NİHAT HATİPOĞLU

Her farz namazdan sonra tekbirleri unutmayınız.
Kurbanlarınıza eziyet etmeyin.
Onlara manevi birer emanet gibi muamele edin.
Çocukları sevindiriniz.
Baba ve annenize mutlaka uğrayın veya en azından onları arayıp dualarını alınız.
Mezarlıkları ziyaret edip Fatiha hediye ediniz.
Varsa eğer yakınınızdaki güçsüzler yurtlarını ziyaret ediniz.
Çevrenizdeki yalnız yaşayan yaşlıları ziyaret ediniz.
Sinirlenmeyin.
Kızmayın.
Darılmayın. Kötü söz söylemeyin.
Tekebbür, kibir, kendini beğenmişlik şeytanın fısıldadığı duygulardır.
Bunlardan uzak durunuz.
Kurban etini kurban kesenlere değil, hiç kesmeyenlere verin.
Dua alın. Dua edin.
Araba kullanırken kurallara dikkat edin. Kural çiğnemenin bir kul hakkı olduğunu unutmayın.
Çocuklarınıza bayramları sevdirin.

-----------------------------------------------------

BAYRAM BARIŞ VE SEVGİDİR

Kısa bir ömrümüz var. Büyük kâinatta bir nokta bile değiliz. Yüz binlerce yıllık varlık âleminde 60-100 sene yaşayabiliyoruz en fazla.
Ama kinimiz, hıncımız, nefretimiz ömrümüzden de, cismimizden de çok daha büyük. Kâinatı yiyecek gibi yaşıyoruz.
Kanaatimiz yok, insafımız yok, merhametimiz yok. Baksanıza, adam annesini baltayla doğruyor. Ne adına? İmanı olsa, ahirete inancı olsa, teraziye çıkacağına inansa yapar mı bunu? Sanmıyorum.
Ötekisi karşıdakini öldürüyor sonra kendini -mezarın kapanmasıyla beraber çetin bir hesabın başladığını bilse veya inansa- bunu yapar mı?
Gelin. Bu bayram niyetlerimizi düzeltmeye, kalbimizi temizlemeye, ihlasımızı gözden geçirmeye bir yol arayalım.
Sokağa, caddeye rahmet nazarıyla bakalım.
Her kadını annemiz, bacımız bilelim.
Her delikanlıyı oğlumuz, kardeşimiz bilelim.
Her yaşlıyı dedemiz, babamız bilelim.
Her yaşlı kadını, annemiz, ninemiz bilelim.
Her çocuğu torunumuz bilelim.
Bayram sadece bayramlaşma değildir. Bayramı yaymaktır. Bayramı hissetmektir. Bayramı herkese dağıtmaktır.

---------------------------------------------

İSLAM COĞRAFYASINA BAYRAM GELMEDİ

Bugün bayram.
Kurbanlarınızı, ibadetlerinizi Yüce Rabbimiz kabul etsin.
Niyetlerinizi sahih eylesin.
Bayramlarda güzel şeyler söylemek adettendir. Ama bu bayrama girerken Arakan'daki vahşetin hâlâ devam ettiğini duyuyoruz. Budistlerin nefret ve kinleri azalmıyor. Siyasi girişimler, diğer dinlere mensup dini liderlerin samimi müdahaleleri, Birleşmiş Milletler gibi markası durup da içi boşaltılmış müesseselerin uyarıları belki fayda sağlar.
Avrupa'da popülaritesi, itibarı kaybolan liderler; itibar ve oy kazanmak için İslam ülkelerine bomba yağdırıyorlar.
Medeni görüntü içinde kahrolası bir kin, nefret ve vahşet gizleniyor. İslam beldelerinde acı var. Her bir medeni ülke, İslam beldelerindeki bir toprak parçasını gözüne kestiriyor.
İslam ülkelerindeki çocuklar, kadınlar, yaşlılar elbette böyle bir zulmü hak etmiyorlar.
Ama sanırım onlar bizim günahlarımızı çekiyorlar.
Onlar temiz ölecekler, bizler ise kirli yaşamaya devam edeceğiz.

