A Haber - Haberler, Son Dakika Haberleri, A Haber Canlı Yayın
18 Aralık 2025, Perşembe
  • CANLI YAYIN
  • Ziraat Türkiye Kupasi
  • TÜM MANŞETLER
  • SON DAKİKA
  • ÖZEL HABER
  • VİDEO
      • Programlar
      • Gündem
      • Yaşam
      • Dünya
      • Spor
      • Ekonomi
      • Kültür Sanat
      • Teknoloji
      • Otomobil
      Özel Video Arşivden Çıkan Gerçek Haber Özel Melih Altınok ile Sebep Sonuç Satır Arası Memleket Meselesi Canan Barlas ile Gündem Toplumsal Hafıza 15 Temmuz Bir insan bir hikaye Belgesel Kuşağı Klipler Portre Erkan Tan İle Sabah Ajansı Unutma Hatırla Perde Arkası Arka Plan Banu El İle Ajans Haktan Uysal İle A Haber'de Bugün Aklın Yolu Dünya Atlası
  • GALERİ
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • YAŞAM
  • DÜNYA
  • SPOR
  • ÖZEL HABER
  • MAGAZİN
  • VİRAL
  • ANALİZ
  • YAZARLAR
  • CANLI TV
    • Tv Yayınları
      • A Haber
      • A Spor
      • A Para
      • Vav TV
      • A News
      • ATV
      • A2TV
      • Minika Go
      • Minika Çocuk
      Radyo Yayınları
      • A Haber Radyo
      • A Spor Radyo
      • A Para Radyo
      • A News Radio
      • Radyo Turkuvaz
      • Turkuvaz Romantik
      • Turkuvaz Efsane
      • Vav Radyo
      • Radyo Soft
      • Radyo Energy
      • Turkuvaz Anadolu
      • Turkuvaz Musiki
      • Turkuvaz Nostalji
  • CANLI TV
    • TV YAYINLARI
      • A Haber
      • A Spor
      • A Para
      • Vav TV
      • A News
      • ATV
      • A2TV
      • Minika Go
      • Minika Çocuk
    • RADYO YAYINLARI
      • A Haber Radyo
      • A Spor Radyo
      • A Para Radyo
      • A News Radio
      • Radyo Turkuvaz
      • Turkuvaz Romantik
      • Turkuvaz Efsane
      • Vav Radyo
      • Radyo Soft
      • Radyo Energy
      • Turkuvaz Anadolu
      • Turkuvaz Musiki
      • Turkuvaz Nostalji
  • RESMİ İLAN
  • KLİPLER
  • ÖZEL VİDEO
  • A HABER RADYO
  • NAMAZ VAKİTLERİ
  • DİZİLER
    • Eski Diziler
      • Gül Masalı
      • Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz
      • Adı Sevgi
      • Kalp Yarası
      • Hercai
      • Beni Bırakma
      • Canevim
      • Gel Dese Aşk
      • Gençliğim Eyvah
      • Sen Anlat Karadeniz
      • Kimse Bilmez
      • Akıncı
      • Baş Belası
      • Bozkır Arslanı Celaleddin
      • İkimizin Sırrı
      • Maraşlı
      • Hakim
      • Bir Zamanlar Çukurova
      Kuruluş Osman
      Bir Gece Masalı
      Can Borcu
      Zembilli
      Kardelenler
      Sustalı Ceylan
      Başka Bir Gün
  • atv PROGRAMLARI
    • Müge Anlı ile Tatlı Sert Esra Erol' da Kim Milyoner Olmak İster
  • DİĞER
    • Son Dakika Özel Haber Özel Video Memurlar Yaşam Eğitim Magazin Viral Sağlık Televizyon Teknoloji Otomobil Din Tarih Klipler Analiz Portre Yazarlar
      Galeri Yıllarca boşuna uğraşmışız! Uzun yaşamın sırrı bambaşkaymış: Ne diyet ne spor… Selena’nın Nazlı’sıydı! Dilara Kurtulmuş’tan mutluluk pozu geldi: Evlilik yolunda ilk adım Icardi’den ortalığı karıştıracak paylaşım: Kendi sonlarını imzaladılar Kuruluş Orhan’ın Boran’ı Yiğit Uçan kimdir, kaç yaşında? Hangi projelerde yer aldı? Arabeskin ünlü sanatçısı Cansever’den sevenlerini üzen haber: Dualarınızı bekliyorum İlçe ilçe duyuruldu! İstanbul’da 10 saatlik elektrik kesintisi: BEDAŞ-AYEDAŞ listesi Kocaeli’de film gibi olay! Kendini bıçakla yaraladı: Tutuklandı Şendul Şaban nerede, ne zaman çekildi? Filmin konusu ve oyuncuları
      RSS Künye Frekanslar Arşiv Yayın Akışı Gizlilik Bildirimi Ziraat Türkiye Kupası Bize Ulaşın
  • BİZE ULAŞIN

A Haber’i
Sosyal Medyada Takip Edin

  • Apple iTunes
  • Google Play
  • Huawei App Gallery
  • Bize Ulaşın
  • Künye/İletişim
  • Veri Politikası
  • Gizlilik Bildirimi
Copyright © 2024 Tüm hakları saklıdır.
Namaz Vakitleri şehir ara
    Anasayfa Yazarlar ‘Vicdansızlığın böylesi!..’ Ama kaçıncısı?..

    HINCAL ULUÇ

    ‘Vicdansızlığın böylesi!..’ Ama kaçıncısı?..

    ‘Vicdansızlığın böylesi!..’ Ama kaçıncısı?..

    03.12.2021, Cuma

    Başlıktaki laf dün, genelde insanın içini karartan haberler dolu üçüncü sayfamızın manşetinde yazıyordu, 6 sütun üzerinden kocaman kocaman harflerle..
    Okudum..
    Başlık gerçekten haklı..
    Adam, yanında arkadaşları.. Otobüsten inen ve karşı yönde giden genç kıza öyle bir çarpmışlar ki, kız 10 metre savrulup karşıdaki refüje düşmüş. Adam basmış gaza gitmiş. İlerde bir ara sokağa girmiş, saklanmışlar. Bir saat sonra Adem diye biri 112'yi arayıp, "Maddi hasarlı bir kaza yaptım" demiş.. Polis verilen konuma gelmiş ki, arabada hasarla beraber kan izleri var. Bir ekip de yol boyu aramaya çıkmış. Bu ekip refüjde kanlar içinde yatan kızı bulmuş. Derhal hastane.. Ama çok geç artık. 23 yaşındaki kızı kurtaramamışlar.
    Öte yanda ifadeleri alan polis, çelişkili laflardan kaza anında arabayı Adem'in değil, patronu Sinan'ın kullandığını belirlemiş. Sinan da itiraf etmiş. Ölçüm yapılmış. Sinan alkollü.. Kayıtlara bakılmış. Sinan'ın çeşitli kereler alkollü araç kullanırken yakalandığı, tekrar tekrar alkollü kullanma yüzünden 2028 yılına dek ehliyetine el konduğu anlaşılmış.
    Şimdi adam durmadan alkollü araba kullanıyor. Yani alkolik.. Ehliyetine 2028'e dek el konuyor, ama gene alkollü, gene direksiyonda, Azrail gibi gezmeye devam ediyor. Genç kıza çarpıyor. Hemen ambulans çağırsa kız büyük olasılıkla kurtulacak. Ama onu kanlar içinde bırakıp kaçıyor.
    Tam bir saat sonra, adamı, kazayı kendi yapmış gibi ihbarda bulunuyor. Yalan ihbar.. "Hasarlı kaza yaptım" diyor. Üç kuruş sigorta alacak ya.. Kızı refüjde buluyorlar. Kaza yerinden on metre uzaktaki refüje uçmuş.. Çarpma hızına bakar mısınız?.
    Adam alkollü.. Adamın durmadan alkollü araba kullanmaktan ehliyeti 2028'e dek alınmış. Yani ehliyetsiz.. Yani araba kullanması yasak.. Bu adam işte bir de cehennemi hızla gidiyor. Kıza çarpıp uçuruyor. Gidip bakacağı, yardım çağıracağına, kaçıp saklanıyor. Bir saat sonra adamı polisi arıyor, "Ben kaza yaptım" diye.. Polis kızı hastaneye kaldırıyor, ama çok geç. Kız kan kaybetmiş bir saat boyu..
    Ölüyor. Katil adam, suçu adamına yüklettiriyor, artık ne vaat etti ya da nasıl tehdit ettiyse.. Polis itiraf ettirmese, elini kolunu sallayarak çıkacak.
    Gene kafayı çekecek. Gene birini ezecek, öldürecek..
    Bu şimdi vicdansızlık değil mi?.
    "Vicdansızlığın böylesi.." başlığı haksız mı?.
    Şimdi burada durun..
    Başlığın devamını düşünün..
    "Vicdansızlığın böylesi görülmüş şey mi" demek istiyor, o iki kelime beyinlere.. Algı o..
    Peki söyleyin bakalım ey millet ve ey devlet?.
    "Görülmüş şey mi?" sorusunun cevabı ne bu ülkede?.
    "Evet, görülmüş.. Hem de çok.. Yüz.. Bin.. On bin!."
    O zaman suç, durmadan alkollü araba kullandığı için ehliyetini senelerce kaybeden, ama gene de ehliyetsiz, ama alkollü araba kullanan pervasızlarda mı, yoksa?.
    Bu ülkede göreve gelen her İçişleri Bakanı "trafik suçları ile mücadele edeceğini" ilan eder.. Ne olur?. İnsanlar gene trafik kurallarını hiçe sayar, gene kazalara, gene ölümlere sebep olurlar. Gene trafiği kilitler, gene ters yola, hatta kaldırıma girerler. Gene.. Gene hiçbir trafik kuralını takmazlar. Hatta adam öldürürler, gene umursamazlar. Çünkü bu ülkede herkes bilir ve görür ki, trafik katilleri, katil muamelesi görmez. "Bu nasıl karar?. Bu katil nasıl serbest?" der herkes.. Ama..
    Ama, suç, polis, savcılar ve yargıçlarda değil, yasadadır.
    Anayasamız "Kanunsuz suç ve ceza olmaz" der. Yani yargıç, suç icat edemez. Vicdanı ne kadar sızlarsa sızlasın, ceza da icat edemez.
    Kanunda ne yazıyorsa o.. Yazanın da en küçüğü.. Bir gün yukarı çıkmak için, gerekçe bulması gerek..
    Yoksa kararı bozulur.
    Bu sütuna yeni başladığım 90'lı yıllarda Bağdat Caddesi'nde zilzurna sarhoş ve ehliyetsiz biri, kaldırıma çıktı ve orada yürüyen (Siz de olabilirdiniz. Suçunuz yanlış zamanda yanlış yerde olmaktı sadece) bir yargıca çarptı ve öldürdü.
    Ve Türk yargıçları, kaldırımda yürümek dışında hiçbir suçu olmayan meslektaşlarını, bir yargıcı, alkollü sürat yaparken direksiyona hâkim olamayan ve kaldırıma çıkıp ezen, hem de üstüne üstlük ehliyeti olmayan adamı "cinayet" suçundan yargılayamadılar. Trafik kazalarında ölüm ve yaralanma tek kişiyle kalırsa, hatta tutuksuz yargılanır, sonunda ertelenen bir ceza alırsınız bu ülke yasalarına göre.. Ölenin yanında en azından yaralanan bir kişi daha yoksa, boşuna uğraşmayın.
    Yargıç öbür âleme gitti. Öldüren aramızda dolaşıyor ve belki bu yazıyı da okuyordur. Çünkü meslektaşları ona ceza veremediler. Neden?.
    Kanunsuz suç ve ceza olmaz da ondan..
    Cüneyt Ağabeyimi (Koryürek) öldüren adamın aramızda dolaştığı gibi.. Patronum dostum Ercan Arıklı'yı ezip öldüren belediye otobüs şoförünün, hâlâ otobüs kullandığı gibi, yargıcı öldüren de sıyırdı, yasalarımız yüzünden..
    Ve ben 30 senedir yazıyorum..
    Bu ülkede adam öldürmenin en kestirme, en cezasız yolu, o adamı bir şekilde kıstırıp trafikte öldürmektir. İyi değil, sıradan bir avukat sizi o gece karakoldan alır. Nezarette bile kalmadan çıkar evinize gider, ertesi gün korkusuz, fütursuz gene direksiyona oturursunuz.
    Tutuksuz yargılanıp üç gün ceza alsanız, o da ertelenir, büyük olasılıkla..
    Dedim ya.. Kanunlar öyle..
    Bizde cezalar o kadar küçük, o kadar azdır ki..
    Oysa hele bir İçişleri Bakanı bilmelidir ki, cezanın amacı, bedel ödetmek değil, önleyici olmaktır.
    Bunun yolu da o cezanın ürkütecek kadar büyük olmasıdır.
    Çarpılıp yol kenarına fırlatılan ve orada acılar içinde kıvranarak kan kaybından ölen kızın günahı, o alkolik ve ehliyetsiz adam ve olanlara ses çıkarmayarak, hatta kazayı yüklenerek suç ortaklığı yapanlarda değil, bütün bunları yarın serbest bırakacak yasalarımızda ve onları hâlâ ve hâlâ değiştirmeyen siyasilerdedir, bu bir..
    İkinci suçlu da haber takibi yapmayan medya, yani bizleriz.
    "Vicdansızlığın böylesi" diye manşet atan benim gazetem, bu davayı izleyecek mi?. Sonuna dek gidecek, yani mesleğin temel kuralı "fikri takip"e uyacak mı?.
    Karar kesinleştikten sonra, "İşte olay!. İşte karar!." diye bu defa birinci sayfadan manşet atıp devleti, trafik kazaları için önleyici güçte yasalar çıkarmaya zorlayacak mı? Benim vurulma davama dahi foto muhabiri bile yollamayan gazetem, şimdi fikri takip yapacak öyle mi?. Görürüz..
    Bu ülkede, binde 5 oy alandan tek başına iktidar olacak güce ulaşanı dahil, ben bu köşeye başladığım 30 yıldan beri, Meclis'e bir yasa önerisi sunan siyasi görmedim.
    30 yıldır görmedim. Gene görmeyeceğiz..
    Ve gene pisi pisine ölmeye, gene "Vicdansızlığın böylesi" diye başlıklar atmaya ve gene şu anda okuduğunuz gibi on paralık değeri olmayan, kendi meslektaşları tarafından bile dikkate alınmayan ve desteklenmeyen yazılar yazıp, sözüm ona kendi vicdanımızı tatmine devam edeceğiz.
    Trafik kazaları cenneti Türkiye'de adam öldürmek için mafya kurmaya ya da yeraltından suikastçılar bulmanıza gerek yok.
    İyi bir şoför bulun. Cebine üç kuruş koyun. İşi bitirsin.. Bir sıradan avukat bile yeter.. Bir gün içerde yatmadan yanınıza gelip vaat ettiğiniz paranın gerisini alsın.
    Acılı aile de, Mahkeme, İstinaf, Yargıtay, hatta AİHM, sürünsün dursun ve bir gün anlasın ki, kabahat yargıçlar, savcılar ve polislerde değil..
    Suç, komik cezalarla dolu ceza, usul ve infaz yasaları ve sadece bir dilencinin yarım günlük kazancını "ceza" diye yazan trafik yönetmeliklerinde..
    Ki o cezaları hiç ödemezseniz de, mutlak bir seçim öncesi af çıkar, sadece on binleri bulan faizleri değil, anapara da affedilir. Cezayı peşin ödeyen uygar, yani gerzek vatandaşlar cezalandırılmış olur, benim ülkemde..

    ***


    TİYATRO SEZONU İYİ BAŞLADI!..
    Bandırma ve Kilis'te turneye çıkan tiyatroları izleyerek başladı serüvenim.. Ayşe Opereti'ni izlediğimde kaç yaşındaydım hatırlamıyorum. Ama Muhlis Sabahattin'in o opereti öyle beynimi yıkamış ki, üç kuruş para kazanmaya başladığımdan itibaren, müzikal hastası olarak New York'lara, Londra'lara taşındım..
    Tabii arada, Cüneyt Gökçer'in sahnelediği muhteşem Kiss Me Kate'ler, Damdaki Kemancı'lar ve My Fair Lady'lerin hiç de Broadway ve West End'dekilerden geri kalmadığını mukayese ederek gördüm de nasıl gururlandım..
    Sonra özel teşebbüs.. Egemen Bostancı..
    Hisseli Harikalar Kumpanyası.. Yedi Kocalı Hürmüz.. Ve dahası..
    Bu arada, Ankara'da 15 yaşımdan itibaren kaçırmadan izlediğim bütün oyunlar, tiyatroyu yaşantımın ayrılmaz parçası yaptı..
    Son yıllarda büyük kadrolu, büyük maliyetli oyunları devlet ve belediye tiyatroları bile yapamaz oldu ama tiyatro ile gönül bağım sürdü.. Hele pandemi döneminde artarak sürdü..
    Kapanma yüzünden nasıl özledim tiyatroyu..
    Özlem en güzel duygudur bence.. Çok da güzeldir.. Sevgiden de güzeldir..
    "Ne mutlu bana" derim, "Özleyecek insanım var. Özleyecek bir şeyim var.." Tersini düşünün.. Özleyecek bir şeyiniz olmasa, ne boş yaşamış olurdunuz değil mi?.
    Hayatıma giren herkese, sonu ne olursa olsun teşekkür borçlu olmam, bu yüzden. Diyelim 1 gün. Tek bir gün.. Öylesi hiç olmadı ama diyelim 1 tek gün beni mutluluğun doruklarına çıkardı ve sonra sebepsiz, terk etti gitti.. O tek gün, hayatıma renk kattığı o tek gün için teşekkür etmem gerekmez mi?. Onu tanımasam, o tek günü yaşamış olmayacaktım.. Ne mutlu bana ki, yaşadım..
    Tiyatro hayatımın nerdeyse tamamında vardı..
    Anlayın onu nasıl özlediğimi..
    Seyrettiğim iki oyunu da harika buldum..
    Buldum da, bana bulduran bu iki yıllık özlem hissi olmasın sakın..
    "Bu da ne demek?" diyenleri duyar gibi oluyorum..
    Bamya en nefret ettiğim yemektir.
    "Önümüze konan her şeyi yemek zorunda olduğumuz" savaş sonrası, ekmeğin, şekerin, et ve yumurtanın karne ile olduğu yokluk yıllarında, en bol ve yılın her ayı bulunan şeydi bamya..
    Yazın tazesi, kışın kurusu.. Bandırma'da başlayan ilkokul yıllarımda, bamya ağzıma değdiğinde kusacak gibi olurdum. Bamya zaten öyle bir sebze.. Ya Paşa Dayım gibi ölüp bayılanları var ya da ağbimle ben gibi nefret edenleri..
    Bamya önüne kondu mu, ekmeğin içini elimle çörek hamuru gibi ezer, bamya tanesini içine kor, ağzıma atar, çiğnemeden hap gibi yutardım.
    Öylesi nefret..
    O bamyaya bir gün nasıl saldırdım ben..
    Salçası ile birlikte pilavın üzerine döküp, kaşıkla ve nasıl iştahla daldım.. İlk ve son..
    Aileye bütün çocuk hastalıklarını getiren benim.. Kızamık, kabakulak, suçiçeği, kızılcık.. Ne varsa..
    Kızamık oldum. Beni evde bir odaya karantinaya aldılar. 21 gün. Tam 21 gün sadece şeker ve şekerlemeler yiyecektim. Bir an önce döküp iyileşmek için. Kırmızı tabaka halinde bir kızamık şekeri vardı. Hiç unutmam.. Kırar kırar onu yerdim açlık gidermek için ve nasıl gün sayardım.
    Kapıdan içeri annem girerdi sadece. Ağbim ve kardeşlere yasaktı. Serpil'i görürdüm ara ara, kapıyı aralamış bana bakarken.. Büyüklerden biri koşar gelir, kızı çeker, kapıyı pat diye kapatırdı..
    O 21 gün nihayet bitti. Törenle karantina odamdan çıktım. Masaya oturdum ki.. İlk yemeğim için masaya oturdum ki, ortada günün menüsünü gördüm..
    Pilav... Salata ve bamya.. Bamya yapmıştı annem iyi mi?.
    Ve siz beni görmeliydiniz... Yemeğe hasret Hıncal'ı.. Tabağıma pilavı doldurdum.. Üzerine iki kepçe o salçalı bamyadan.. Sonra nasıl kaşık salladım..
    21 günlük özlemden sonra, dünyanın en lezzetli yemeği oldu bamya iyi mi?.
    Ama o kadar.. Sonra gene ekmek arası yutmalar ve kendi kendime yemin etmeler..
    "Kendi paramla yemeğe başladığım günden itibaren ağzıma bir daha bamya girmeyecek.." Ve girmedi.
    Tiyatro, bamya ile mukayese edilmez, ama 21 gün ile 2 sene edilir.. Anlayın nasıl özlemiştim tiyatroyu, haber alabildiğim bu iki oyuna, Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde, Müjdat'la kızı Elif'in oynadığı Baba Kız'a ve Das Das'ta tesadüfen rastladığım, çok sevdiğim yazar Turgut Özakman'ın eserinden derlenen, Metin Akpınar ve Mert Fırat gibi iki büyük sanatçının yönettiği Deli Bayramı'na koşarken hissettim..
    Koştum ama.. İşte gene gevezelikten lafı uzattıkça uzattık. Oysa her ikisini de tatlı tatlı yazmak istiyorum. O zaman yarın..
    Ama bir notum var.. Performans sanatları olarak çok şey oluyor İstanbul'da.. Ama duyuru sıfır..
    Doğru dürüst ilan yok. Nasıl olsun. Para lazım.
    Gazeteler de yazmıyor. Çoğunu Google'da bile bulamıyorsun.
    Yani tiyatro kurmuşlar ama iletişim kuramıyorlar.
    Das Das'ı benim evimden çıkmayan, kardeş bildiğim Muzaffer Yıldırım kurmuştu.. Hâlâ hissesi var mı bilmem.. Ama beni ve benimle birlikteki salı yemekleri ve bizim maç gurubunda dostlarını nasıl unuttuysa, tiyatrosunu da unutmuş, satmış olabilir.
    Yapmayın tiyatrolar.. Tiyatro yazan kaç kişiyiz zaten. Mail adreslerimiz de açık.. Birer tıkla her şey elimizde olur. Çok mu zor.. Bu bir.
    İkincisi.. Cuma, cumartesiye temsil koymayı marifet sanıyorsunuz.. Yahu o günler bin kanalda yayınlanan bin maç, bin spor var.. Böyle bir rakiple savaşılır mı?. Hafta arasına, maçsız güne, mesela salı akşamlarına bir temsil koyun da deneyin bakalım, birkaç hafta, millet alışana dek..
    Kaç oyun var aklımda, ama bu rezil maçları bile bırakıp gidemiyorum.. Anlayın..
    Hafta arası oyun. Cumartesi, pazar öğleden sonra da Halk Matinesi.. Bir deneyin, ne olur?.

    ***


    TEBESSÜM
    Anne, ders çalışan kızının hırsla masaya vurduğunu görünce yanına gitti. "Ne oluyor kızım?" dedi.. "İngilizce çalışıyorum anne" dedi, küçük kız.. "Ama şuraya bak.. Burada Büyük Okyanus'un İngilizce'si yazıyor. Pacific Ocean.. Ama üç C harfi de başka türlü okunuyor!. Biri S, biri K, biri Ş!.. Nasıl öğrenicem ben bu dersi?."

    ***


    SEVDİĞİM LAFLAR
    "Suçlamak, anlamaktan daha kolaydır. Anlarsan, değişmen gerekir!." Peyami Safa

    Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
    Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
    • paylaş
    • tweetle
    • Flipboardpaylaş
    Sonraki Haber
    YAZARIN DİĞER YAZILARI
    En güzel manzara... İnsan!.. 23.11.2022 Çarşamba
    Türk ve Norveç Halk Müziği’nde ortak noktalar!.. 24.04.2022 Pazar
    Bugün için yazmak içimden gelmedi, inanın!.. 23.04.2022 Cumartesi
    Domenec Torrent, hoca moca değil!.. 22.04.2022 Cuma
    Pitbull dehşeti ve verilen komik ceza!.. 21.04.2022 Perşembe
    Bravo Yıldız!.. Bravo Mevlüt!.. Önce ‘İnsan’, önce ‘Çocuklar’ çünkü... 20.04.2022 Çarşamba
    Ne mutlu bana Erol, sana değil, bana! 19.04.2022 Salı
    Muhteşem Çeşme Projesi ve istemezükçüler!.. 17.04.2022 Pazar
    Bir muhteşem okul... Bir muhteşem sergi... 16.04.2022 Cumartesi
    “Türkiye’nin ne güzel yolları var” turu!.. 15.04.2022 Cuma
    ahaber.com.tr
    • VİDEO
    • CANLI YAYIN
    • PROGRAMLAR
      • Düşünce Atlası
      • Yaz Boz
      • Kadraj
      • Toplumsal Hafıza
      • Canan Barlas ile Gündem
      • Arka Plan
      • Memleket Meselesi
      • Seyahatname
      • Belgesel Kuşağı
      • Diplomasi
      • Söz Teması
      • Medya Dünyası
      • İş'in sırrı
      • Dijital Çağ
      • Z Raporu
      • 1.Sayfa
    • Üye Girişi
    • Üye Ol
    • A HABER ÖZEL
    • GÜNDEM
    • EKONOMİ
    • SON DAKİKA
    • YAŞAM
    • DÜNYA
    • SPOR
    • MAGAZİN
    • VİRAL
    • TEKNOLOJİ
    • OTOMOBİL
    • DİN
    • TARİH
    • SAĞLIK
    • YAZARLAR
    • VİDEO
      • Programlar
      • Gündem
      • Yaşam
      • Dünya
      • Spor
      • Ekonomi
      • Kültür Sanat
      • Teknoloji
      • Otomobil
    • GALERİ
      • En Yeniler
      • Gündem
      • Yaşam
      • Dünya
      • Ekonomi
      • Magazin
      • Viral
      • Spor
      • Otomobil
      • Teknoloji
    • İNTERNET REKLAM
    • RSS
    • BİZE ULAŞIN
    • KÜNYE/İLETİŞİM
    • VERİ POLİTİKASI
    • KARİYER
    • FREKANSLAR
    • ARŞİV
    • YAYIN AKIŞI
    • GİZLİLİK BİLDİRİMİ
    Daha Fazla Gör
    • Son dakika video izle
    • Son dakika haberleri
    • A Haber analiz
    • Gündem haberleri
    • Ekonomi haberleri
    • Otomobil haberleri
    • Namaz vakitleri
    • Hava durumu
    • İstanbul Yol durumu
    • Atv canlı yayın izle
    • Spor haberleri
    • Foto galeri
    • Son dakika emekli haberleri
    • Teknoloji haberleri
    • A Haber programlar
    • Sabah – Takvim yazarları oku
    • Kuruluş Osman izle
    • Gazete manşetleri
    • Instagram dondurma
    • Yıllarca boşuna uğraşmışız! Uzun yaşamın sırrı bambaşkaymış: Ne diyet ne spor…
    • Selena’nın Nazlı’sıydı! Dilara Kurtulmuş’tan mutluluk pozu geldi: Evlilik yolunda ilk adım
    • Kuruluş Orhan’ın Boran’ı Yiğit Uçan kimdir, kaç yaşında? Hangi projelerde yer aldı?
    • İlçe ilçe duyuruldu! İstanbul’da 10 saatlik elektrik kesintisi: BEDAŞ-AYEDAŞ güncel liste
    • Şendul Şaban nerede, ne zaman çekildi? Filmin konusu ve oyuncuları
    • SGK 1000 personel alımı! Başvurular başladı mı, ne zaman? Başvuru şartları neler?
    • Sahte Kabadayı filmi ne zaman, nerede çekildi? Sahte Kabadayı konusu ve oyuncuları
    • EuroLeague takvimi | Zalgiris-Anadolu Efes basketbol maçı ne zaman, hangi kanalda?
    • Zeka testi: Kış manzarasında saklı tüm ren geyiklerini 9 saniyede bulabilir misin?
    • Gece sakın böyle uyumayın! Uzmanlar açıkladı: En kötü ve en iyi uyku pozisyonları
    • Kaygının nedeni zihnimiz değil, soframızda gizli! Yedikleriniz ruh halinizi bozuyor olabilir
    • Türkiye Uzay Ajansı ne zaman kuruldu? TUA görevleri ve hedefleri neler?
    • A Haber
    • iPhone iPhone
    • Android Android
    • Facebook
    • X
    • Instagram
    • Flipboard Flipboard
    • Youtube
    • RSS