Ekrem İmamoğlu'nun; yolsuzluk,rüşvet, ihaleye fesatkarıştırma ve şantaj amaçlısuç örgütü kurup yönetme suçlamalarıylagözaltına alınıp tutuklanmasınınardından, Cumhuriyet Halk Partililer veCHP'li olduğunu kabul etmeyen mahcupmuhalifler kendilerinden geçmişçesinebir linç kampanyası başlattı.
Ekrem İmamoğlu'na açıktan destek vermeyen tüm kişi ve kuruluşları hedef tahtasına oturttukları bu kampanyada, kendilerine yakın gördükleri ünlü isimleri de açıklama yapmaya zorladılar.
Kampanya o denli etkili oldu ki, çok sayıda ünlü isim milyonlarca takipçili sosyal medya hesaplarını kapatmak zorunda kaldı. Cumhuriyet Halk Partili belediyeler, Ekrem İmamoğlu'na açık destek vermeyen ünlülerin etkinliklerini iptal etmek için adeta birbirleriyle yarışa girdi. Kimi isimler, "Ben siyasetten anlamıyorum,sadece video çeken birisiyim, lütfenbenimle uğraşmayın" açıklamaları yaparak baskıdan kurtulmaya çalıştı.
Bu linç kampanyasının muhataplarından biri yaptığı açıklamada; kendisininve ailesinin CHP'li olduğunu, halen CHP'ye destek verdiklerini, geçmişte AK Parti'yi sık sık eleştirmesine rağmen AK Partililerden hiçbir zaman bu denli bir tepki görmediğini, fakat sırf Ekremİmamoğlu'na destek vermediğiiçin günlerce linç edildiğini ve kendisine adeta hayat hakkı tanınmadığını ifade etti.
İçinde bulunduğumuz süreç, kendini"muhalif" olarak konumlandıranünlü isimlerin son 23 yılda hiç karşılaşmadığıbir baskı atmosferiyle yüzleşmelerineneden oldu. Oysaki RecepTayyip Erdoğan'ın İstanbul BüyükşehirBelediye Başkanı olduğu dönemden başlayaraktek başına iktidar olduğu 2002 yılındanbu yana muhalif kanadın iddiası hepşu yöndeydi: Erdoğan, hayat tarzlarınamüdahale ediyor, yaşam alanı bırakmıyor,bu baskı ortamıyla mücadele etmek zorundakalıyorlardı.
Bugün yaşanan süreç bunun tam tersini gösteriyor. Türkiye'nin en baskıcı,en faşist grubunun; kendisiniözgürlükçü ve modern zannedenkesim olduğu açıkça ortaya çıktı.
Sertlik öyle bir seviyeye ulaştı ki Ekrem İmamoğlu'na destek vermeyen ünlülerle arkadaşlık eden kişiler dahi, İmamoğlu'na açık destek verseler bile bu linçten nasiplerini alıyorlar. Sırf bu korkuyla, yıllardır arkadaş oldukları, beraber iş yaptıkları insanları sosyal medyada takipten çıkıyor, hatta hakaret içeren yorumlar yapıyorlar.
Bu çıldırmışlık hâlinin ardından, sessizce aydınlanma yaşayan pek çok ünlü isim olduğunu düşünüyorum. Henüz korkudan seslerini çıkaramasalar da şunu idrak etmiş olmaları zor değil: Recep TayyipErdoğan liderliğindeki iktidar,destekledikleri siyasi partiden veonun çevresindeki politik görüştençok daha özgürlükçü, hayattarzına saygılı ve bu ülke içingerekli.
Cumhuriyet Halk Partisi, bu anlamda, AK Parti'nin yıllardır anlatamadığı ya da anlatsa da kabul ettiremediği bir hakikati kendi kitlesine fiilen göstermiş oldu.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.