MELİH ALTINOK

Türkiye Lozan'ın yüzüncü yılına sayılı yıllar kala bulunduğu bölgedeki konumunu ve etkinliğini tahkim ediyor.
Hava sahasını güvenlik altına almak için Rusya'dan S-400 alıyor.
ABD ile birlikte Suriye'nin kuzeyinde, mültecilerin dönüşüne de imkân tanıyacak, terör örgütlerinden arındırılmış 'Barış Koridoru"nu oluşturmaya soyunuyor.
Zorlu bir satranç.
Akdeniz'e kıyısı bile olmayan devletlerin üşüştüğü petrol doğalgaz ganimetinden hakkını almak için dişini tırnağına takmış. "Sıcak denizlere" indirdiği sondaj gemilerini donanmasıyla ve F-16'larıyla koruyor.
Tüm küreselci kurtların oturduğu sözüm ona serbest piyasa sofrasından cari açığını düşürecek bir payla kalkmak öyle kolay iş değil.
Petrol, doğalgaz, altın aslanın ağzında değil midesinde. Kural mural da yok. Ek gümrük vergileri faso fiso... Artık devletler, Somalili korsanlar gibi Hürmüz Boğazı'nda tanker gasp ediyor! *** Diğer bir taraftan gündemimiz içerinin ekonomisi.
Merkez Bankası faizleri sanki 425 puan düşürmemiş gibi dolar düşüyor. Enflasyon da.
Doğru, çarşıda pazarda etiketler hâlâ el yakıyor. Kurun yükselişine duyarlı oldukları kadar inişine duyarlı olmayan hür müteşebbislerimiz yine pek oralı değiller. Olabilir. Serbest piyasa. İlkesel olarak stokçuluğun bile kurallara dâhil olduğu bir ortamdan bahsediyoruz. Zamanla daha rasyonel davranmalarını bekleyebiliriz.
Ancak ne yazık ki, MB faiz indirince otomatik olarak doların artacağını, enflasyonun yükseleceğini, aksinin teorik olarak mümkün olmadığını söyleyen ekonomistlerimiz için çok umutlu değilim.
Zira çok pişkinler. Bugünlerde ağızlarına doları falan almıyorlar. Ama maçları hep son düdük çaldıktan sonra "tahmin eden" kendileri değilmiş gibi başka alanlarda ahkâm kesmeye devam ediyorlar.
Elbette tarzları yine aynı. Yine kitleleri zaaflarından yakalamaya çalışıyorlar. *** Ama yine de fazla haksızlık etmeyelim ekonomistlerimize. O meşhur fıkrayı hatırlayalım:
"İki ekonomist yolda yürüyorlarmış. İçlerinden biri yol kenarında gözüne ilişen boku arkadaşına gösterip yersen 100 bin dolar vereceğim demiş. Diğer ekonomist öneriyi cazip bulup yemiş.
Ama bir süre sonra ağzının tadını içine sindirememeye başlamış. Karşılarına bir bok daha çıkınca, arkadaşına dönüp sen de ye ben de sana 100 bin dolar vereyim demiş. Zaten boşuna 100 bin kaybettiğini düşünen ekonomist kabul etmiş.
Derken boku ilk yiyen dayanamayıp "Biz bu boku niye yedik" demiş. Diğeri kendinden emin, gülümseyerek cevap vermiş:
-Kimseye söylemeyiz. Israr eden olursa 200 bin dolarlık işlem hacmi yarattık deriz!
Ekonomistlerimiz hazır başka mecralara yelken açmışken burçları da yorumlasalar keşke.
Mesela tek saat uygulamasına geçtiğimizden beri yükselen burçlardaki sapmalara dair görüşlerini çok merak ediyorum.
Lütfen küçümsemeyin astroloji de en az ekonomi kadar pozitif bilim.