KEREM ALKİN

Bugün, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, yani 'Milletin Evi'nde önemli bir organizasyona katılacağız. Ekonomi Bakanlığı'nın organizasyonunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımlarıyla, Türkiye Ekonomisi'ni geleceği taşıyacak 22 kritik önemdeki yatırıma, stratejik sektörlerin bünyesinde gerçekleştirilecek 100 milyar TL'yi aşacak yatırıma teşvik belgeleri takdim edilecek. Bu tören, esasen, küresel ölçekte stratejik öneme sahip sektörlerden, Türkiye için yeni küresel devler, yeni küresel markalar çıkarmak.
Türk bayrağını küresel ölçekte gururla taşıyan, Türkiye'nin Avrasya'da, daha geniş bir perspektifte, Afrika'dan Asya'ya, Latin Amerika'dan Okyanusya'ya 'kapsayıcı' ekonomi-politik işbirliği hamlelerinin en stratejik oyuncusu konumundaki Türk Hava Yolları, Türkiye'nin dünya ekonomisindeki en güçlü küresel markası. THY'nin yanına, farklı sektörlerde yeni Türk devlerini, yeni küresel markalarımızı eklemek, Türkiye Ekonomisi'nin dünya ekonomisindeki algısını, kredibilitesini daha da güçlendirecek.
İşlem gerçekleştirenlerin yüzde 70'e yakınının küresel yatırımcı olduğu Borsa İstanbul da bir diğer küresel markamız. Konvansiyonel ve İslami pek çok yeni yatırım aracı ve menkul kıymetle derinleştireceğimiz Türk Sermaye Piyasası, Borsa İstanbul'un küresel marka değerini daha da güçlendireceği gibi, Türk reel sektörüne, yeni küresel markaları ve devleri hayata geçirmek konusunda güçlü finansman imkânları da sunacaktır. Sermaye piyasası kaynaklı, uzun vadeli ve düşük maliyetli yatırım finansman imkânları, Türk reel sektörüne, zor günler yaşamakta olan pek çok uluslararası markayı bünyesine katarak, iş dünyamızın girişimcilik ve iş yapma becerisiyle, yeni küresel devler çıkarmamızı sağlayacaktır. Türkiye, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e, yönetim modelleriyle pek çok kez dünya ekonomilerine örnek olacak başarıları hayata geçirmiştir. Cumhuriyet'in ilk yıllarında, kalkınmanın motor gücünü oluşturan Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) modeli, Kuzey Avrupa ülkelerince örnek alınmış ve onların günümüze önemli markalar taşımasına öncülük etmiştir.
Keza, Türkiye'nin bir başka önemli model başarısı 'Organize Sanayi Bölgeleri'dir. OSB'ler, ABD dahil, dünyanın önde gelen pek çok önemli ekonomisinin ilgisini çeken, sanayileşme hamlesi adına örnek alınan bir modelimiz. Türkiye'yi 2030'da ilk 12'ye, 2060'ta ilk 10'a taşıyacak stratejik sektörlerde imalat sanayisinin ciddi bir ağırlığı söz konusu. Bu nedenle, her türlü müzakereye açık ve yaşayan bir organizma gibi sürekli yenilenen bir teşvik modeli ve en başarılı OSB'lerin örnek alınacağı bir dijitalleştirilmiş sanayi hamlesi, Türkiye'yi yeni küresel devlere, markalara kavuşturacak