DEAŞ aparatını kim kullanıyor? Suriye’de “sipariş saldırı” iddiası
Suriye’de yaşanan gelişmeler tartışılırken, uzun süredir gündemden düşen DEAŞ yeniden uluslararası söylemlerde öne çıkarılmaya başlandı. Etkisiz hale getirildiği yönündeki değerlendirmelere karşın ABD’nin yeniden DEAŞ vurgulu açıklamaları dikkat çekti. Peki DEAŞ aparatını kim kullanıyor? A Haber’e katılan Gazeteci Bülent Erandaç, konuya ilişkin konuşarak “DEAŞ, ‘Derin Amerika’nın; Pentagon, CIA ve CENTCOM’un Ortadoğu’daki jeopolitik haritalarda kullandığı bir alet, enstrümandır” ifadelerini kullandı.
Suriye'de sahadaki dengeler yeniden şekillenirken, uzun süredir etkisiz hale getirildiği belirtilen DEAŞ'ın uluslararası gündemde yeniden öne çıkarılması dikkat çekiyor. ABD'den art arda gelen DEAŞ vurgulu açıklamalar, örgütün yeniden bir tehdit unsuru olarak mı konumlandırıldığı sorusunu gündeme getirirken, bu söylemin arkasındaki aktörler de tartışma konusu oldu. A Haber'e değerlendirmelerde bulunan Gazeteci Bülent Erandaç, DEAŞ'ın Ortadoğu'daki jeopolitik planlarda bir araç olarak kullanıldığına dikkat çekerek, örgütün küresel güç dengeleri içindeki rolüne ilişkin çarpıcı iddialar dile getirdi.
DEAŞ APARATINI KİM KULLANIYOR?
DEAŞ aparatını kim kullanıyor? Sorusuna yanıt veren Gazeteci Bülent Erandaç, DEAŞ'ın ABD tarafından Ortadoğu'da jeopolitik haritalarda kullanan bir enstrüman olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
"DEAŞ, "Derin Amerika"nın; Pentagon, CIA ve CENTCOM'un Ortadoğu'daki jeopolitik haritalarda kullandığı bir alet, enstrüman bu. Ama sadece orada değil; bunların bazı elemanlarını da Amerika aldı Asya'ya götürdü, elinde tutuyor ileride Çin'de kullanacaklar. Bir kısmını İran bölgesinde belli yerde Belucistan'da tuttular, bir kısmını Afrika'ya gönderdiler, hep bunlar var.
(fotoğraf - ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
Şimdi son olarak DEAŞ'ın tekrar devreye girmesi üzerinden bir planlama yapılıyor. Bir tanesi bizi çok yakından ilgilendiriyor: Ayın 31'inde SDG anlaşması, yaptığı protokol bitiyor. SDG'nin varlığında niçin önem verdiler Amerika bunu, hep SDG'yi destekledi, PKK'yı destekledi? Orada DEAŞ'la mücadele ediyor, DEAŞ'lı tutukluları hapishanede onlar tutuyor. Ya DEAŞ'la en büyük mücadeleyi Türkiye yaptı ve Türkiye dedi ki "Ben bunu yaparım, biz o hapishaneleri de organize ederiz, DEAŞ'la mücadeleyi de biz yaparız." "Hayır" dediler "biz onlarla yapacağız."
CIA-MOSSAD-CENTCOM ÜÇGENİ
Elinde tutmak durumundaydı, geldi bunu MOSSAD'la CIA'in içinde çok yakın çalışma organizasyonda CENTCOM'la beraber oldukları için, onlar beraber çalışıyorlar. Bunlardan önce bir Kurilla diye bir generalleri vardı; bir İsrail'e giderdi, bir bilmem Suriye'ye gider SDG ile görüşürdü. Bir de orada McGurk diye bir adam vardı başkanın danışmanı, cebinde böyle planlar, oradaki haritaları parçalayacaklar; orada böyle işte Kuzey Kürdistan, Güney Kürdistan, Batı Kürdistan, Doğu Kürdistan diye yüzyıllık İngilizlerin o planı hep raflarda durmuştur. O yine duruyor.
