MELİH ALTINOK

ABD'nin İkinci Dünya Savaşı'ndan beri yürüttüğü Rusya'yı çevreleme projesine ortak olmayı, Ukrayna'ya özgürlük ve refah getirecek "turuncu bir devrim" diye pazarlayanlar çoktan kaçtı...
İmkânı olanlar da akın akın ülkeyi terk ediyor.
Moldova, Polonya, artık Batı'da nereye bilet bulabilirlerse...
Ölenlere, yaralananlara, kalanların korku içindeki bekleyişine yürek dayanmıyor.
Dün de Rus özel birlikleri Kiev'e kadar girdiler.
"Hedef ben ve ailem" diyen Cumhurbaşkanı Zelenski başkentten ayrılmayacağını söylüyor... Masaya oturmak için sadece işgalin durdurulmasını istiyor.



Putin savaşı kazanmış görünebilir... Ama akan her damla kan, iki günde dünya kamuoyunda kaybettiği prestijine daha da zarar verecek...
Ne kadar ciddi olduğunu, sertleşebileceğini herkes gördü anladı.
Bugüne değin savaşı kışkırtan Batı basını bile vicdanı hatırladı...
Meslektaşımız Belkıs Kılıçkaya, Fransız BFM kanalındaki bir yorumcunun Ukrayna'daki işgal hakkında söylediklerini çevirmiş:
"Suriye rejiminin bombardımanlarından kaçan Suriyelilerden değil, bizimkilere benzeyen otomobilleriyle sadece hayatını kurtarmak için yola çıkan Avrupalılardan söz ediyoruz!"
İki gün önce geçmiş olsun dileklerimi ve üzüntülerimi ilettiğim Ukraynalı bir arkadaşım da "Nereden çıktı bu savaş başımıza. Ölmeyi bayılmak sanmışız" diyerek pişmanlığını anlatıyordu.
Olan oldu, canlar yandı, ama artık Putin durmalı.
Şu saatten sonra Ukrayna'da sıktırdığı her kurşun ayağına.

***

ÇEÇENLER Mİ!
Dün her yerde Kiev kapılarındaki Çeçen birliklerin görüntüleri vardı.
İddiaya göre Rus askerinin eli kirlenmesin diye şehrin işgalini bu birlikler tamamlayacaklarmış.



Yıllarca Rusya'ya karşı bağımsızlık savaşı veren, bugün Ukraynalıların çektiklerinin misli misli fazlasına katlanan Çeçen halkı için daha acı bir tablo olamaz herhalde.
Eminim onlar da görüntülerden hepimiz gibi çok rahatsızdırlar.
O halde tepkilerini göstermeliler.

***

AMERİKAN UŞAKLARI
Türkiye'de kendilerine biat edecek muhalefeti destekleyeceğini söyleyen Biden'la bir kare fotoğraf verebilmek için yırtınan iliştirilmiş gazeteciler, Ukrayna krizinde de beklenilen reaksiyonlar veriyorlar...
Onlardan biri, Kadri Gürsel... CHP kanallarından birinde Rusya'nın Ukrayna'yı işgale başlamasının ardından oluşan süreçten çıkış yolunu şöyle tarif ediyor:



"Türkiye'nin bu yeni döneme, bu soğuk savaşa verebileceği en kararlı reaksiyon, bir iktidar değişikliğidir."
Çekinmeyin, değişimin arzu ettiğiniz rengini söyleyin Gürsel Bey...
Ukrayna'da olduğu gibi turuncu mu yoksa bize özgü 6+1 gökkuşağı renginde mi?
Evet, Ukrayna'da ahaliyi ve Zelenski'yi "ABD, Batı bizimle" diye gazlayıp, Rus askerleri ülkeye girince soluğu güvenli Avrupa başkentlerinde alan ajan provokatörlerin tavsiyelerini andıran bu sözler Gürsel gibilere yakışıyor.
Garip olan, bir dönem Ali Asker'in "Amerikan uşakları" şarkılarına eşlik eden, Deniz'leri, Mahir'leri dilinden düşürmeyen solun, antiemperyalistlerin, günün sonunda bu tiplere kanaat önderi muamelesi yapması...
Bunların pazarladığı projeleri "ehven-i şer" diye desteklemesi.
Haklısınız, memlekette sürülmemiş tarla mı bıraktılar?