İsrail hem katliamcı hem yalancı! Soykırımcılar A Haber’i hedef aldı I A Haber'de o paylaşıma tepki: “Yalan haber, başarısız bir organizasyon”
Gazze Şeridi’nde devam eden soykırım ve işgal saldırılarından sonra şimdi de katil İsrail, propaganda faaliyetlerine başladı. Bölgede yaşanan sivil dramı ekranlara taşıyan A Haber, siyonist İsrail’in hedefi haline geldi. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), A Haber’in 3 Haziran tarihli “İsrail yine yardım kuyruğunu hedef aldı” başlıklı haberini alıntılayarak “Medya hikayeleri” ifadesiyle paylaşım yaptı. Konuyu A Haber ekranlarında değerlendiren Akademisyen Prof. Dr. Uğur Özgöker, söz konusu paylaşımın yalan haber üzerinden yürütülen başarısız bir algı operasyonu olduğunu belirtti.
İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından yapılan manipülatif paylaşımın ardından A Haber ekranlarında konuyu değerlendiren uzman isimler ve deneyimli gazeteciler, katil İsrail işgal güçlerinin yeni bir algı operasyonu yürüttüğüne dikkat çekti. Konuklar, A Haber'in bölgede yürütülen soykırımı ve insani krizi dünyaya duyurduğu için hedef alındığını belirterek, İsrail'in bu tür girişimlerle gerçeği çarpıtma çabasında olduğunu vurguladı.
"BAŞARISIZ BİR ORGANİZASYON"
Akademisyen Prof. Dr. Uğur Özgöker: İşte bunun adı ne biliyor musunuz? Askeri stratejide psikolojik harp. Uluslararası İlişkiler terminolojisinde kamu diplomasisi (public diplomacy). Psikolojik harptir bu. Yani yalan şey yaparak, propaganda yaparak, düşmanını topla tüfekle falan değil de sosyal medya üzerinden ya da medya üzerinden yıpratmak halktan halka. Psikolojik harp yöntemidir. İsrail, Amerika... Zaten Amerika da çıktı bu.
1950'li yıllarda Amerika, Batı Berlin'de, işte tam sınır, Doğu Berlin, Batı Berlin, Radio Free Europe. O zaman radyo daha televizyonlar falan çıkmamış. Özgür Avrupa Radyosu Kazakça, Kırgızca, Özbekçe, o zaman Kazakistan diye, Kırgızistan diye bir devlet yok. Yayınlara başladı. Halklarını şey Sovyetler Birliği'ne karşı, sosyalist rejime karşı kışkırtmak için ve başarılı oldu. Uzun vadelidir bu. 30-40 sene de başarılı oldu, çökertti. Yani bunun adı şimdi kibarca kamu diplomasisi deniyor bunun adına. Askeri terminolojide biz buna psikolojik harp deriz ama başarısız bir organizasyon. Tutmayacak yalan haber yaptı. Bir de tabii dünya artık teknoloji çok ileride yani hemen çıkıyor karşılığı. O zamanlarda 30-40 sene önce hemen bilemiyordun. Şey yapıyordu kamu diplomasisi faaliyeti hemen karşılığını buluyordu. Şimdi bulmuyor artık tabii.
(foto- ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
Askeri Stratejist Doç Dr. Kemal Olçar: Yedinci günde mi ne yapıyor İsrail ordusu böyle yayınlar yapıyor. Ve İsrail ordusunun yaptığı yayınları çok profesyonel bir MOSSAD ekibi yönetiyor. Asker yapıyor gibi algılamayın o konuyu. Dolayısıyla psikolojik harekâtın ya da harbin başarıyla sonuçlandığında örneğin Türkiye hedefse ki öyle gözüküyor. Türkiye'deki bazı grupların sokaklara düşüp mobilize olup hükümet binalarına karşı yürümesi lazım. Ancak öyle başarı sonucu gelir. Dolayısıyla burada İsrail'in yapmış olduğu şey şu. Bir kere iç cephe güçlü olsun dedi ya Sayın Cumhurbaşkanımız. İç cephe içerisinde böyle zaten hassas bir grup var, kırılgan bir grup var Türkiye'de. Maalesef İsrail'le hala bunlara rağmen gözler kapalı, at gözlüğüyle giden gruplar var. Görmezden gelenler var orada yapılan katliamları, soykırımı. Onları daha da mobilize etmek, onlara malzeme üretmek, o malzemelerle hükümeti zor durumda düşürmek, Sayın Cumhurbaşkanımızı zora sokmak, prestij kaybına sebep olmak gibi nedenlerle ve gerekçelerle bu paylaşımları yapıyorlar. Ve karşılık da bulabiliyor mu Türkiye'de? İşte o gruplarda bulabiliyor. Ama toplumun genel kanaati değişmiyor. Asla da değişmez. Ona biz genel irade diyoruz. İçinde kaç tane grup olursa olsun, kaç tane muhalif olursa olsun, kaç tane karşı tarafta yer alan MOSSAD güdümlü gruplar olursa olsun bir şekilde genel irade Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, toplumunun genel iradesi İsrail'in yaptıklarını net, açık ve sarih görüyor. Çünkü bizim devletimiz bu konuda çok açık hareketler yapıyor. Çok örtülü, gizli harekâtlar icra etmiyor. Eğer Türkiye psikolojik harekât ya da bilgi harekâtı icra ederse İsrail üzerinde, İsrail toplumunu 4-5 parçaya bölebiliriz. Bakın henüz daha o noktaya gelmedi Türkiye.
