Amerika'da garip olaylar oluyor. Haydi gelin bir habere gidelim. Bakın neler anlatıyor One Story to Read Today'in yayınladığı o "ABD'de Yahudilerin altın çağı sona eriyor" başlıklı haber; "San Francisco şehir merkezindeki ofisindeyken 16 yaşındaki kızından bir mesaj aldı:
'Korkuyorum' diye yazmıştı. Berkeley Lisesi'ndeki sınıf arkadaşları, İsrail'i protesto etmek için planlanan eylemin bir parçası olarak sıralarından kalkıp koridorlara girmeye hazırlanıyorlardı. Birçok Yahudi öğrenci gibi o da katılmak istemiyordu.
Yahudi Zolt Hara, kızına sınıfta beklemesini söyledi. Sakin görünmeye çalışıyordu. Sağda ve solda görülen antisemitizm, Yahudi Amerikalılar için eşi benzeri görülmemiş bir güvenlik ve refah dönemini sona erdirme ve onların kurulmasına yardımcı oldukları liberal düzeni yıkma tehdidinde bulunuyor.
Ancak o sabah Berkeley Lisesi'nde ahlaki bir coşku hakimdi. Saat 10:30 civarında protesto başladı. Yahudi veliler çocuklarından panik halinde haberler paylaşıyordu.
Zolt Hara, çocukların 'Nehirden denize, Filistin özgür olacak' diye bağırdığını duydu; bu slogan İsrail'in ortadan kaldırılmasını ima ediyordu.
Koridorlarda daha az utangaç ifadelerin bağırıldığı ve şiddet imaları taşıdığına dair söylentiler yayıldı. Yahudi öğrencilerin gözyaşları içinde olduğu söyleniyordu.
Veliler, çocuklarının okulda nerede saklanabilecekleri konusunda birbirlerine mesaj atıyorlardı. Zolt Hara, öğrenci işleri müdürünü aradı. Kendi itirafına göre, çok sinirliydi. Müdürün telefonu yüzüne kapattığını söylüyor. En endişe verici olanı, hem Berkeley'de hem de çevre okul bölgelerindeki velilerin öğretmenler hakkında sürekli duyduklarıydı. Sınıflarını, öğrencileri Filistin'e dair maksimalist bir vizyonun savunucuları haline getirmek için kullanıyor gibiydiler. Şehrin öğretmenler sendikası olan Oakland Eğitim Derneği bünyesindeki bir grup aktivist, bir 'eğitim etkinliği' düzenledi.
Etkinliği duyuran bir videoda , 'Emek gücünüzü Filistin halkıyla dayanışma göstermek için kullanın' çağrısı yapıldı. Tahmini 70 öğretmen, öğrencilerin dikkatini Gazze'ye çekmek için normal müfredatlarını bir kenara bıraktı. Aynı coşku Berkeley'deki okulları da sarmıştı. Zolt Hara, bir başka veliden, etnik çalışmalar dersinde öğretmenin 7 Ekim'de bazı İsraillilerin katledilmesini dost ateşi sonucu olarak anlattığını öğrendi.
Başka bir öğretmenin resim dersinde sunduğu rahatsız edici bir görüntü gördü: Davut Yıldızı'nı delen bir yumruk.. Oğlunun ortaokulunda, sınıf duvarlarında 'Filistin'i Öğretin' yazılı tabelalar vardı.Yahudi ebeveyn Zolt Hara protestoyla ilgili bir velinin telefonuna kaydedilen videoyu izledi. Video da 'Yahudi misin?' diye sordu okuldaki dağınık saçlı bir genç, görünüşe göre herhangi bir yetişkinin varlığından habersiz bir şekilde. 'Olmaz,' diye cevap verdi ikinci çocuk. 'Onlardan nefret ediyorum.' bir diğeri, 'İsrail'i öldürün,' diye patladı." Amerika'nın geleceğini yönetecekleri eğiten liselerde durum buydu.
Üniversitelerde neler olduğunu da siz düşünün. Çocuklarda manzara buysa ya yetişkinlerde durum neydi? Çok ilginç bir araştırma yapılmıştı ABD'de. O araştırma sonucunda finalde "Bu veriler çok açık bir tehdit" deniyordu. Raporu hazırlayan Amerikan Yahudi topluluğu AJC'ydi. Binlerce Yahudi ile görüşmüşlerdi birebir. ABD'de yetişkin Yahudilerin uğradığı tacizler patlama yapmıştı. Yüzde 68'i antiesmitik tacize uğradığını söylüyordu. Rapora göre Amerika'da hızla yükselen Yahudi karşıtlığı büyük tehdit oluşturuyordu. Üstelik bu araştırma 2024 yılına aitti. 2025 yılı rakamları henüz belli değildi.
Taciz sayısının daha da yukarılarda olduğu kesindi. ABD'de böyleyse dünyada ne hale geldiğini de siz tahmin edin. Bu tablonun bir numaralı sorumlusu ve suçlusu Siyonist İsrail ve orayı yönetenlerdi. Yaptıkları çocuk ve bebek katliamlarıyla, soykırımla bir yere varacaklarını zannederek aslında kendi ayaklarına sıktılar.
Yeryüzünde öfke ve nefreti büyüten bizzat katil Netenyahu'nun kendisidir. Kendi insanlarını bile dünyanın her yerinde saklanacak, kimliğini gizleyecek hale getirmiştir. Önüne gelen ülkeye saldırarak iktidarını devam ettirmek, seçimleri engellemek istiyor. Şimdi de Suriye ile uğraşıyor. Bu kadar batağa saplanan bir adamın ve ülkesinin daha fazla ayakta kalması mümkün değildir. Onu ve yanındakileri çok hazin bir son bekliyor.