ENGİN ARDIÇ

Karşıdevrim geldi böyle oldu

Türk Hava Yolları 1933'te kuruldu, 5 tane pırpır tayyare, toplam koltuk kapasitesi 28...
İstanbul-Ankara arasında hizmet veriyor ama binen yok. Devlet erkanı ve "zevat-ı mutade" çuf çuf treni tercih ediyor. THY'nin o tarihte istihdam ettiği toplam çalışan 24 kişi...
Türk Hava Yolları ellinci yılını "idrak" ediyor, 1983... 30 uçak, 4 bin 37 koltuk kapasitesi...
Şimdi de 86. yılında, 336 uçak, 124 ülkede 309 yere uçuyor, 75 milyon yolcu taşıyor.
50 bin kişi çalıştırıyor.
Ona şapka denirse buna da ekonomik kalkınma denir efendiler!
THY niçin ilk elli yılında filosunu ancak 25 adet arttırabilmiştir de, son 36 yılında tam 306 adet arttırabilmiştir?
Özal ve Erdoğan dönemlerinde "karşıdevrim" olduğu için herhalde!
***
Öteden beri, cumhuriyet yönetiminin niçin iki şeye hiç aldırmadığını merak ederim...
Biri havacılık, öteki sinema.
"İstikbal göklerdedir" deniyordu ama uçak "bir tür oyuncak" gibi görülüyordu.
Uçmak gerekiyorsa Vecihi Bey ya da Sabiha Hanım uçarlardı işte.
Hah ha!... 1830'larda Fransız başbakanı Adolphe Thiers de (hani şu sonradan Paris Komünü'nü bastıracak olan Thiers), yeni icat edilmiş olan treni "oyuncak" diye nitelemişti de, bu gaflet Fransa'nın taşımacılıkta İngiltere'nin en az on yıl gerisinde kalmasına yol açmıştı... Yani kapitalist gelişmede de...
Hitler her yere vızır vızır uçakla gidip geliyordu, buna karşılık Stalin uçaktan korkuyordu.
Biz neden bu işi "göstermelik" olarak ele aldık?
Çünkü biz esas olarak "eğitime" önem veriyorduk ve ekonomik kalkınma derdimiz değildi.
***
Özendiğimiz Almanya ve Rusya sinemaya olağanüstü bir önem verirken biz onu da es geçtik.
Sinemanın müthiş etki gücünü ve bunun "Kemalizm propagandası" için nasıl kullanılabileceğini bile göremedik.
İnönü'nün çello sevdiğini (ortak yanımız!), klasik müzik konserlerini kaçırmadığını bilirsiniz. Peki siz hiç Atatürk'ün ya da İnönü'nün sinemaya gittiğini duydunuz mu?
Atatürk'ün sevdiği şarkıları sorsam bülbül gibi sıralarsınız. Peki ya "Atatürk'ün sevdiği filmler ya da oyuncular" desem, apışır kalırsınız.
Çünkü yoktur.
Uçuşları Vecihi Bey ya Sabiha Hanım yaptıkları gibi, sinemayı da Ertuğrul Muhsin yapıyordu ya, yeterdi.
Bugün Cannes'da ödül topluyoruz.
***
Bendeniz şimdi, "köprüyü de yaptırmayacağız havaalanını da" demiş olan dıngıllardan "uçakları da uçurmayacağız, benzin gidiyor" şeklinde bir çıkış beklerim. Yakışmaz mı?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.