DEAŞ TEHDİDİ BATI'YA MI TAŞINIYOR?
Avustralya'da çıktı, Avrupa'da yer yer olabilir. Hatta Barack öyle bir şeyler söyledi ki; açıklamaya çok dikkatli bakın bu konuyla ilgili olaydan sonra, Avustralya olayından sonra, dedi ki "Amerika'ya da bunlar gelebilir" manasında söyledi. Bunu kullanacaklar, ellerinde duruyor bu, durmak zorunda. Çünkü yeni bir dünya kuruluyor, yeni bir jeopolitik haritalar çiziliyor, Ortadoğu çok önemli ve bu gelişmeler içinde DEAŞ'ın varlığı; kullanacaklar, onun üzerinden yürütüyorlar.
(fotoğraf - ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
YENİ ABD STRATEJİSİ
Şimdi Amerika da bunun üzerine bir strateji yayınladı, stratejiye baktık: Rusya ile anlaşıyor, çok muhabbetler çok var. Çin'i işte belli şekilde elde tutmaya çalışıyor, Ortadoğu'da kimle yapacak bunu da? İsrail'le, MOSSAD'la yürütecek. İşte bu olaylara baktığımız zaman bizi çok yakından ilgilendiren DEAŞ olayında Suriye en önemli yerde şu anda. Onunla ilgili ne olacak bekliyoruz. Çünkü aniden o bölgede o Amerikan'ın işte paralı askerler onlar, Amerikan'ın askeri de değil, ya paralı askerleri orada ölen, bir tercüman da bulunuyor.
"TÜRKİYE PLANI BİLİYOR, TEDBİRİNİ ALDI"
Dün akşam da Trump'a sordular, "Siz" dediler "hala güveniyor musunuz El Şara'ya?" "El Şara ile bu işin ilgisi yok" dedi. "Biz" dedi "gerekeni yaparız orada" ve hala da El Şara'yı güveniyoruz biz dedi, "İyi lider" dedi, "Kuvvetli bir lider" dedi. Şimdi bu DEAŞ'ı kullanma arkasındaki olaylarda son cümlemi kullanmak istiyorum: Şimdi İsrail aşağıda bölmek üzere bir tampon bölge. Hep konuştuk, şu anda pek konuşmuyoruz. Orada bir tane biliyorsunuz bir hat var böyle, çok önemli bir hat. Bu hatlar üzerine o bölgeyi kuzeyi bir tampon bölge yapmaya çalışıyor, o tampon bölge ile ilgili gelişmeleri yaparken bir taraftan da SDG'yi kullanıyorlar. SDG ile PKK birlikteliğini kullanarak o bölgede Suriye üzerinde oyunlarına devam ediyorlar. Türkiye de bu planı biliyor, gereken tedbirleri aldı, 31'inden sonra bir ay içinde neler olacağını hep beraber göreceğiz."
(fotoğraf - ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
ORTADOĞU'DAKİ ÖRGÜTLER
İsrail'in SDG'yi Ortadoğu'da desteklediğine yönelik Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın açıklamasını hatırlatılırken konuya ilişkin konuşan Akademisyen-Siyaset Bilimci Prof. Dr. Burak Küntay, DEAŞ'tan sonra SDG kartına ilişkin konuşarak, "Ortadoğu'daki bu örgütler devamlı transformasyon içindedir" dedi. Küntay, bu tür örgütlerin devamlı çıkan başka bir örgüte evrildiğini belirterek konuya ilişkin şöyle konuştu:
"Maharet Johann Cruyff futbolla ilgili ne demişti? "Futbol çok basit bir oyundur, mesele basit oynayabilmek." Dış politika öngörülebilir bir şeydir, yeter ki basit bakın, çok komploların içine saklanmayın. O yüzden başlayalım: Bir; yok olan hiçbir şey var olmaz, var olan hiçbir şey yok olmaz. El Kaide nerede? DEAŞ, HTŞ, bilmem ne... Nüfus belli, dünyadaki insan sayısı belli. Bunlar ne oluyor yani uzaya gidip yeni bir grup olarak mı geri geliyorlar? Hayır. Ortadoğu'daki bu örgütler devamlı transformasyon içindedir. At değiştirir, hafif dönemine göre ideoloji değiştirir; El Kaide DEAŞ'a evrildi, DEAŞ başka bir şeye evrildi vesaire vesaire, bu bir.
