Onlar mutlu sonların kahramanıydı bu kez öyle olmadı! UMKE gönüllüsü ebelerin aklı deprem bölgesinde kaldı
Türkiye 6 Şubat’ta asrın felaketiyle sarsıldı. Yaşanan dehşette Türkiye tek yürek oldu. Deprem bölgesindeki yaralılara müdahalede görev yapan gönüllü ebeler, meslek hayatlarının en zor anlarını yaşadıklarını ifade ettikleri günleri geride bırakarak görevlerinin başına dönseler de, akıllarının ve kalplerinin hala bölgede kaldığını ifade etti.
Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerin en çok hasar bıraktığı Hatay merkez ve Antakya'da gönüllü Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi'nde (UMKE) yer alan ebeler, yaşadıklarını anlattı.
UMKE gönüllüsü ebelerden Semiha Kızılkaya, 28 yıldır ebe olarak görev yaptığını belirterek, deprem haberinin ardından hazırlıklarını yaparak bölgede gönüllü çalışmak üzere UMKE tarafından yapılan organizasyon dahilinde hemen hareket ettiklerini söyledi.
Planlama dahilinde Hatay merkezde görevlendirildiğini ifade eden Kızılkaya, depremin etkisinin bu kadar büyük olacağının görülmeden hayal bile edilemeyeceğini söyledi.

"KALBİMİZ, AKLIMIZ HALA ORADA"
Kızılkaya, bölgedeki hastanenin hasar aldığını gördükten sonra hızlıca organize olduklarını ve yaralılara müdahale etmeye başladıklarını ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti:
"Elimizden geldiğince kime ne kadar dokunabiliriz, ne yapabiliriz ona bakıyorduk. Bazen yıkıldık, üzüldüğümüz anlar oldu ama hemen bir hayata daha dokunmak için kendimizi toparladık, elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık. Adeta imkansızlıklar içinden elimizden geldiğince hizmet etmeye çalıştık.Şimdi döndük ama buradaki hastaları ziyaret ettiğimizde, Hatay'da görev aldığımızdan dolayı onlarla o duyguları beraber yaşıyoruz. Yaşanılanların etkisinden kurtulabilmiş değiliz. Çok büyük bir felaketti. Yeni arkadaşlarımıza görevi teslim ettik, döndük ama kalbimiz, aklımız hala orada."

Bölgelede yaşadıklarını "Meslek hayatımın en zor anlarıydı" diye ifade eden Kızılkaya, "Biz ebeler olarak genellikle mutlu sonların olduğu hikayelerde oluruz. Orada gördüklerimiz, (doğum ve ölüm) ince çizgilerin olduğu bir şeydi. Yapabildiğimiz kadarını yaptık ama kalbimiz orada kaldı." diye konuştu.







