MELİH ALTINOK

ABD'nin muhalefet liderlerinden birini geçici başkan atadığı Venezuela şimdi de karanlığa gömüldü.
Mecazen söylemiyorum ülkede günlerdir elektrikler kesik. Gelişmeleri sorduğum Caracas'taki dostlarım, zaten pek güvenli olmayan kentteki durumun daha da kötüleştiğini söylüyorlar.
Venezuela sokaklarında gündüz çekim yaparken bile kameralarımızı ve akıllı telefonlarımızı kollamamız konusunda nasıl ısrarla tembihlendiğimizi düşünüyorum da... Allah yardımcıları olsun.
Petrol ve doğalgaz zengini olduğu için elektriğin mesele bile olmadığı Venezuela'da oturan Can Albayrak son durumu şöyle anlatıyor:
"Yedi yıldır Caracas'tayım. Daha benden elektrik parası isteyen olmadı. Yani varlığını kesilince anladık. ABD kaynaklı bir siber saldırı olduğu açık. Biz bir şekilde idare ediyoruz. Ama hastanelerde ya da evinde elektriğe bağlı yaşam ünitelerine mecbur olan pek çok hasta, yaşlı hayatını kaybetti. Bu ölümlerin sorumlusu ABD ve muhalefet lideri Juan Guaido'dur. Zaten kendisi de itiraf ediyor. 'Gaspçı Maduro giderse elektrikler tekrar gelir' diyerek' anahtarı elinde sallıyor! İktidara gelmeden eline kan bulaştı." *** Şu ana kadar elektrik kesintileri nedeniyle öldüğü açıklananların sayısı 40! Gerçek rakamın daha fazla olduğunu tahmin etmek zor değil. Zira sadece, Monagas eyaletinde bulunan Manuel Nunez Tovar isimli bir hastanede 13 kişinin öldüğü belirtiliyor.
Ne büyük acı! İnsanın içi yanıyor.
Muhalefetin gösterilerindeki en ufak hak ihlallerini bile titizlikle inceleyen "çağdaş dünya", "özgür basın", "insan hakları örgütleri" acaba bu katliamı görecekler mi dersiniz?
Haklısınız, "Elektrikler geri getirilsin" türünden taleplerle "sorumluları göreve" çağırırlar olur biter. *** Maduro hakkındaki görüşlerimi bu sayfalarda pek çok kez ifade ettim. Kendisini başarılı bulmuyorum.
Elbette bu gerekçe, Venezuela muhalefetinin Maduro'yu devirmek ve iktidarı almak için ABD ile vatandaşların ölümü üzerine yaptığı iğrenç işbirliğini izah etmiyor. Çünkü vatana ihanet kavramını daha iyi özetleyen bir örneğe az rastlanır.
Evet, ABD için, işbirliği yapacağı kuklaların ideolojisi sadece bir teferruat. Orada solcu Maduro'ya karşı "sağcıları", "liberalleri" kullanıyor. Bugünlerde bizim burada ise sözüm ona "solcuları", "sekülerleri..."
Bizde de Guadio gibi, ülkesi için en iyi olanın ancak ABD ile mümkün olduğunu düşünen siyasiler var. "Pentagon'un beslediği YPG-PKK'nın, Türkiye'ye zarar vermeyeceğini söyleyebilen muhalefet liderleri de...
Çoğu halk tarafından seçilemeyeceklerini bildikleri için ABD tarafından atanmanın derdinde.
Sevgili Mahmut Övür, "Guaido Kemal" benzetmemden çok emin olmadığını yazmış. Övür'e göre Kemal Bey, Guaido gibi "cesur" değil, sinsi.
Mahmut Abi haklı olabilirsin. Ancak sen bir de Kemal Beyi atanması yapılınca gör!
Hele bir hayalleri gerçekleşsin, atansın, yanına İstiklal'de toplanıp ezan sesine şartlı refleks icabı "yuh" çeken "arkadaşlarını" da alır, vallahi taş çıkartır Guaido'ya...
Öyle ya fırsat mı veriliyor kendilerine?
Vermesin!