'Yenidoğan Çetesi' davasında kan donduran ifadeler! "Bebek aç bırakıldığı için ölmüş"
Kamuoyunda 'Yenidoğan Çetesi' davası olarak bilinen, bebek hastaları önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 16’sı tutuklu 57 sanığın yargılandığı davanın bugünkü duruşması yarına ertelendi. Duruşmada beyanda bulunan Kaya bebeğin ailesinin avukatı, "Orderlar yanlış, kimin hangi bebeğe nasıl ilaç verdiği belli değil. Bir bebeğin ölmesini istiyorsanız, Esenler Güney Hastanesi'ne yatırın, bir bebeğin böyle bir hastanede hayatta kalmasının imkanı yok. Tüm sanıkların cezalandırılmasını istiyoruz" dedi. Karakoç ailesinin avukatı ise, "Adli Tıp Kurumu raporu ortada. Bebeklerin ölmesi için gerekli bütün koşullar hazırlanmış. Karakoç bebek bağırsak ameliyatı olmasına rağmen ölüm sebebi bebek aç bırakıldığı için ölmüş. Bebeği aç bırakmışlar ve bu yüzden ölmüş bu çok acı verici" diye konuştu.
İstanbul'da, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine sebep oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen yenidoğan çetesinin yargılandığı davada ifadeler kan dondurdu.
DURUŞMA YARINA ERTELENDİ
Tutuklu sanık Gıyasettin Mert Özdemir savunmasında, "Vefat eden bebeklerin ölümlerinin sevk süreciyle ilgili hiçbir bağlantım yok. Usulsüz bir sevk yapılmadı ses kayıtları da dosyada mevcut. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.
'BEN TEK BAŞIMA RAPOR YAZMADIM'
Tutuklu sanık Sümeyye Nur Taşçı ise savunmasında, "Epikriz raporlarıyla ilgili ben tek başıma rapor yazmadım. Biz Fırat beye sorardık ve onun doğrultusunda rapor yazılırdı. Tahliyemi talep ederim" dedi.
'3 YILDA 12 İŞLETMEDEN 11 MİLYON ALDIM'
Sanık Fırat Sarı savunmasında "Ben çarşamba günü Adli Tıp Kurumu (ATK) raporunun çıktığını öğrendim ancak rapor bana tebliğ edilmedi bu nedenle inceleme fırsatım olmadı. Rapor bana tebliğ edilmesini talep ediyorum. Mümkünse bir daha ki duruşma bu konuyla ilgili savunma yapmak istiyorum. Öte yandan Herkes bu iş bir an önce bitsin istiyor. ATK raporu çıktı, ama ne kadar aydınlatıcı bilmiyorum. Dosya hakkında gerçek dışı şeyler medyaya sunuldu. Medya bunu korkunç bir şekilde işledi. Medya bize algı oluşturdu. Bu algı varken bilirkişiden rapor istendi. O raporlar bu etki altında yazıldı. ATK raporu da büyük ihtimalle bilirkişi raporuyla aynıdır. İlker vefat etti. Benim de intihar etmemi istiyorlar. O zaman rahatlayacaklar. Milyonlarca dolar yolsuzlukla suçlandım. Ancak yeni doğan işletmesinden 3 yılda 12 işletmeden 11 milyon aldım" dedi.
DURUŞMA ERTELENDİ
Sanıkların savunmasının ardından sanık avukatları beyanda bulundu. Duruşma sanık avukatlarının beyanlarının devam etmesi için yarın saat 10.00'a ertelendi.
"BİR BEBEĞİN BÖYLE BİR HASTANEDE HAYATTA KALMASININ İMKANI YOK"
İstanbul'da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi'ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin geçtiğimiz günlerde iddianame hazırlanmıştı. Çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı'yla birlikte hareket ettikleri belirlenen şahıslara yönelik hazırlanan ve ana dava dosyası ile birleştirilen iddianame ile sanık sayısı 57'ye yükselmişti.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nce adliyenin konferans salonunda görülen davanın 6'ıncı duruşmasında, 6'sı tutuklu bir kısım tutuksuz sanık duruşma salonunda hazır bulundu. Bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ise duruşmaya, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.
"BİR BEBEĞİN ÖLMESİNİ İSTİYORSANIZ, ESENLER GÜNEY HASTANESİ'NE YATIRIN"
Duruşmada beyanda bulunan hayatını kaybeden Kaya bebeğin müşteki babası Mehmet Hanefi Kaya, "Sanıkların cezalandırılmasını istiyorum" dedi.
Beyanda bulunan Kaya bebeğin ailesinin avukatı, "Orderlar yanlış, kimin hangi bebeğe nasıl ilaç verdiği belli değil. Bir bebeğin ölmesini istiyorsanız, Esenler Güney Hastanesi'ne yatırın, bir bebeğin böyle bir hastanede hayatta kalmasının imkanı yok. Tüm sanıkların cezalandırılmasını istiyoruz" şeklinde konuştu.
Beyanda bulunan Bebek Karakoç'un avukatı ise, "Adli tıp raporu ortada. Bebeklerin ölmesi için tüm şartlar sağlanmış. Bebeğin bağırsaklarında problem varken, ölüm nedenine bu eklenmemiş. Bebek beslenememiş" dedi.
Vefat eden Ayaz Karaduman Bebeğin ailesinin avukatı da, "Karaduman bebeğe uygun olmayan tedavi uygulandı. Dursun Eryılmaz sevki gerçekleştiren doktorlardan bir tanesi. Adli Tıp Kurumu raporu ortadadır. Bu kapsamda sanıkların cezalandırılmasını istiyoruz" diye konuştu. Adli Tıp Kurumu raporuna ilişkin savunma yapan tutuksuz sanıklar, suçlamaları kabul etmediklerini belirterek, beraatlarını talep etti.
TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMI TALEBİ
Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, tüm sanıkların tutukluluk halinin devamını talep etti. Duruşmaya, yarım saatlik ara verildi. Aranın ardından duruşma, sanıkların savunmaları ile devam edecek
"YAPILMAMASI GEREKEN HERŞEYİN YAPILDIĞINI GÖRDÜK"
Kamuoyunda 'Yenidoğan Çetesi' davası olarak bilinen bebek hastaları önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 16'sı tutuklu 57 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam ediliyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesinde adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, organize suç örgütü elebaşı olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı'nın da aralarında bulunduğu tutuklu 16 sanıktan 6'sı hazır bulundu. Duruşmaya bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları da katıldı. Tutuklu ve tutuksuz sanıkların bazıları duruşmaya SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla katıldı.
"YAPILMAMASI GEREKEN HERŞEYİN YAPILDIĞINI GÖRDÜK"
Duruşma, müşteki avukatlarının beyanıyla başladı. Kaya bebeğin ailesinin avukatı beyanında, "Uzun zamandır bebek ölümlerini tartışıyoruz. Kaya bebeğin ölümüne baktığımızda bir hastanede yapılmaması gereken herşeyin yapıldığını gördük. Bu net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Hastanede organizasyon ve yönetim hatası var. Görevli kişi kim, Adli Tıp Kurumu bile bulamadı. Tüm evraklar yalan yanlış. Bebeğin ölmesi için her türlü koşul ve şart mevcut" dedi.
Karakoç ailesinin avukatı ise, "Adli Tıp Kurumu raporu ortada. Bebeklerin ölmesi için gerekli bütün koşullar hazırlanmış. Karakoç bebek bağırsak ameliyatı olmasına rağmen ölüm sebebi bebek aç bırakıldığı için ölmüş. Bebeği aç bırakmışlar ve bu yüzden ölmüş bu çok acı verici" diye konuştu. Müşteki avukatlarının beyanın ardından tutuksuz sanıkların savunmasına geçildi. Savunmaların alınmasına devam ediliyor
DURUŞMA BAŞLADI
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek duruşmada sanıklar adliyenin konferans salonunda hakim karşısına çıkıyor. Duruşma sanıkların kimlik tespitiyle saat 10.55'te başladı.
HER BEBEK İÇİN AYRI RAPOR HAZIRLANDI
"Kaya" bebek için hazırlanan raporda, Esenler Güney Hastanesi'nde 13 Kasım 2023'te doğan ve 16 Kasım 2023'te ölen prematüre bebek hakkında yapılan konuşma içeriklerinden değerlendirme yapıldı.
Bebeğin sevk işleminin 112 Acil Çağrı Merkezi'ne haber verilmeden yapıldığı aktarılan raporda mesul müdür Ali Dirik'in hastanede neonatoloji bölümü olmadığını bilmesine rağmen ihmali ve denetim görevini yerine getirmemesinden dolayı uygun olmayan tedavi şartlarında kabulünü sağladığı kaydedildi.
Tape kayıtları, iddianame ve Sağlık Bakanlığı Teftiş Raporu dikkate alındığında bebeğin 112 sevk sistemini "bypass" ederek uygun olmayan koşullarda takip ve tedavi süreci yürütülen hastanelere sevkini organize edenlerin de sorumlu olduğu raporda aktarıldı.
"Serdarova" bebek yönünden hazırlanan raporda 40 haftalıkken "spontan vaginal" doğan bebeğin Özel Birinci Hastanesi'nin yenidoğan yoğun bakım servisinde günlük doktor izlemlerinin kaydedilmediği, düzenli aralıklarla kan tetkiklerinin yapılmadığı, yatışın diğer günlerinde düzensiz aralıklarla kan gazı tetkikleri yapıldığı, birçok düzenli yapılması gereken tedavilerin yapılmadığının tespit edildiği anlatıldı.
Bebeğin adına kayıtlı olan Uzm. Dr. Şeyhmus Çelik'in yenidoğan yoğun bakım servisinde görevli hemşireler Hasan Basri Gök ve Hakan Doğukan Taşçı'nın uygulamalarının tıp kurallarına uygun olmadığı kaydedildi.
"Kadan" bebeğin ölümünün solunum yetmezliği ve yapılan müdahale sonucu gelişen akciğerde hava kaçağı sonucu meydana gelmiş olduğu raporda yer aldı.
Raporda, pnömotoraksı tanımaması ve uygun bir şekilde yönetememesi nedeniyle Dr. Dursun Eryılmaz'ın tıbben hatalı olduğu, söz konusu hatalı eylemle bebeğin ölümü arasında illiyet bağının bulunduğu aktarıldı.
"Tokluoğlu" bebeğin raporunda ise mevcut belgelerde hemşirelerce doğum odasında ve nakledildiği yenidoğan yoğun bakım servisinde ayrı ayrı entübe edildiğinin yazıldığının anlaşıldığı ifade edildi.
Raporda, bebeğin tıbbi kayıtlarından hemşirelerin ismi bulunan gözlem/değerlendirme formları ile Uzman Dr. Zeki Ötünç ismi bulunan epikrizin arasında uyumsuzluklar bulunduğu, Uzman Dr. Zeki Ötünç, Dr. İlker Gönen ve hemşire Seranay Şenkalaycı tarafından yapılan uygulamaların tıp kurallarına uygun olmadığı vurgulandı.
