Günün yaşam haberleri (22.06.2018)
Günün dikkat çeken yaşam haberlerini ahaber.com.tr olarak sizler için derledik...
POLİS MEMURUNDAN KUŞA KALP MASAJI
Adıyaman'ın Tut ilçesinde yerde hareketsiz şekilde yatan kuş, polis memurunun yaptığı kalp mesajı sayesinde hayata döndü.
Tut İlçe Emniyet Müdürlüğü bahçesinde yerde hareketsiz olarak yatan kuşu fark eden polis memuru Selçuk Kösesakal, kuşu önce eline alarak biraz inceledi.
Kuşun yarasının olup olmadığını kontrol eden polis memuru daha sonra işaret parmağıyla kalp masajı yapmaya başladı.
KUŞ KENDİNE GELDİ
Polis memurunun yaptığı kalp masajı sonrasında kuş kendine geldi. Bir süre daha polis memurunun elinde kalan kuş, daha sonra uçarak bir ağacın dalına kondu. Polis memurunun yapmış olduğu kalp masajı ise cep telefonuyla saniye saniye kaydedildi.
SALDIRISINA UĞRADIĞI AYIYLA BİRLİKTE UÇURUMDAN DÜŞTÜ
Erzurum'da, hayvanlarını kontrol etmek için gittiği dağlık alanda ayı saldırısına uğrayan kişi, olay yerinde hayatını kaybetti.
Olayı gören Yunus Tosunoğlu'nun arkadaşları, "Hayvanları görmeye gitmiştik 5 arkadaş, hem de piknik yapacaktık. Hayvanları çıkarmaya gitti Yunus. Bir anda ayı saldırmaya başladı. Sonra ayı ile beraber kayalıklardan aşağıya düştü." dedi.
Jandarma ve AFAD ekipleri bölgede çalışma başlattı.
Her üç sanığın atılı suçu işlediğini söyleyen Sinem Sülün'ün avukatı Nilüfer Ergin, yerel mahkemenin kararının onanmasını istedi. Sanıkların yurt dışında olduğunu öğrendiklerini söyleyen Avukat Ergin, sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağı konulmasını talep etti.
MESAJ ÇEKMEYİ BİLE BİLMEZ
Sanıkların avukatı Osman Hacıbekiroğlu, Bir kişiyi dinlemek isterseniz bu yatak odası olmaz, oturma odası olur. Böyle bir cihaz salona konulur. Çünkü yatak odasında dinleyecek bir şey yoktur. Burada olsa olsa çocuğunu korumak ve merak duygusu saikiyle dinlenmenin yapıldığı kabul edilmelidir. Kaldı ki böyle bir şey olsa dahi hiçbir yerde kullanılmamıştır. Anne mesaj çekmeyi dahi bilmemektedir. Ceza verilen şahıslar 65 yaşında şahıslardır. İlk derece mahkemesi yanlış bir karar vererek Türkiye'de görülmemiş bir ceza miktarına hükmetmiştir. Bizce suç oluşmamıştır. Eğer daireniz aksi yönde düşünüyor ise müvekkilimin lehine olan hükümlerin uygulanmasını istiyoruz dedi.
KOCASI KABUL ETTİ
19. Ceza Dairesi kararını açıkladı. İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararını kaldıran Daire, "Üzerine atılı suçu işlediğine dair şüpheden uzak delil bulunmadığı gerekçesiyle" Mustafa Yüksel'in beraatine, babası Sami Yüksel ve annesi Hikmet Birsen Yükselin ise, Zincirleme olarak kişiler arasında aleni olmayan konuşmaları kayıt etmek suçundan 2'şer yıl 6'şar ay 25'er gün hapis cezası ile cezalandırdı. Daire, şikayetçi Sinem Sülün'ün Mustafa Yüksel'e verilen beraat kararına karşı Yargıtaya itirazda bulunma hakkı olduğunu tutanağa geçti.
BIÇAĞI SAPLARKEN DOĞUM YAPIYORDU
Sarıkamış'ta 8 aylık hamile eşi Sezen Alkan'ı (23) bıçaklayarak öldüren Barış Alkan'ın (30) ifadesinde "Bıçağı eşimin sırtına bir defa soktum, çıkardım. Anneme 'Anne ben doğum yapıyorum' diye bağırdı. Defalarca bıçakladım" dedi.
Sarıkamış'ta 30 Mayıs'ta meydana gelen olayda inşaatlarda çalışan Barış Alkan, 3'üncü çocuğuna 8 aylık hamile olan eşi Sezen Alkan'ın ağzını, burnunu, kulağını kestikten sonra defalarca bıçakladı. Eve gelen sağlık ekipleri, yaptığı kontrolde Sezen Alkan'ın yaşamını yitirdiğini belirledi. Cansız bedeni ambulansla Sarıkamış Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Alkan'ın karnındaki bebeğinin kurtarılması için doktorlar yoğun çaba sarf etti. Sezaryenle alınan 33 haftalık erkek bebek, Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Tedaviye alınan bebek ise yaşam savaşını kazandı.
Eşini katleden Barış Alkan'ın ifadesi ortaya çıktı. Sezen Alkan ile 2013 yılında evlendikten sonra daha önce başka biriyle nişanlı olduğunu öğrendiğini belirten Alkan, eşinin üçüncü çocuklarına hamileyken kendisinin Çanakkale'ye çalışmaya gittiğini söyledi. Barış Alkan, 7-8 ay sonra Sezen Alkan'ın telefonda kendisini sevmediğini söylediğini anlattı. Eşinin bu şekilde konuşmasını aldatıldığına yorduğunu ifade eden Alkan, ifadesinde şunları söyledi:
PİŞMANIM DEDİ
Eşimin cep telefonu hattı benim adıma kayıtlı olduğu için hattı kendi telefonuma yönlendirdim. Eşimi gizli numaraların aradığını gördüm. Çanakkale'de her yaptığımdan haberdar olmasının sebebinin benim iş arkadaşım M.D. olduğunu sanıyorum. Çünkü bu şahıs ben çay içerken bana telefonumu getirmişti, bu sırada telefonumdan eşimin numarasını alarak Sezen ile görüştüğünü düşünüyorum. Eşim sürekli beni sevmediğini, kadın sığınma evine gideceğini ya da o... olacağını söylüyordu. Ben de eşime haber vermeden 30 Mayıs'ta öğlen saatlerine doğru Sarıkamış'a geldim. Eşimi konuşmak için eve çağırdım. Arkamızdan annem ve komşularda girdi. Bana sürekli 'bırak, günahtır, yazıktır' şeklinde sözler söylüyorlardı. Eşim bir anda panik yaparak evden kaçmak istedi. Eşimi tutunca babam eve girdi. Bana bir anda vurmaya başlayarak 'bırak kızı, yazıktır' diyorlardı. Bu sözlere ve bana diğer şahısların vurmalarına sinirlenerek cebimde bulunan açılır kapanır çakıyı çıkardım. Çakıyı çıkarır çıkarmaz annem bıçağı almaya çalışırken eli kesildi. Annemi bu halde görünce bunun sebebinin eşim olduğunu düşünerek elimdeki bıçağı eşimin sırtına bir defa soktum, çıkardım. Sonrasında eşim anneme 'Anne ben doğum yapıyorum' diye bağırdı. Kendimi kaybederek eşimi boynundan ve diğer hatırlamadığım yerlerinden defalarca bıçakladım. Bu sırada diğer 2 kadın korkarak dışarı kaçtılar. Eşimi öldürdükten sonra bıçağı yanıma alarak kaçtım, pişmanım.
KOPYAYI ÖNLEMEK İÇİN ÜLKEDE ELEKTRİK KESİLDİ
Cezayir'de öğrencilerin kopya çekmesini önlemek için lise bitirme sınavları sırasında tüm ülkede internet erişimi bir saat süreyle tamamen kesildi.
Cezayir'de öğrencilerin kopya çekmesini önlemek için lise bitirme sınavları sırasında tüm ülkede internet erişimi bir saat süreyle tamamen kesildi. Uygulamanın 20-25 Haziran arasındaki lise bitirme sınavları sırasında süreceği açıklandı. Karar, 2016'daki sınavlarda yaygın olarak kopya çekilmesi, sınavdan önce soruların sızdırıldığının ortaya çıkması üzerine alındı. Yalnızca sabit hatlar değil ülkedeki mobil hatlara da internet erişimi durduruldu. Geçen yıl hükümet, internet servis sağlayıcılarından sosyal medyaya erişimini durdurmasını istemiş, ancak bu konuda zorunluluk getirilmemişti.
KAHVEDEN İNSÜLİN ÜRETEN İMPLANT
İsviçreli bilim insanları diyabet hastalarının kan şekerlerini sadece kahve içerek dengelemelerini sağlayacak bir implant geliştirdi.
Gelecekte insülin iğneleri tarihe karışacak. Diyabet tedavisinde insülinin yerini kahve alacak.
İsviçre Federal Teknoloji enstitüsü araştırmacıları, kahve içildiğinde insülin üreten bir sistem geliştirdiklerini açıkladı.
Araştırmacılar bunun için böbrek hücrelerinin genetiğini değiştirdi. Bu hücreler kahve içildiğinde insülin üreten bir implant haline getirildi.
İmplantın takıldığı fareler üzerinde yapılan deneyler son derece başarılı oldu. Denek hayvanlarının vücudundaki insülin düzeyi dengelendi.
Araştırmacılar sistemin diyabet tedavisini kökten değiştireceğini söylüyor. Ancak implantın piyasaya sürülmesi için en az 10 yıl gerektiği belirtiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre dünya genelinde 400 milyon diyabet yani şeker hastası bulunuyor.
KONUŞAN GORİL KOKO ÖLDÜ
İşaret dilinde uzmanlaşan goril Koko dün 46 yaşında hayatını kaybetti.
Dişi goril Koko, 1971'de San Francisco Hayvanat Bahçesi'nde doğdu. Hayatının 46 yılını dolu dolu orada geçirdi. Koko, yetenekliydi ve bilgiliydi. Koko, kaldığı hayvanat bahçesinde küçüklüğünden beri eğitim alarak konuşmayı ve konuşulanı anlamayı öğrendi.
O, bu yetenek ve bilgisini insanlığa bir mesaj iletmek için kullandı. Ölümünün ardından, mesajının olduğu video ile anı videosu bakıcısı tarafından internete yüklendi.
Doğanın sesi adlı videosuna göre mesajı, "Doğa sizi izliyor"du. Video boyunca, "Ben gorilim. Ben çiçeğim, hayvanım. Ben doğayım. Koko insanı seviyor. Koko dünyayı seviyor. Ama insan aptal. Koko üzgün, koko ağlıyor. Zaman akıyor. Dünyayı düzelt. Dünyaya yardım et. Acele et! Dünyayı, doğayı koru. Doğa sizi görüyor! Teşekkürler." mesajlarını iletti. Bu mesajı öğrendiği işaret dili ile aktardı.
Koko, bakıcısı ve Goril Vakfı'nın kurucu, Dr. Francine 'Penny' Patterson'ın sayesinde işaret dilini öğrendi. O, 2000 İngilizce kelimeyi anlayabiliyordu; işaret dilini 1000 kelime ile kullanarak konuşuyordu.
ÇETE KULÜBÜ BASTI HACER TÜLÜ KURBAN GİTTİ
Bodrum'da gece kulübüne silahlı saldırı düzenlendi. Olayla ilgisi olmayan ve tatil için kente giden genç şarkıcı Hacer Tülü ile bir kişi hayatını kaybetti.
Muğla'nın Bodrum ilçesi Gümbet Mahallesi'nde bir gece kulübüne kimlikleri bilinmeyen kişilerce önceki gece silahla ateş açıldı. Saldırıda Servet Kolluoğlu, Cesur Altunsöz, Kaan Mutlugüleş, Onur Sarı, Mehmet Ali Sürensöy ile Hacer Tülü yaralandı. Ambulanslarla hastanelere kaldırılan yaralılardan Hacer Tülü ile Sürensöy müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Olayın İstanbul'da ünlü eğlence mekanlarından birinde yaşanan kavganın devamı olduğu öğrenildi. Mehmet Ali Sürensöy'ün İstanbul ve Bodrum'da gece kulübü işletmeciliği yaptığı belirtildi.
Olayda yaşamını yitiren ve ünlü isimlerle çalışan genç şarkıcı Hacer Tülü'nün İstanbul'dan Bodrum'a bir kız arkadaşı ile tatile gittiği ve kanlı hesaplaşma esnasında tesadüfen kurşunların hedefi olduğu ortaya çıktı. Olayda yaşamını yitiren Tülü'nün kız arkadaşı olayı şöyle anlattı: "Hacer, yoğun bir çalışma dönemi geçirmişti. Birkaç günlüğüne kafa dinlemek için Bodrum'a geldik. Güzel bir geceydi. Gece kulübünden çıkarken bir anda ateş etmeye başladılar. Kendimizi yere attık. Hacer'in bayıldığını zannettim. Sonra ambulans çağırdık. Yaşanan olayla uzaktan, yakından ilgimiz yok"
Bodrum Devlet Hastanesi'ne gelen Tülü'nün ağabeyi Ozan Tülü, "Kardeşimin hiçbir suçu yokmuş. Kaza kurşunuymuş" diyerek gözyaşı döktü.
4 ZANLI YAKALANDI
Bodrum polisi 4 zanlıyı Manisa'nın Akhisar ilçesinde yakaladı. 4 kişinin ifadelerinde olayda yaşamını yitiren Mehmet Ali Sürensöy'u hedef aldıklarını Hatice Tülü'yü tanımadıklarını anlattığı öğrenildi.
LEYLA İÇİN ÖZEL BİRLİK
Ağrı'nın Bezirhane köyünde bayramın birinci günü kaybolan 4 yaşındaki Leyla için Emniyet Müdürlüğü'nün gönderdiği özel arama birliği çalışmalara başladı.
Ağrı'nın Bezirhane köyünde bayramın birinci günü kaybolan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in bulunması için çalışmalar sürerken, Leyla'nın amcası Yusuf Aydemir'i telefonla arayıp, 'Leyla elimizde başınız sağ olsun' diyen kişinin başka bir ilde yaşayan küçük yaştaki bir çocuk olduğu ve ihbarın asılsız olduğu ortaya çıktı. Leyla için Emniyet Genel Müdürlüğü' nden özel bir arama birliği Ağrı'ya geldi, çalışmalara başladı. Ağrı'nın Bezirhane köyünde bayramın birinci günü kaybolan 4 yaşındaki Leyla'yı arama çalışmaları sürüyor. Ankara'dan getirilen özel eğitimli köpekler de bir iz bulmak için köyün çevresinde aramalarını sürdürüyor.
ASILSIZ İHBARDAN ÇOCUK ÇIKTI
Bu arada Leyla'nın amcası Yusuf Aydemir gizli numaradan arandığını belirterek, "Ağabeyimin telefonunu aradılar. O sırada telefonu bendeydi. Gizli numaradan bir kadın aradı. Ne kadar gerçek, ne kadar yalan bilmiyorum ki. Bir dakika 45 saniye görüştük. Leyla'nın sağlık durumuyla ilgili bir şey söylemedi. Israrla bir yerlere bırakmalarını istedim. Telefonu kapatmadan önce 'Leyla bizde. Başınız sağ olsun' dedi.
Sonra telefonu komutana götürdüm ve telefonu hemen kapattı" diye konuştu. Bunun üzerine güvenlik güçleri teknik inceleme başlattı. İnceleme sonucu ihbarı başka bir ilden küçük yaşta bir çocuğun yaptığı ve asılsız olduğu tespit edildi. Yaklaşık 15 ihbarı değerlendiren emniyet güçleri hiçbir delil bulamadı.