtapot gibi saranrüşvetçileri demokrasi kahramanı ilanediyor."
Gerçeği kendi sosyolojilerinden daha ne kadar saklarlar bilemem ama şu ana kadar İmamoğlu ve ekibini "rüşvet ve irtikap" suçu işlemekle suçlayan o kadar çok müteahhit ve gerçek tanık var ki saymakla bitmez
Bunlar da CHP'lilerin iddia ettiği gibi gizli tanık değil, açık tanık. Sadece birkaçını buraya almak istiyorum:
Kameroğlu İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Adem Kameroğlu, İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye başkanlığı döneminde yaptığı bir konut projesinin inşaat ruhsatı karşılığında piyasa değeri 3 milyon dolarolan villa verdiğini anlattı. Verdiği isim de son otel olayında bile İmamoğlu'nun yanında biten Tuncay Yılmaz... "Tuncay Yılmaz'la bir araya geldik.İnşaat ruhsatına karşılık IhlamurEvleri'nde 1 adet villa seçeceklerini vebunun karşılığında ruhsatın verileceğinisöyledi. Kabul etmek zorunda kaldım."
Bakırköy'deki Capacity AVM'nin avukatı Mehmet Asım İpekçioğlu, İBB Meclis İştirakler Bağlı Kuruluşlar Komisyon Başkanı firari şüpheli Ertan Yıldız ve gözaltındaki şüpheli Süleyman Atik'in AVM sahiplerini, "İki sene sonra cumhurbaşkanı olacakkişiyi karşınıza almak istemezsiniz" diyerek tehdit edildiklerini ve 5 milyon euro rüşvet istendiğini, verilmeyince de 197 milyon TL ceza kesildiğini söyledi
Bölgede Kubist gibi çok sayıda proje yapan Metin Gül ise yine aynı İmamoğlu'nun yakın ekibi olan FatihKeleş, Ertan Yıldız, Adam Soytekin'in olduğu "kafa koparma"dan söz etti ve şunları anlattı: "Adem Soytekin bana gelip 'İşihallederim ama bedeli var' dedi. 5milyon TL (2 milyon dolardan fazla)istedi. Pazarlıkla 3 milyon TL'yeanlaştık. Bu 3 milyonu, bir daire ve2.5 milyon TL para aldılar. TapularıSoytekin, parayı ise Keleş elden aldı.Adem ve Fatih bu menfaatleri eldeederken yukarıdan geldiklerini birçokkez ima ettiler."
Son çarpıcı örneği İstanbul'un ünlü müteahhitlerinden Emrullah Turanlı anlattı:
"Bizim reklam işlemlerimizi yapanNecati Ö. isimli şahıs ile birçok defa banakarşı yapılan bu irtikap eylemlerini durdurmasıiçin araya girmesini konuştuk.Bu zulümleri yapanlardan biri de YakupÖner'dir (İmamoğlu'nun danışmanı). Buşahıs Nusret Y. ile beraber Göztepe'dekiadresime 2024 Mayıs ayı içerisinde geldi.Bana, 'Senden istenileni yapmazsanbu malı elinden her türlü alırlar.Bunlar siyaset yapıyorlar, sen bunlarlabaş edemezsin. Biz bu malı elindenalırız' şeklinde tehditte bulundu. Banayapılan zulümler belgeli olup hepsi ilgilikurumlara, savcılıklara, bakanlıklara intikaledilip sunulmuştur."
Atalarımız boşuna söylememiş, "Arsızgüçlü olunca haklı suçlu olurmuş". Busonucu İmamoğlu ve ekibi oluşturdu amasosyolojide meşrulaşmasını CHP GenelBaşkanı Özgür Özel sağladı.
Peki gerçeği gördüğü ve bildiği hâlde bunu neden yapıyor?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.