Altında "manipülasyon" yılı! İslam Memiş uyardı: 8.000 TL öncesi yanılmayın
Altın fiyatlarında dalgalı seyir devam ederken, küresel piyasalarda artan savaş gerilimleri 2026 yılı altın beklentilerini daha da önemli hale getiriyor. Yeni yıla artık sayılı günler kalırken, altının hangi risklerle karşı karşıya olduğu ve yatırımcıların nelere dikkat etmesi gerektiği merak konusu oldu. A Haber’de yayınlanan Memleket Meselesi programına katılan Altın ve Para Piyasaları Uzmanı İslam Memiş, son gelişmeleri değerlendirerek yatırımcılara uyarılarda bulundu.
Milyonlarca yatırımcının gözü 2026 yılında sarı maden altının ne olacağına çevrildi. Özellikle altının değişken seyri yatırımcısını tedirgin etmeye yeterken vatandaşlar birikimlerini hangi parametrelere göre yapmalı? Öte yandan dünyada ABD'nin Venezuela'ya yönelik savaş tehdidi, diğer yandan ise Ukrayna'da barış planının devreye alınmasıyla altındaki belirsiz tablo bir kez daha ortaya çıkarken 2026 yılı altının yükseliş mi yoksa düşüş yılı mı olacak? A Haber'de Cansın Helvacı'nın sunduğu Memleket Meselesi programına katılan Altın ve Para Piyasaları Uzmanı İslam Memiş, altına dair merak edilen soruları yanıtladı.
İslam Memiş'in açıklamalarından satır başları...
"2026 YILI MANİPÜLASYON YILI"
Beni yakından takip edenler her yıla bir isim koyduğumu bilir. Ve 2026 yılının adı manipülasyon yılı. O yüzden ilk önce yatırımcının 2026 yılında kendini çok koruması gereken, elindeki varlıklara sahip çıkması gereken bir süreçten geçeceğiz. Tabii ki altın puslu havaları sever. Jeopolitik gerilimlerden ve belirsizliklerden nasibini alır, Merkez Bankaları'nın faiz kararından nasibini alır, ama en önemlisi siz bu süreçte doğru bir hamle yapabilecek misiniz? Yani siz elinizdeki varlıkları bu manipülasyon piyasasına kaptırma riskiniz çok yüksek. Ekim ayını örnek verelim. 4.382 dolar seviyesine kadar yükseldi. Ortada hiçbir şey yoktu. Savaş yoktu, herhangi bir ekonomik veri yoktu, herhangi bir şey yoktu ama sert bir şekilde yükseldi. Yaklaşık 1.300 dolar civarında bir artış. İlk önce 800 dolar ve altındaki rakamları da gördük daha sonra. Ama bir baktık Kasım ayında 3.885 dolara kadar geriledi. Yine ortada hiçbir şey yok. Teknik bir düzeltme yaptı. Bugün 4.150 dolar seviyesinde.
Foto: A Haber - Ekran Görüntüsü
ABD-VENEZUELA VE UKRAYNA'DA BARIŞ PLANI ALTININ YÜKSELMESİNE NEDEN OLUR MU?
Şimdi piyasada iki haber akışı var. Evet, bir tarafta Venezuela. Amerika vuracak mı? Diğer yanda Rusya-Ukrayna tarafından bir barış haberi gelecek mi? Bu iki haber altın fiyatlarının ya düşmesine neden olacak ya da Amerika'daki Venezuela müdahalesi yükselişe neden olacak. Buradaki ihtimal yüzde 50'ye yüzde 50. Şimdi ben bir yatırımcıyım. Elimde varlıklarım var. Bu ortamda ne yapmam lazım? Çok basit. Bu karşımdaki ihtimaller yüzde 50'ye yüzde 50 ise yatırımcının pozisyonu da veya kararları da yüzde 50'ye yüzde 50 olmalı. Yani piyasayı satın almalı. O yüzden her ne kadar söylemlerle piyasayı manipüle eden bir dış politika karşımızda olsa da yatırımcı bu gibi gelişmelere karşı bir hamle yapmaktan ziyade uzun vadeli yatırımcı olmayı kafasına koymalı ve bu stratejiyi mutlaka belirlemeli.
Foto: A Haber - Ekran Görüntüsü
"UZUN VADELİ YATIRIMCILAR BİRİKİMLERİNİ MUTLAKA ÇEŞİTLENDİRMELİ"
Yani benim savaşla, barışla bir işim yok. Benim işim uzun vadeli bir yatırımcıyım. Benim hayalimde bir ev almak, bir araba almak, bir iş kurmak gibi hedefim var. Bu hedefe odaklandıktan sonra uzun vadede aylık veya haftalık bu dalgalanmalar, haber akışları yatırımcıyı hiç bağlamaz. Bu birinci kural. İkinci kural: Birikimlerinizi mutlaka çeşitlendirmelisiniz. Yani altın, gümüş, kripto para piyasası, borsa, elinizdeki bütün varlıklarını tek bir enstrümana yatırırsanız zarar etme olasılığınız çok yüksek. Ama birikimlerinizi çeşitlendirirseniz, örnek verelim. 1 milyon TL elinizde paranız var. 200 bin liralık emtia alırsınız, 200 bin liralık borsaya giriş yaparsınız, 200 bin lira döviz. Bu yatırımcının kendi risk, beklenti veya tercihine göre değişiklik gösterebilir. O yüzden yatırımcının özellikle 2030 yılına kadar kesinlikle fiyata değil miktara odaklanması lazım. Yani ons altın 4.150 dolar olmuş, 5.000 dolar olmuş, önemli değil. Senin elindeki bu 1 kilogram altının 2 kilogram oldu mu, 100 gram altının 200 gram oldu mu, bu tarafa bakmak lazım.
