İstanbul seçimleriyle ilgili oy kaydırmadan, geçersiz oylarda kayırma gibi birçok iddia vardı. Aradaki farkın yarı yarıya inmesi bu iddiaları bir anlamda doğruladı.
Şimdi Büyükçekmece'de yaşanan seçmen hareketiyle ilgili çok daha vahim olan iddianın nasıl sonuçlanacağı bekleniyor.
Bu iddia nedeniyle YSK'nın İstanbul seçimlerini yenileme ihtimali bir hayli yüksek. Ancak YSK, böyle bir karar verse de vermese de Büyükçekmece'de olanlar, seçimlere yönelik organize bir elin devrede olduğunu gösteriyor.
İBB Başkanı MevlütUysal, önceki gün bu konudaçok tartışılacak açıklamalaryaptı. Adım adım gidersek şuiki iddia çok dikkat çekici:
Bir: "Türkiye'nin hiçbiryerinde olmayan bir seçmenhareketi yaşanmış. 8ayda 172 bin seçmendentoplam 11 bin 954 seçmendüşürülmüş..."İki: "14 bin 264 seçmende yeni kayıt yaptırmış. 3 bin 092 seçmeninhiçbir yerde kaydı yok."Seçim tarihimizde çokfarklı iddialar ortaya atılmış,seçmen kaydırmalarından sözedilmişti ama ilk kez "seçmenindüşürüldüğü" iddiasıylakarşı karşıyayız.
Biraz karışık olması tam da bir operasyon olduğunu gösteriyor. Bu nedenle iki kişi şu anda tutuklu. Peki, niye tutuklular? İşin belki de püf noktası burası.
Bu konuya nedense ne CHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu, ne de İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu girmiyor.
Etrafında dolaşıyorlar.
Oysa Büyükçekmece Belediyesi'nde çalışan Mehmet Özgür Samanlı isimli bir çalışan, Nüfus Müdürlüğü'ne gönderildikten sonra binlerce seçmenin kayıtlarıyla oynadığı için Ocak 2019'da tutuklanmış.
Şu anda cezaevinde...
Onu cezaevine götüren süreç, Nüfus Müdürlüğü'nün "Adres Beyan" bölümünde çalışmasıyla başlıyor.
Dışarıdan gelmesine rağmen bölümün şifresi bile veriliyor.
O da üzerine düşüne yapıyor.
Bir yandan kayıt yapıyor, öte yandan kayıtları siliyor.
Geçtiğimiz Ocak ayında AK Parti tarafından bu operasyon fark edilip, şikayet edilince de tutuklanıyor.
Ama Mafya'nın Omerta yasasıvari konuşmuyor.
Susma hakkını kullanıyor.
Hatta cep telefon şifresi istendiğinde "unuttum" diyor.
Oysa yaptığı işin sadece biri nedeniyle bile alacağı ceza 5-8 yıl arası. Samanlı ile birlikte tutuklanan bir isim daha var;
Büyükçekmece'de bulunan Bella Costa Restoran'ın Müdürü OsmanDoğan.
Doğan'ın tutuklanma nedeni de kendi restoranı dahil bölgede bulunan Albatros Restoran (Hasan Akgün'ün kardeşine ait), yine Akgün ailesine ait olduğu söylenen Florya Akaryakıt ve Kaşıbeyaz gibi kurumlarda seçmen yapılan çalışanlara "zorla ifade değiştirme" suçunu işlemesi... O ifadelerin çoğunu okudum, çalışanlar ağırlıkla "İlçe dışında yaşıyorum,adıma düzenlenenadres formları irademdışında gerçekleşmiştir" diyor.
Bu sürecin nasıl gerçekleştiği konusunda da söyledikleri ortak: "Müdür bizi topladı,sizi seçmen yapıyoruzdiye TC'mizi aldı." Aslında bu tür yöntemlere siyasette küçük oranda da olsa rastlanıyor. Ancak, Büyükçekmece'deki olayı vahim kılan, tutuklu MehmetÖzgür Samanlı'nın üstlendiği rol. O seçmenleri bile seçmen olmaktan çıkarmakla suçlanıyor.
AK Parti bunu Ocak 2019'da fark ediyor ama engelleyemiyor. Çünkü yaptığı itirazları İl ve İlçe Seçim Kurulu ret ediyor.
Ret gerekçesi de itirazlara kanıt istenmesi... Yani Emniyet güçlerinin iddia edilen o binlerce adrese gidip "sahte" olduğunu kanıtlaması gerekiyor. Adres binlerce olunca, bunu askı süresinde kanıtlamak da mümkün olmuyor ve seçim yapılıyor.
Bu durum, ortada ciddi bir sahtekarlık olduğunu ama engellenemediğini gösteriyor.
Bu olayda kilit isim hiç kuşkusuz Büyükçekmece Belediye çalışanı olan tutuklu Mehmet Özgür Samanlı...
Tek başına 7414 işleme imza atmış.
Şimdi soralım, sıradan bir belediye çalışanı binlerce insanın seçmen kaydını neden siler?
Clark Kent veya Süpermen değilse bunlar Organize İşler...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.