Hitler faşizmini anlatan filmlerde sürekli Yahudi çocukların gördüğü zulüm ön plana çıkarılır. Schindler'in Listesi adlı rekorlar kıran film siyah beyaz çekilmesine rağmen sadece bir çocuğu renkli olarak görürüz.
Yahudi kız çocuğunu tamamen siyah beyaz film içinde kırmızı paltosuyla adeta zihinlere sokar ve bilinçaltına yerleştirirler. Filmin ilerleyen sahnelerinde o kırmızı paltolu çocuğun öldüğünü görürüz.
Çocuklar üzerinden müthiş bir propaganda yapılır ve dünya ağlatılır.
Ancak bugün geldiğimiz noktada Gazze'de binlerce çocuk dünyanın gözü önünde öldürüldü. Yeryüzü bu katliamı trene bakar gibi seyretti.
Başta ABD olmak üzere Batı'nın büyük bölümü, Gazzeli çocukların katledilmesi için yarışa girip adeta birbirini ezdi. İsrail'e "Daha çok çocuk öldür" dercesine binlerce uçak seferiyle bomba, füze sevkiyatı yaptı gururla.
Ve şimdi dünya ablukaya alınan Gazze'de çocukların açlıktan ölümünü seyrediyor.
BM hastanelere getirilen çocukların çoğunun açlıktan ölmüş olarak kapıdan içeri girdiğini açıkladı.
Bir fotoğraf vardı. Gazzeli annenin gözyaşlarını gösteriyordu. Ayaktaydı.
Hemen arkasında hastaneye ölü olarak gelmiş ve açlıktan bir deri bir kemik kalmış çocuğu sedyede yatıyordu.
Bu fotoğrafı İsrail televizyonunda yayınladılar. Stüdyodaki İsrailli yorumcular anne ve ölü çocuğu ile dalga geçtiler. Üzerine bir de kahkahalarıyla yayını çınlattılar.
Kansızlığın zirvesini gördük o yayında.
İnsanlıktan çıkmış bir terör devletinin çocuklara acımasızca saldırmasını nasıl normalleştirmeye çalıştılarsa, ülkelerinde aydın geçinen İsrailliler de televizyon ekranlarından kahkahalarla bu yeryüzünün en acımasız hayvanlık ötesine imza attılar.
Zulmün, vahşetin, çocuk katliamının bu noktaya gelmesinde en büyük pay şüphesiz ABD'nindi.
Çünkü İsrail'i destekleyen değil tam aksine ona esir ve köle olan, hizmet için yarışan, çocukları toprağa gömmesi için her yerini yırtan bir Washington vardı ortada. Ramazan Kurtoğlu X'te bir paylaşım yaptı önceki gün.
"Türkiye'de İsrail ABD'yi arkasına alıyor gibi absürd bir yargı var. Hayır efendim İsrail bizzat Amerikan devlet düzenindedir. 60 milyon Amerikalı aşevlerinden besleniyor. 90 milyonu da ekonomik sıkıntıda." diyordu.
İsrail'in ABD içinde sisteme sızıp, paralel bir devlet oluşturması ve koskoca ülkeyi kendi çıkarları için dünyanın en ahmak kullanışlı elemanı haline getirmesi, milyonlarca insanın ABD'de de açlıkla karşı karşıya kalmasına sebep olmaktadır.
İsrail'e yıllardır karşılıksız verilen yüz milyarlarca dolarlık silahlar, bombalar, füzeler yerine bugün Amerikan halkına yatırım yapılsaydı 60 milyon kişi aşevlerinden beslenmek zorunda kalmazdı.
Ancak sistem böyle.
Kongre veya senatoya girmek istiyorsanız seçim öncesi İsrail'i kuran Siyonist zengin ailelerin malikanelerinde destek almak zorundasınız.
O gizli görüşmelerde yeminler ederek İsrail'in çıkarlarını nasıl koruyacağınızı ballandırarak anlatmak en önemli görevinizdir.
İster Cumhuriyetçi ister Demokrat olun kan üzerinden beslenen bu ailelerinin ayağını öpmek mecburiyetindesiniz.
Bu sadece kongreyle sınırlı değil, Genelkurmay Başkanı'ndan tutun elçilere kadar tüm bürokraside göreve gelmek istiyorsanız ayak öpenler kervanına katılmak tek seçenektir.
Amerikan halkı kime oy verirse versin, kimi seçerse seçsin yönetenler daima "Önce ABD" yerine "Önce İsrail" demek zorundadır. Çünkü ABD halkı koyundur, bunun etinden, sütünden beslenen bir Siyonist sistem ahtapot gibi sarmıştır ülkeyi.
Ramazan Kurtoğlu, koyun sürüsü halkın aklındakini de çok güzel özetlemiş. Diyor ki; "Amerika'da sokaktaki insanlar benzin ve hamburger fiyatından başka hiçbir şey ile ilgilenmez." Doğru bir tespit bu.
O yüzden Amerikan halkının yüzde 67'si OBEZ'dir. DSÖ'ye bağlı ülkeler içinde en yüksek rakam budur.
Bir tarafta Obezler, diğer tarafta açlıktan ölen çocuklar. Dünyayı bu hale getiren Siyonizm'in inançları nasıl doğru olabilir? Bu insanlıktan çıkmış zulüm nasıl kazanabilir?
Sedyede ölü yatan bir deri bir kemik kalmış Gazzeli çocuğa dalga geçip kahkaha atan Tel-Aviv köpekleri nasıl cenneti ve zaferi hayal edebilir?
Bu zalimlerin sonu o yüzden çok kötü olacak. Sadece ölümden sonra değil, yaşarken de ilahi gazabı mutlaka göreceklerdir.
Çünkü Allah "Zalimler benim hasmımdır" diyor.
Sadece diğer tarafa bırakmıyor. Bu dünyada da o çocukların arş-ı alaya yükselen feryatlarının yeryüzüne tsunami gibi dönüşü yakındır.
Ölü çocuklara kahkaha attıran ABD ve kahkahanın sahibi İsrail'e olan öfke yeryüzünde çığ gibi büyüyor. 8.8'i de geçti öfke depremi dalgaları. Belalarını bulacaklar.