HAŞMET BABAOĞLU

"Sokakta oyun oynarken salçalı ekmeğini bölüp büyük olan parçayı bana veriyordu her seferinde."

***

Başak Buğday'ın çok sevdiğim "Ihlamur Günlükleri"nde yukarıdaki cümlede takılı kalıverdim...
Kimbilir kaç kuşak çocukluğunu bu "ekmekler"le geçirmiştir.
Biz Moda'da tereyağı üzerine toz şekerli ekmek seviyorduk. Pendik'te teyzeme gittiğimde sokakta oyun keyfimize salçalı ekmekler katılıyordu.
Ekmeğin büyük parçasını dalgalı saçlı, zeytin gözlü kıza vermek, "Bak sen benim için özelsin" demekti.
Sonra ekmekler kayboldu.
Yerlerini gofretler mi aldı, nasıl oldu, bilemiyorum.
Bugün nasıl acaba?
Benim bıdıklara çaktırmadan sorsam, öğrenir miyim?

***

Balkondayım.
Çayımı yudumlarken, bir yandan da "Ihlamur Günlükleri"nin son baskısına göz gezdiriyorum.
Çıt çıkmıyor mahallede...
Zaman durmuş gibi...
Cep telimdeki saat, dakikalar, saniyeler bana hiçbir şey anlatmıyor.
Mevsimler şüpheli...
Tam bunları düşünürken kitapta şu notla karşılaşıyorum...
"Yırtıldı takvim
Biten inşaatlardan
Anlıyorum zamanı artık."

***

Bak şimdi!
Şunu da görmeseydim keşke...
"Bu saatten sonra size,
beni layıkıyla sevmediğiniz için
duyacağınız pişmanlık dışında
hiçbir şey vadetmiyorum!"

***

Bir de şu var...
"Devir değişti! Düzgün davranmak,
Başkalarına kendi yanlışlarını hatırlattığı için
İtibar görmüyor artık."

***

Başak Buğday hep görmekten kaçındığımız yerlere çevirir yüzümüzü.
Gündelik hayat hayhuyu içinde düşünmekten kaçındıklarımızı düşünmeye çağırır. "Öyle hissetmiyorum" diye geçiştirdiğimiz hisleri geri getirip sorar: Emin misin?
Şunu okuyun, ne kastettiğimi anlayacaksınız...
"Gizleniyor olmamın
tek sebebi bu, evet.
Gör beni!"

***

Turkuvaz Kitap "Ihlamur Günlükleri"ni şahane illüstrasyonlarla süslemiş.
Ece Zeber'in çizgileri öyle güzel ki...
Mesela tilkinin uçan balonu kovaladığı sonbahar ormanına durup durup bakıyorum.

***

İsterim ki, meraklısı alıp okusun; yanında taşısın, vapurda, otobüste rasgele bir sayfayı açıp baksın...
En iyisi, siz kitabı alın, ben de Başak Buğday'ın şu notuyla yazımı kapatayım...
"Özlemekle geçiyor günler.
Yani geçmiyor!"