Emrullah İşler şu ifadeleri kullandı:

"İLK GÜNDEN BERİ SİYASİ ÇÖZÜM OLSUN DEDİK"

Libya'nın bu duruma gelmemesi için biz elimizden gelen gayreti gösterdik. Ben 2014 yılından beri Özel temsilci olarak atandıktan sonra çeşitli ziyaretlerde bulundum ve Türkiye'nin bu konuya bakış açısını net bir şekilde ifade ettim. Bir defa Libya'da siyasi bir kriz olduğunu belirttim ve bu krize siyasi çözüm bulunması lazım bu da diyalog yoluyla olması lazım. Hatta Türkiye olarak dış müdahalelere karşı olduğumuzu ifade ettik. Aynı zamanda Libya'nın toprak bütünlüğünden yana olduğumuzu söyledik. Ama aynı zamanda Türkiye olarak taraflara eşit mesafede olduğumuzu bizzat tarafların kendilerine söyledik. Bugüne kadar da izlemiş olduğumuz politikayla da görüşmeler yaptık.

"HAFTER VE DESTEKÇİLERİ SİYASİ ÇÖZÜM İSTEMEDİ"

Biz başında ne dediysek şimdi de aynı şeyi söylüyoruz ve hep siyasi çözümden yana olduk. Hafter ise silah ambargosunu da delerek Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Fransa ve Rusya gibi ülkelerinde de desteğiyle maalesef bugüne kadar geldi. Hafter 4 Nisan'da topyekün bir saldırı başlattı. Bu da şunu gösteriyor. Siyasi bir çözüm istemiyorlar.

"İLLEGAL ÖRGÜTLERE KARŞI MEŞRU HÜKÜMETİ DESTEKLEDİK"

Meşru Hükümet de bizden destek istedi ve biz de gerek desteği vermeye çalıştık. 27 Kasım'da iki tane mutabakat muhtırası imzaladık. Askeri destek talebini meşru hükümet sadece Türkiye'ye yapmadı diğer ülkelere de yaptı. Bunların başında Amerika, İtalya, İngiltere ce Cezayir geliyor. Onlardan da destek istedi fakat onlardan bir destek gelmedi. Türkiye'nin orada askerinin bulunması en önemli caydırıcılık rolü üstlenecektir. Zaten bunun etkilerini sahada birkaç gündür de görmeye başladık. Dolayısıyla bizim orada askerimizin olması ciddi manada caydırıcı olacak. Bayrağımızın dalgalanması etkili olacak. Biz bu tezkereyle illegal örgütlere karşı Libya'nın birliğini bütünlüğünü korumaya orada demokrasinin yerleşmesini destekleyeceğiz.

LİBYA'YA NE KADAR ASKER GİDECEK?

Bu tabi şartlara zamana ve duruma göre belirlenebilir ama burada esas olan askerin gidecek olması. Libya'nın birliğinin bütünlüğünün korunması için Libya'nın mevcut askeri yapılarının yeterince kifayetli olmadığını biliyoruz. Onun için güvenlik sektörünün bir ıslahı gerekiyordu. Şimdi Türkiye tecrübesini oraya aktararak en kısa zamanda güvenlik ve askeri kurumların yeniden yapılanması için katkıda bulunacak. Biz sadece bunun için Libyalı kardeşlerimize destek olacağız