Foto: A Haber - Ekran Görüntüsü
"YATIRIMCI MANİPÜLASYONA KARŞI KENDİNİ KORUMASI LAZIM"
Şimdi fiziki varlık noktasında Venezuela'nın, büyük ülkelerin yani Rusya'nın mesela savaşta bile yaptırım kararları geldi. Altınlarını satamıyorsun. İran, yaptırım kararları geldi, altınlarını satamıyorsun gibi birçok hamleler olabiliyor. Yani bırakın küçük yatırımcıyı, devletler bile zaman zaman elindeki varlıkları satamaz hale gelebiliyor. Puslu havalarda, bu savaşın konuşulduğu, enflasyonun ve belirsizliğin konuşulduğu dönemlerde yatırımcıların, birikimlerini öyle mantıklı bir şekilde yapması lazım ki gerçek varlıkları satın alması lazım. Yani manipülasyona karşı mutlaka kendini koruması lazım. Venezuela'da savaş olabilir, yarın görüşme olabilir, böyle bir dalgalanma olabilir ama sonuca baktığınız zaman hep belli bir döngü vardır yatırım araçlarında, hep yükseliş yönlü.
Foto: A Haber - Ekran Görüntüsü
"FİZİKİ VARLIK BİRİKTİREN YATIRIMCI FİNANSAL ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KAZANMIŞ BİR YATIRIMCIDIR"
Mesela Türkiye'de gram altın tarafında hiç TL bazlı takip edilmemesi gereken bir süreç var, TL bazlı. Çünkü örnek verelim, bu yıl yıla 3.050 lira seviyesinden başladık, 6.000 küsur lira seviyesini gördük. Şu anda 5.800 civarında olduğunu düşünelim. Ama döngüye bakar mısınız? Yani ondan önceki yıl 2.000, ondan önceki yıl 1.000 lira. Bu döngü devam edecek. Yine 2026 yılında 8.000, ondan sonra 10.000, ondan sonra 12.000. Bu döngü böyle devam edecek. Yani yeni dünya düzeninde altın yerini koruyacak. Yeni dünya düzeninde gerçek varlıklar, fiziki varlıklar çok önemli. Buna sahip olmak. Yani altını sadece Türk halkının bir yatırım aracı olarak görmesi çok yanlış. Çünkü sınırlı varlıklardan bahsediyoruz. Yeraltı kaynakları fiziki olarak dünyanın buna ihtiyacı olan bir emtia. İletken özelliği var. Bilişim, teknoloji, sanayi, birçok alanda fiziki olarak bunlar kullanılıyor. Ve dolayısıyla benim elimde altınım var. 3.000 liraydı 5.000 lira oldu, 5.000 liraydı 10.000 lira oldu. Hikâye bu değil. Önemli olan fiziki varlık tarafındaki birikimlerin senin dokunabildiğin, cebine koyabildiğin bir varlıksa sen finansal özgürlüğünü kazanmış bir yatırımcısın.
Foto: A Haber - Ekran Görüntüsü
"ALTIN DEMEK ENFLASYON DEMEK"
Altın demek enflasyon demek. Bakın, bugün elinde altın bulunan, İslam Bey sen konuş. 'Benim elimde nasıl olsa altınım var.' 'Bana ne. Nasıl olsa 8.000'i de görecekmiş.' diyebilir. Tamam. Ama ben diyorum ki bak sevinme, heveslenme, gaza gelme. Altının her yükselişi enflasyon demek, savaş demek, belirsizlik demek. Yani altının yükselişi altın yatırımcısını sevindirmesin. Altının yükselmesi demek arkadan gelen tufanın öncü habercisi demektir. Şimdi altın ne oldu? 3.500 dolar seviyesinden Amerika, Fed'in faiz indirimiyle birlikte 4.382 dolara kadar gitti, oradan geriledi. Amerika'da şimdi Powell görev değişikliğiyle birlikte, yeni gelecek Fed Başkanı en az 5 kez bir faiz indirimi yapar. Bu doğal olarak altın fiyatlarını zaten destekler. Önümüzü göremiyoruz, karanlık bir tüneldeyiz. Belirsizlik var, ekonomik krizler var, birçok belirsizlik var, altında güvenli liman.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN

