MELİH ALTINOK

Berat Albayrak'ın "Burası Çok Önemli!" isimli kitabını okurken, gerçeği yaşandığı anda anlamanın ne kadar zor olduğunu düşündüm.
Hele hele gerçeği eğip bükerek manipülasyon yapmayı neredeyse tek ve meşru muhalefet sayan örgütlü yapıların olduğu bizim gibi ülkelerde...
Zamana ihtiyaç var.
Örneğin, Albayrak'ın kitabında anlattığı Türkiye'nin jeokimya ve jeofizik haritalarının çıkarılması çalışmaları...
Düşünün... Bir Enerji Bakanı, "Enerji coğrafyasının tam göbeğindeki Türkiye'de neden petrol ve doğalgaz yok", "Nerede öve öve bitirilemeyen diğer yeraltı zenginlikleri" sorularının peşine nihayet düşüyor...
Avrupa bu işi 40 yıl önce tamamlamış olsa da bunca yıl neyle meşgul olduklarını merak ettiğimiz Maden Tetkik Arama Kurumu'nu, Türkiye'nin kaynaklarının MR'ını çekmek için sonunda sahaya sürüyor...



"Arandı, bulunamadı, masraflı iş, macera" diye önüne konan eski raporlara rağmen tekrar tekrar deneme cüreti gösteriyor... Ve bugün umutla beklediğimiz, yüzde yüz yerli akıl ve ekipmanla yapılan sondajlara giden yolun taşlarını döşüyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı da yapan Albayrak'ın yüzyılın ekonomik paradigmalarının radikal şekilde değişeceği öngörüsüyle Türk ekonomisini daha güvenli hale getirme çabalarının önemini de şimdi görüyoruz.
Peki bu işler olup biterken kamuoyunun önüne hangi gündem atılıyordu?
Aynen öyle... Siyasi parti liderleri bile Meclis kürsüsünde "damat" diye sakız çiğniyorlardı.
Bugünlerde anlıyoruz neyin üzerini örtmeye, hangi çabayı engellemeye çalıştıklarını.
Baksanıza, Albayrak'ın işini Türkiye için ciddiye alan cesur bakan profilinin hakkını pek çok muhalif bile teslim etmeye başladı.
Evet, geç olsun da güç olmasın...
Zira gerçek bir kez ortaya çıktı mı unutturamazsınız, geriye dönemezsiniz...
Yeni zemin odur.
Sevindirici olansa Berat Bey'in bütünlükçü perspektifinin enerji ve ekonomi alanında devam ediyor olması...

***

ABD DE S-400'LERİ ALDIĞI İÇİN ERDOĞAN'A TEŞEKKÜR EDEBİLİR!

Eski CIA yöneticisi, Rusya ve Avrasya uzmanı Paul Kolbe'nin bir önerisi var.
Kolbe, "Türkiye'nin Rus Füzeleri Ukrayna'yı Savunabilir" başlıklı WSJ'deki analiz yazısında, Ankara'nın elindeki S-400'leri Ukrayna'ya vermesini, Washington'ın da buna karşılık Ankara'yı F-35 konsorsiyumuna geri almasını öneriyor...



Hem böylece "İlahi adalet sağlanır" diyor.
Önce F-35'lerden üçü beşi bu haliyle bir gelsin hocam...
Üstüne bir de öngörülü davranıp S-400 aldığı için Türkiye'ye resmi bir teşekkür isteriz.
Ancak o zaman düşünebiliriz.

***

1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ'NE KARŞI OLAN DA ARTIK NE BİLEYİM...

Geçen akşam Sebep Sonuç'u Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'yla birlikte 1915 Çanakkale Köprüsü üzerinde yaptık...
Ben de hazırlığı 10, yapımı 5 yılı bulan ve binlerce işçinin çalıştığı bu muazzam projenin sonucunu yerinde ayrıntılı şekilde inceleme fırsatı buldum.
Hayran kaldım.
Röportajda Karaismailoğlu'na "İhaleleri yandaş müteahhitlere mi veriyorsunuz?" gibi muhalefetin tüm eleştirilerini tek tek sordum...
Bakan da "Aralarında CHP'li müteahhitler de var" açıklığında her birini cevapladı.



Vatandaşa yük olduğu söylenen köprünün bölgedeki refahı ve Türkiye'nin ulaşılabilirliğini nasıl artıracağını kalem kalem anlattı.
Kendisine, muhalefeti açılış törenine davet edip etmediğini de sordum.
"Cumhurbaşkanımızın talimatıyla hepsini davet ettik" dedi.
Dün baktım açılışta hiçbiri yoktu. Ne Kemal Bey, ne Meral Hanım...
Ne söylerseniz söyleyin de...
Ülkeye kazandırılan bu mega teknoloji harikasının açılışına davetli olup da gitmemek hakikaten olacak iş değil... Üstelik de Çanakkale Zaferi'nin yıldönümünde... Çocukluk bile değil.
Acaba gerçekten insanların bu çiğliği görmediklerini mi sanıyorlar?