Bizler, Türkler açısından Türkiye-ABD ilişkilerinin ve Türkiye-AB ilişkilerinin keyif vermemesinin, gündemin gerilerine düşmesinin en temel gerekçelerinden birisini 'Atlantik' kanadındaki 'küresel odaklanma' sorunu oluşturmakta. Doç. Dr. Enes Bayraklı' bu durumu 'stratejik körleşme' olarak tanımlıyor. Atlantik kanadı açısından, küresel rekabet ve tedarik zinciri işbirliği, uluslararası ve bölgesel savunma stratejileri işbirliği ve 'Girişimci ve İnsani Diplomasi' işbirliği adına, Türkiye'nin 'özde' stratejik müttefikliğinin vazgeçilmezliği tartışılmaz bir gerçek
Ne ilginçtir ki, gerek ABD, gerekse AB kanadında 'iç siyaset'e dayalı 'kısır döngü' tartışmaların gözlere indirdiği perde nedeniyle, Atlantik kanadı 'gece körlüğü'ne mahkum olmuş durumda. 2008 küresel finans krizinin daha etkileri tam anlamıyla giderilememiş iken, üstüne gelen 'Kovid-19' küresel virüs salgının sebep olduğu ekonomik ve toplumsal tahribat ise, üzücüdür ki, 'küresel odaklanma' sorununa, 'gece körlüğü'ne sebep olan travmaları derinleştirdi. Son 10 yıldır, Türkiye'nin stratejik vazgeçilmezliğinin bal gibi farkında olan pek çok batılı ülke, Türkiye'yi 'siyasi malzeme' yapma ucuzluğuna sürüklendiler.
Oysa, bu tür kısır döngü tartışmalarla vakit kaybetmeyen Asya-Pasifik Ülkeleri, küresel rekabet ve küresel ticaretteki konumlarını daha da güçlendirecek stratejik işbirliklerini hızlandırmış durumdalar. Atlantik kanadı açısından, bizzat kendilerinin terör örgütü ilan ettiği bir yapıyla bugün işbirliği içerisinde olmaları, temsil ettiklerini iddia ettikleri küresel değerlerle ne yaman çelişki. Sömürgeciliğin 'gayri-insani' kabiliyetlerinin büyüsüne kapılmış; kendi ülkelerindeki bir grup 'çıkar odağı'nın lobiciliğiyle şekillenen 'adaletsiz paylaşım mekanizması'na su taşımayı küresel bir refah toplumu oluşturma gayesinin zorluklarına yeğleyen, kendilerini 'elitist' zanneden 'kifayetsiz' bir 'atanmışlar grubu, Atlantik kanadında başkentleri adeta esir almış durumda.
Tüm eleştirilecek yönlerine rağmen, Trump'ın ABD'nin geleceğini kurtarmak adına 'amaçsız savaşlar'dan vazgeçme kararlılığından, Başkan Biden döneminde aynı kısır döngüye geri dönülmesi olasılığı Atlantik'i daha da çekim merkezi olmaktan uzaklaştıracak. Atlantik kanadının çok sayıda gelişmiş ülkesi kadın-erkek ücret eşitsizliği, ırkçılık ve göçmenlerle birlikte huzurlu bir toplumsal yaşam adına, çözmekte zorlandıkları ağır sorunlarla uğraşıyorlar. Oysa, Türkiye'nin toplumsal ve ekonomik dinamiklerinden, DNA'sındaki değerlerinden, zaman zaman gündeme gelen bölgesel ve küresel krizleri aşabilme becerisinden çıkarılabilecek olağan üstü dersler var.
2050'de 9,6 milyar, 2100'de ise 11,3 milyara doğru hızla ilerleyen dünya, yükselen Afrika, önümüzdeki 50 yılda dünya nüfusunun yüzde 80'ini temsil edecek olan Afro-Asya hinterlandında Atlantik kanadının var olma mücadelesi, ancak ve ancak Türkiye'nin 'özde' stratejik müttefikliği ile anlam bulabilir. Türkiye ile birlikte önümüzdeki 50 yılın ekonomi, güvenlik ve diplomatik stratejilerini birlikte kurgulamak yerine, Avrasya'nın yükselen ve 'oyun kurucu' bir ülkesinin kolunu kanadını kırmaya, biat ettirmeye yönelik 'başarısızlığa baştan mahkum' girişimler, Atlantik kanadı açısından telafisi çok zor kayıplara yönelik riski her geçen gün arttırıyor. Umarız, 'gece körlüğü'nden kurtulurlar.
Ne ilginçtir ki, gerek ABD, gerekse AB kanadında 'iç siyaset'e dayalı 'kısır döngü' tartışmaların gözlere indirdiği perde nedeniyle, Atlantik kanadı 'gece körlüğü'ne mahkum olmuş durumda. 2008 küresel finans krizinin daha etkileri tam anlamıyla giderilememiş iken, üstüne gelen 'Kovid-19' küresel virüs salgının sebep olduğu ekonomik ve toplumsal tahribat ise, üzücüdür ki, 'küresel odaklanma' sorununa, 'gece körlüğü'ne sebep olan travmaları derinleştirdi. Son 10 yıldır, Türkiye'nin stratejik vazgeçilmezliğinin bal gibi farkında olan pek çok batılı ülke, Türkiye'yi 'siyasi malzeme' yapma ucuzluğuna sürüklendiler.
Oysa, bu tür kısır döngü tartışmalarla vakit kaybetmeyen Asya-Pasifik Ülkeleri, küresel rekabet ve küresel ticaretteki konumlarını daha da güçlendirecek stratejik işbirliklerini hızlandırmış durumdalar. Atlantik kanadı açısından, bizzat kendilerinin terör örgütü ilan ettiği bir yapıyla bugün işbirliği içerisinde olmaları, temsil ettiklerini iddia ettikleri küresel değerlerle ne yaman çelişki. Sömürgeciliğin 'gayri-insani' kabiliyetlerinin büyüsüne kapılmış; kendi ülkelerindeki bir grup 'çıkar odağı'nın lobiciliğiyle şekillenen 'adaletsiz paylaşım mekanizması'na su taşımayı küresel bir refah toplumu oluşturma gayesinin zorluklarına yeğleyen, kendilerini 'elitist' zanneden 'kifayetsiz' bir 'atanmışlar grubu, Atlantik kanadında başkentleri adeta esir almış durumda.
Tüm eleştirilecek yönlerine rağmen, Trump'ın ABD'nin geleceğini kurtarmak adına 'amaçsız savaşlar'dan vazgeçme kararlılığından, Başkan Biden döneminde aynı kısır döngüye geri dönülmesi olasılığı Atlantik'i daha da çekim merkezi olmaktan uzaklaştıracak. Atlantik kanadının çok sayıda gelişmiş ülkesi kadın-erkek ücret eşitsizliği, ırkçılık ve göçmenlerle birlikte huzurlu bir toplumsal yaşam adına, çözmekte zorlandıkları ağır sorunlarla uğraşıyorlar. Oysa, Türkiye'nin toplumsal ve ekonomik dinamiklerinden, DNA'sındaki değerlerinden, zaman zaman gündeme gelen bölgesel ve küresel krizleri aşabilme becerisinden çıkarılabilecek olağan üstü dersler var.
2050'de 9,6 milyar, 2100'de ise 11,3 milyara doğru hızla ilerleyen dünya, yükselen Afrika, önümüzdeki 50 yılda dünya nüfusunun yüzde 80'ini temsil edecek olan Afro-Asya hinterlandında Atlantik kanadının var olma mücadelesi, ancak ve ancak Türkiye'nin 'özde' stratejik müttefikliği ile anlam bulabilir. Türkiye ile birlikte önümüzdeki 50 yılın ekonomi, güvenlik ve diplomatik stratejilerini birlikte kurgulamak yerine, Avrasya'nın yükselen ve 'oyun kurucu' bir ülkesinin kolunu kanadını kırmaya, biat ettirmeye yönelik 'başarısızlığa baştan mahkum' girişimler, Atlantik kanadı açısından telafisi çok zor kayıplara yönelik riski her geçen gün arttırıyor. Umarız, 'gece körlüğü'nden kurtulurlar.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Sonraki Haber
Daha Fazla Gör
- Son dakika video izle
- Son dakika haberleri
- A Haber analiz
- Gündem haberleri
- Ekonomi haberleri
- Otomobil haberleri
- Namaz vakitleri
- Hava durumu
- İstanbul Yol durumu
- Atv canlı yayın izle
- Spor haberleri
- Foto galeri
- Son dakika emekli haberleri
- Teknoloji haberleri
- A Haber programlar
- Sabah – Takvim yazarları oku
- Kuruluş Osman izle
- Gazete manşetleri
- Instagram dondurma
- Bitcoin'de son dakika gelişmesi! Yeniden hareketlendi 3 Mart Bitcoin ne kadar, kaç TL oldu? BTC kaç dolar?
- Kira artış oranı son dakika: 2021 Mart ayı kira artış oranı ne kadar oldu? TÜİK TEFE TÜFE kira artış oranı hesaplama...
- Marketlerde normalleşme düzenlemesi! Alışveriş yapacaklar dikkat! A101, ŞOK, BİM, Migros bundan sonra...
- Heyecan dorukta! AÖL sınav sonuçları ne zaman açıklanacak? 2021 açık lise sınav soruları ve cevapları yayımlandı mı?
- Hayranları merakla bekliyordu! Heyecan fırtınası! Stranger Things 4. sezon ne zaman başlayacak?
- Ek gelir için başladı hayatı değişti! Şimdi siparişe yetişemiyor! 30 günde...
- Paralar hesaba yatıyor! IBAN'ı hatalı olanlar dikkat! Tarih netleşti...
- Survivor kim elendi? 2 Mart Survivor'da elenen isim kim oldu? İşte SMS Exxen sıralaması...
- "O illerde yasaklar kalktı" 65 yaş üstü sokağa çıkma yasağı hangi illerde kalktı? 65 yaş üstü ve 20 yaş altı...
- Sadakatsiz'de ayrılık bilmecesi bitmiyor! Paylaşımlar kafa karıştırdı! Güzel isim...
- Taşeron ve kamu işçisine müjde! 2021 ikinci tediye ödemeleri o tarihte yapılacak! İşte ikramiye tarihleri...
- Diyanet takvimi 2021: Miraç Kandili ne zaman, ayın kaçında idrak edilecek? Miraç gecesi ne oldu? İşte detaylar