Şehit Malcolm el-Şahbaz'ın dediği gibi "İslam'a sövmektenbaşka fikri olmayanlar;fikrin değil, İslam'a sövmeninözgürlüğünü istiyorlar".
Müslümanlara ve İslami değerlere yönelik nefretini gizlemeyen Leman dergisinde, âlemlere rahmet olarak gönderilen sevgili Peygamberimiz HazretiMuhammed (SAV) ve kendisine kitap indirilen Ülü'l-azm peygamberlerden Hazreti Musa (AS) hakkında bir karikatür yayınlandı. Bu karikatür, 30 Haziran'da sosyal medyada gündem olunca, kamuoyunun dikkati bir anda buraya kaydı.
Aslında bu son derece normal bir durumdu. Çünkü biz Müslümanlar için, âlemlere rahmet olarak gönderilen sevgili Peygamberimiz, kendimizden, ailemizden, kısacası önem verdiğimiz her şeyden daha kıymetlidir. "Anam babam sana fedaolsun ya Resulallah" cümlesi,sahabeden yadigâr, ezberlenmiş bir tekrardeğildir. Bu, inancımızın ve sevgimizinsamimi bir ifadesidir. Dolayısıyla,Müslümanların galeyana gelmesiniveya çabuk öfkelenmesini eleştiren parmaksallamaların nazarımızda bir kıymetiyoktur. Çünkü dünya üzerindekendisine Müslüman diyen bir insanı,Hazreti Peygamber'e edilen bir hakarettendaha fazla öfkelendirecek bir şeyyoktur.
Leman dergisinin bu pespaye karikatürü sonrasında haklı olarak büyük tepkiler oluştu. Hemen ardından, bu karikatürü çizen kişi ve buna izin veren sorumlular hakkında gözaltı kararı çıktı.
Kendiliğinden ve doğal bir şekilde gelişen bu tepkiler sonrası geri adım atan Leman dergisi, kastettiklerininPeygamber Efendimiz yada Hazreti Musa olmadığını,İsrail'in Filistin halkına yönelikbaskısını göstermek için böylebir çizim yaptıklarını iddia etti.
Bu savunmalarını desteklemek adına, geçmişte yaptıkları Filistinözel sayılarından ve MaviMarmara için hazırladıklarıkapaktan da bahsetmeyi ihmal etmediler.
Ancak bu karikatürü çizen kişinin sosyal medyada Müslümanlarave İslam'a yönelik geçmiştekihakaret içerikli paylaşımları hatırlatılınca, Leman dergisinin söylediklerinin gerçeği yansıtmadığı; aksine, bu karikatüristin Müslümanlarınbam teline basmak için bu çirkingirişimde bulunduğu teyit edilmiş oldu.
Leman dergisinin hem mahcup hem de üstten bir dille yaptığı sözde özrün ardından, Türkiye'de muhalif kesimlerce kanaat önderi sayılan bazı isimler de birbiri ardına açıklamalar yapmaya başladılar. Bu kişilerden biri, İncil'de geçen bir pasajı hatırlatıp geçmişte Yahudilerden özür dilediğini söyleyince, bu geçmişi bilen insanlar sadece acı acı güldü.
Ayrıca, geçmişte Hazreti Musa hakkında bir karikatür yayınlayan Gırgır dergisinin, Türkiye'deki Yahudicemaatinden gelen tepkiler sonrasısadece özür dilemekle kalmayıpyayın hayatına da sonverdiğini, o dönem kimsenin düşünce veya basın özgürlüğünü akıllarına getirmediğini hatırlatmakta fayda var.
Bugün karşımızda, Müslümanların canlarından azizbildiği değerlere hakaret etmeyi"özgürlük" sayan bir kitle var. Bu kitle, biz bu özgürlüğü onlara tanımadığımızda bizi bağnazlıkla suçluyor.
Hiç tartışmaya girmeksizin ifade etmek gerekir ki eğer canımızdan aziz bildiğimiz, başta sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed (SAV) olmak üzere, değerlerimize hakaret ettirmek istemediğimiz için "bağnaz" sayılıyorsak; bu unvanı öpüp başımıza koyarız.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.