---------------------------------------------

MÜNAFIKLARI TANIYINIZ

Münafık, inanmadığı halde inandığını söyleyen, Müslüman olmadığı halde -ben de Müslümanım' diyendir.
Kur'an-ı Kerim münafıklara bir sure ayırmıştır.
Ve değişik ayetlerde münafıkları tanıtmıştır.
Münafıkların bir kısmı da; imanda Müslüman olsa da amelde münafık alametleri taşıyan kişilerdir..Emanete ihanet eden,sözünde durmayan Müslüman gibi.
O halde münafıkları imanda münafık ve amelde münafık olarak ikiye ayırabiliriz.
Dilerseniz münafıkların ortak niteliklerini Yüce Kitap'tan dinleyelim.
"Münafık kötülüğü emreder ve iyiliğe engel olur. (Tevbe, 67)" "Münafık insanların namuslarını lekelemekten uzak durmaz." (Nur, 11) "Münafık kötü söz yayar. Zann ile hükmeder ve boş zannın - sözün peşinden koşar." (Hucurat, 6) "Münafık, ikiyüzlüdür. İki dillidir. İki kalplidir." (Bakara, 14) "Münafık, yalan söyler. Yalancılığı meslek haline getirir. Yalan yeminlerde bulunur." (Münafikun, 1) "Münafık, Allah'ın adını anarak yemin eder. Yüce Rabbin adını istismar aracı yapar." (Mücadele, 14; Tevbe, 74) "Münafık, ahdi bozar. Sözünde durmaz.
Kendince tuzak kurar ama kurduğu o tuzağa kendi düşer." (Tevbe, 75) "Münafık, namaz kıldığında gösteriş yapar. Allah'ı çok az zikreder. İbadetinde gösterişten uzak durmaz." (Nisa, 142) "Münafık kibir sahibidir. Bağışlanma dilemekten bile uzak durur." (Münafikun, 5) "Münafık, kalbinde olmayanı diliyle söyler.
Dilinde olanı ise kalbine yerleştiremez." (Fetih, 11) "Münafık, düşmanlık yaptığında zalimce davranır. İlkesizce davranır. Aşırıya gider.
İnsafı terk eder." (Bakara, 178, 194; Maide, 94)
"Münafık, şeytanın oyununa gelir ve Allah'ın mutlaka bağışlayacağı ile kendini avundurur. Daha zamanım var, ileride dönüş yaparım diye kendini kandırır." (Hadid, 13) "Münafık, yapmadığı şeylerle övünür.
Önce kendini sonra çevresinde olanları kandırır." (Al-i İmran, 188)

------------------------------------------
​ZAYIFA YOL GÖSTERMEN SADAKADIR

Ebu Zerr (r.a.) diyor ki, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyururken O'nu duydum:
"Müslüman kardeşine tebessüm etmen sadakadır. Birine iyiliği emretmen sadakadır. Onu kötülükten sakındırman sadakadır. Yolunu kaybeden kişiye yol göstermen sadakadır. Görmesi yeterli olmayan zayıfa yol göstermen (veya yolunu bulamayan, yanlış tercihte bulunma ihtimali olan görüşü kıt adama yol göstermek) sadakadır. Yerdeki taşı, dikeni veya kemiği yoldan kaldırman sadakadır. Kendi kovandan kardeşinin kovasına doldurman sadakadır.' (Tirmizi hd: 1956)
------------------------------------------
BİR DUA (YENİ EVLİLERE)​​

Yeni evlenen kişilere dua etmek Hz.
Peygamber'in (s.a.v.) sünnetindendir.
Yeni evlenen kardeşlerimize bol rızık, sağlık, esenlik ve hayırlı evlat duası yapabiliriz. Onlara şu duayı yapabiliriz:
"Barekallahu leke. Ve bareke aleyke. Ve cemea beynekuma fi hayr." "Allah bu evliliği senin için bereketli kılsın. Ve bereketini daim eylesin. Eşinle senin aranı hayırla birleştirsin."