(foto- ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
"Neden sadece A Haber'i alıp da buna "yalan" deyip de altında sözde gerçekmiş gibi bir algı oluşturmaya çalışıyorlar sizce?"
Gazeteci Gaffar Yakınca: Birincisi, tavır nedeniyle hedef olan bir kurum, tamam bunu biliyoruz ama şöyle bir durum da var. Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan'la bir paralellik kuruyorlar. A Haber'in bir televizyon kanalı olarak Türkiye'deki algısı da budur. Türkiye'de böyle algılanıyor. A Haber yayınlarını sevip izleyenler de bu sebeple sevip izliyor. A Haber'e iftira atan, beğenmediğini söyleyen, hepsi iftira değil, beğenmeyen de vardır öyle diyelim ben Türk vatandaşları için söylüyorum, beğenmeyen, tercih etmeyen de ben gazeteciyim. Yıllardır A Haber'de artık kadrolu yorumcu halindeyiz. Yayınlara çıkıyoruz, sayısız yayına çıktım. Gündüzleri yayınlanan bir programın sunuculuğunu yapıyorum bir özel bir turizm programının. Şunu biliyorum ben A Haber'den hoşlanmayan insanlar da var. Hoşlanmama sebepleri de şuraya dayanır: Cumhurbaşkanı Erdoğan çizgisiyle paralel bir yayın yapması. Şimdi bu bilinen bir olgu. Hani vakayı söylüyorum ben şu anda. Seven de bundan sever. Bundan dolayı çok sever. Ama paralelden kastım şu: Yani gazetecilik başka bir şeydir, yorum başka bir şey, bakın. Yani gazetecilik gerçeği olduğu gibi verme mecburiyetidir. A Haber de bunu yapıyor. Ben bunu görüyorum yani. Bu zaten görmesem bu kanal altında bu programlara çıkmam. Ben gazeteciyim ve benim mesleğimin bir dairesi var. O daireye uygun olduğunu düşünüyorum. Bunu da çok yerde tartışıyorum.
"A HABER HEM TÜRKİYENİN MÜSTESNA KURULUŞLARINDAN BİRİDİR"
Toplumdaki bir kesimde kışkırtılıyor. Bir sembol haline getiriliyor. Oysa haberlere baktığınızda habercilik konusunda A Haber gerçekten Türkiye'nin müstesna kuruluşlarından biridir. Dünyanın da müstesna kuruluşlarından biridir. Bu görünen bir şey. He yorumda da, yorum ben demin yorumu söylüyorum. Yorumda da siyasi olarak bir bakış açısı, bir vizyonu olan bir televizyon. Tamam bunda da ayıp yok. Her televizyonun var, buranın da var. Fakat bu, bu aynı zamanda A Haber'i İsrail nezdinde hedef haline getiriyor. Bakın şimdi şu ben şuradan başlayayım. Bu yazıları yazan, bu fotoğrafları koyan örgüt nedir? Bir basın kuruluşu mudur? Hayır değil. Bir sivil toplum kuruluşu değil.