"AMERİKA İÇİN DEAŞ HEP VAR"
İki; bizim Türkiye'de gündemde tutuyor olmamamız Amerika'nın hiçbir zaman gündemden çıkardığı anlamına gelmiyor. Amerika için DEAŞ hep var, olmak zorunda. Niye? Şimdi size çok basit soruyorum: Türkiye kuzeyden bir operasyon yapıp içeri girdi değil mi? Neye dayanarak? Uluslararası hukuktan kaynaklanan sıcak takip hakkı. Esad döneminden bahsediyorum, harekat dönemlerinden bahsediyorum. Çünkü yönetim meşru kabul edilen ülke, uluslararası hukukta başka bir ülkeden destek isteme hakkı vardır. Rusya hukuki olarak mı geldi? Evet. Soru şu: Amerika nasıl geldi?
"DEAŞ EL KAİDE'DEN TÜREDİ"
Size bir şey lazım, bir sebep lazım. Şimdi "DEAŞ var, El Kaide'den türedi, bunlar bize 11 Eylül'de vurdu, bundan sonra da bizim için bir tehdit." Preemptive, yani Bush döneminde çıkan o Bush doktrini; önleyici müdahale. "Amerikan topraklarına gelmeden biz bu işi burada bitirmek için geliyoruz" dediler. Bitti. Bak çok basit, herkesin oluş sebebini anladık. Peki, Amerika kimle ittifak halinde idi şu son değişime kadar? YPG, PYD, SDG; adı çok önemli değil. Rusya Esad'la, biz oradaki Türkmen gruplarla ve bugün iktidara gelen grupların içindeki belli gruplarla. Doğru mu? Tamam.
ABD SDG'Yİ SURİYE'DEKİ RESMİ GÜÇLERE ENTEGRE EDER Mİ?
Kartlar bir daha dağıtıldı. Aradan Esad çıktı. Teknik olarak Rusya gücünü kaybetti çünkü ittifak yaptığı kişi gitti. Birden Amerika Birleşik Devletleri başına ödül koyduğu kişiyi Beyaz Saray'da ağırladı. O kişi, Cevlani, eski adıyla, şimdiki adıyla Şara. Amerika ile ittifak yapmak zorunda görevde kalabilmek için. İsrail'e çok sert çıkamaz çünkü İsrail'in Dürzi hassasiyeti, kuzey sınırlarını koruma hassasiyeti var. Sual şu: Amerika Birleşik Devletleri SDG'yi Şara'nın yani Suriye'deki resmî güçlere entegre eder mi?
"AMERİKA YPG/PYD KOZUNU EMİN OLANA KADAR BIRAKMAZ"
Ben dedim ki; hayır etmez daha. Daha... Ama niye daha dedim? Emin olamıyor; Şara'nın, İsrail'in ve Amerika Birleşik Devletleri'nin bölgedeki menfaatlerine tam anlamıyla uyum sağlayacağından emin olamıyor. Bunu da bir Şara olarak düşünmeyin, orada bir sürü fraksiyon var, yarın çat diye bir darbe oldu bir şey oldu Şara indi yönetim aynı ama başına biri geldi. Olur burası Suriye, neler gördük burada. Amerika elindeki YPG/PYD kozunu hiçbir şekilde, geçen hafta da dedim ondan önce de dedim yine söylüyorum, buradan emin olana kadar bırakmaz. Bu eminlik de ülkeler ve diplomasi işlerinde üç günde olmaz. Süreç alacak. Oradaki sarılık da bir müddet daha devam edecek. Öyle yapboz gibi, puzzle gibi onu oradan aldım buraya koydum bizim dememizle olmuyor.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN