Şebnem Bursalı A Haber'de darbe imalı bildirinin yayımlanma nedenlerini sıraladı
A Haber canlı yayınına katılan Şebnem Bursalı , 104 emekli amiral tarafından darbe imalı bildirinin neden yayımlandığını yorumladı.
"YÜCE TÜRK MİLLETİ' İFADELERİNİ HATILIYORUZ"
Eski dönemlere dikkat çeken Bursalı, "Böyle bir bildirinin ne anlama geldiği, sonuçlarının ne olacağıyla ilgili tahminlerinin olmaması mümkün değil. Tam tersine bunları tasarlayarak 104 emekli amiral bir araya gelerek ortak bir bildirinin altına imza attılar. "Yüce Türk milletine" ifadeleriyle başlayan bildirileri biz çok iyi biliyoruz. 27 Mayıs'tan, 71 muhtırasına, 80 darbesine 28 Şubat sürecine kadar defalarca yayımlanmış bildirilerin aslında başlangıç cümlesi şeklinde başlayan bir bildiri. Buradaki üsluba dikkat çekmek istiyorum. Üstenci, kibirli, tehditkar ve darbe imasıyla söylediklerimiz dikkate alınmazsa artık siz düşünün üslubu." dedi.
Şebnem Bursalı Vesayetçi odaların temizlenmeye devam ettiğini belirtirken, "Türkiye 20 yıldır ama özellikle son 10 yıldır dönüşüm yaşıyor. Vesayetçi odakların, sadece askeri kastetmiyorum Türkiye içinde çöreklenen vesayetçi odakların temizlenip, herkesin olması gerektiği yerde olması, milletin temsilcisi konumundaki siyasetçinin de siyasetin kurallarıyla çok yol alındı. Özellikle Başkan Erdoğan, geçmişte 40-50 yıllık siyaset yaşamında ciddi adımlar attı. 2013 yılında darbeleri kurumsallaştıran ifade de kaldırıldı. Geçmişin izlerinin silinmesi kolay olmuyor. " şeklinde konuştu.
CHP NEDEN SESSİZ?
Darbe imalı bildiri için CHP'yi hedef alan Bursalı, "Gece yarısı yayınlanması da dikkat çekici. 27 Mayıs muhtırası gibi. Siyasetin ve siyasetçinin tepkilerine bakılmalı. Hepsi değil ama bazıları eski ezberlerin olduğunu görüyoruz. CHP mesela. Bütün muhalefet değil birçok muhalefet, milletin, kurumların, derneklerin tepkileri vesayetçi gruba bir daha bu imkanların verilmeyeceğini gösterdi." ifadelerini kullandı.
NEDEN ŞİMDİ?
Türkiye'nin gücünü artırdığı dönemde hedef olduğunu belirten Şebnem Bursalı şöyle konuştu;
"Bildiriye baktığınızda hedef belli zaten. Milli iradenin temsilcisi, Başkan ve hükümet. Siyasi idare de bir anlamda millet. Milletin emaneti siyasetçidedir. Yani bu bir nevi milleti tehdit etmektir. Neden yapıldığına bakıyorsunuz; Montrö. Olmayan bir tartışma oluşturulmaya çalışılıyor. Türkiye'nin bölgedeki bağımsızlığına karşı, güçlenmesine karşı, Doğu Akdeniz'de hiç olmadığı kadar haklarımızı savunan bir Başkan var. Karabağ, Kapalı Maraş için her türlü riskleri alan ve başarılı olan bir Türkiye var. Dünya politikasına yön verme konusunda masaya kimlerin oturacağına karar" veren bir Türkiye var.