(foto- ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
"DÜNYANIN TEK SOYKIRIMCI ORDUSU"
Arkadaşlar bu dünyanın tek soykırımcı ordusu. Şu anda soykırımdan yargılanan bir ordu. Yani şöyle diyeyim, bakın. Bu stüdyoda biz onlarca, yüzlerce yayın yaptık. Ana konusu İsrail'in Gazze'de yaptığı soykırım olan. Ana konu buydu. Bu stüdyo İsrail'in atış menzilinde olsa, ya da şöyle diyelim, menzilindedir de Allah'a şükür Türk Silahlı Kuvvetleri var. Yani zayıf vurulabilir bir yerde olsa çoktan bizi zaten öldürürlerdi, bu bir şey değil ki. Yani gücü yettiğinde zaten A Haber gibi olanı, A Haber işte Gökhan gibi, sizin gibi, programcıları, bizler gibi gazetecileri, yorumcuları, uzmanları zaten öldürüyor. Öldürüyor zaten yaptığı şey bu. Yani bu mesajı yazanlar, bakın, yani İsrail öldürüyor, bunun arkasındakiler öldürüyor demiyorum. Şu mesajı yazanlar IDF. Yani bunun açılımı işte İsrail Savunma Kuvvetleri. Geç bunu yani, IDF soykırımcı ordu yani. Soykırımcı ordu. Soykırımdan dolayı yargılanan ve inşallah da ceza alacak olan ordu.
"280 KÜSUR TANE MESLEKTAŞIMIZI ÖLDÜRDÜLER"
Biz de burada ceza alsın diye konuşuyoruz. Bunların yaptığı suçlar yanlarına kalmasın diye. Bunlar bizim arkadaşlarımızı zaten öldürdüler. 280 küsur tane meslektaşımızı öldürdü bu adamlar. Sadece Gazze'de. Ramallah'ı düşünün, başka yerleri düşünün. İşledikleri suikastleri düşünün. Yani İsrail sınırları Avrupa'da, Amerika'da yaptıkları suikastleri düşünün. Susturulan arkadaşlarımızı düşünün. O New York Times'lardan, Washington Post'lardan kovulan meslektaşlarımızı düşünün. Ekmeksiz, işsiz kalanları düşünün. Laf sırası herkes basın özgürlüğü, gazeteci özgürlüğü konuşuyorsunuz. Hadi buyurun. Yani bakın burada bütün dünyanın ayağa kalkması gereken bir şey. Bakın açık söylüyorum. Çünkü bir ordu, yani elinde tankı, topu, uçağı olan bir ordu bir basın kuruluşunu böyle hedef gösteriyor. Hani hedef gösterme lafına çok bayılırlar. Bizde bir ekip onu çok sever. Her şeyden, havadan nem kapar, hedef gösterdi. Adını bilsen hedef. Ya daha bundan hala hedef gösterme olamaz. Yalan haber. Yalan yaptınız. Kim diyor? Şimdi bunu gerçekten İsrail hükümetinin basın şeyi yapsa bürosu, hadi gene yenilir yutulur. Ya bunu soykırımcı ordu yapıyor. Yani bu adamların zaten marifeti şu. Herkes biliyor ki en iyi ihtimalle yani en düşük ihtimalle 60 küsur bin insanı göz göre göre katlettiler. Bunların %25-30'u çocuktur. %60'ı kadın ve çocuktur. Böylesi bir rezil, rezil bir cinayet şebekesi şimdi efendim bunu anlatıyor, şunu anlatıyor. Bak bir şey şuraya bağlayacağım. Netanyahu ne zamandı bu soykırımcı, bir 3 ay kadar önce bir açıklama yaptı. Dedi ki: Çok korkunç bir Çin propagandası var dedi. Çin ve Katar, bu iki ülke bize karşı çok korkunç propaganda yapıyorlar. Bunların yüzünden İsrail'in imajı bozuluyor. Komediye bakar mısın? Sanki kendisi hiçbir şey yapmıyor.
(foto- ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
"YALAN SİZİN SANATINIZ"
Çinlilerin uydurduğu yalanlar yüzünden kötü bakıyormuş dünya İsrail'e. Ya siz katilsiniz. Siz sabahtan daha kahvaltıya oturmadan, kendiniz kahvaltıya oturmadan o çocuklar daha gözünü açmadan çocuk öldürüyorsunuz. İlk işiniz kan içmek. Kahvaltıdaki ilk işiniz kan içmek. Diyorsunuz ki benim imajımı A Haber bozuyor. Ya diyelim ki hani bu yanlış olsa ne olacak? Yani sizin günahlarınız mı temizlenecek yani? Yanlış değil. Kaldı ki yanlış değil. Siz yalan uyduruyorsunuz. Yalan sizin sanatınız. Şöyle bitireyim, bakın. Bunların, hep söylüyorum, bunların silahı tankları, topları, uçakları, bombaları falan değil. İsrail'in en büyük silahı ahlaksızlığıdır. Burada da aynı ahlaksızlığı yapıyor.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN
