HINCAL ULUÇ

Maçı izlerken Tenet filmini hatırladım. TRT'nin bir spikeri var, sanki paralel evrende bir başka Türkiye- Macaristan maçı oynanıyor da onu anlatıyor adam.. Yahu tamam, Türksün de, Türkleri bile utandıracak kadar tek taraflı, ayıp denecek kadar gözü kapalı, kör parmağım gözüne sunum olur mu?.
Bari yorum yapma.. Sadece anlat kardeşim..
Ona kalsa biz galibiyeti kaçıran takımız.. Oysa bizim izlediğimiz maçta direkten dönen 2, Uğurcan'ın kurtardığı üç mutlak pozisyonla Macarlar 5'lik yaparlardı.

Bu beyni yıkanmış ya da emir almış spikeri kenara koyup Şenol Hocama sormak isterim..
İkinci sınıf bir Avrupa Takımı olan (FIFA Dünya sıralamasında 52'nciler. Türkiye 29.) Macaristan önünde hangi futbolu oynadık?. 90 dakika izledim.
Anlamadım. Benim geri zekalı kafam almadı. Anlatır mısın?.
Korkunun ecele faydası yok Hocam.. Ama kaleciden hoca yaptın mı, kafasındaki ilk duygu korku, ilk hedef de gol yememek oluyor.
Sen öyle korktun ki, bu ikinci sınıf rakibe karşı bile, savunma 11'i kurup, savunma ve vakit ve maç öldürme taktiğiyle oynadın..
Fatih Terim'in Galatasaray'ı bitiren o yok olası, yana, geriye futbolunu milli takıma hem de Macaristan önünde getirdin.
Hep söylerim Hocam..
Sende yürek olsaydı, 2002'de Dünya Şampiyonu olurduk. Sen dünya üçüncülüğünü kazanmadın, korkaklığın yüzünden, tarihimizin en büyük fırsatını kaçırdın.
Değişen bir şey yok. Sahaya çıkardığın 11, hücumu düşünmediğini, amacının gol yememek olduğunu gösteriyordu.
Orta sahada hep savunma özellikli adamlar..
İlerde sıfır kanat adamı.. Emre Kılınç var güya ama kanatta değil, durmadan ortalarda..
Kanat akını yapmazsan, santrforda Burak değil, Metin Oktay mezarından çıkıp gelse ne yazar?.
Bir yanda Emre, öbür yanda Yusuf Yazıcı, iki bekimiz Mert ve Umut'la kanat akınları yapsa, bu Macar savunmasını darmadağın eder miydik, etmez miydik?
Aklına bile getirmedin.
Oyunu kenardan da okuyamadın..
Okusan Mert Hakan'a 60, Burak'a 90 dakika tahammül etmezdin. İkisi de sahada gezdiler..
Yusuf'u oyuna alıp iki taraflı kanat akını yapma fırsatı bulmuşken, takımın en hareketli oyuncusu Emre'yi kenara almanın adı, benim dilimde intihardı Şenol Hocam!.
Senin içinse aslında hücumu hiç düşünmediğinin göstergesi..
Bugün "Sevdiğim Laflar"ı senin için seçtim Hocam.. İyi oku olur mu?
Hücum düşüncen yok. Hücum taktiğin yok!.
En fecisi hocam!.
En fecisi.. Türk Milli Takımı'nda yardımlaşma yoktu. Top ayağında olan adamın üzerine rakipler koşarken, bizden hiç kimse kendini göstermiyor, ona yardımcı olmuyor, hepsi senin dediğini yapıyordu. Yana ve geriye garantili pas..
Rakip kaleye nerdeyse gol mesafesinde bir duran topu geriye oynadık. Gollük pozisyon yaratabilecekken, üç pas.. Top bizim kalecide. İşte senin korkak futbolunun göstergesi..
Bir başka rakip saha duran topu daha..
Yana oynayacağız diye topu doğrudan taca vurduk.
Bir takım bu kadar korkak, bu kadar ruhsuz, bu kadar antifutbolla sahaya çıkar mı Hocam?.
Kendi sahanda dünya 52'ncisi Macaristan yüreğini hoplattı Şenol Hocam..
Pazar günü bizimle ayni, yani 29'uncu sıradaki Sırbistan'la hem de Belgrad'da oynayacaksın.
Korkunun ecele faydası yok. Bu kafayla oynarsan..
Tanrı Türk'ü korusun.

***

Nerdesin RTÜK?

Sosyal medya trolleri kıyamet kopardılar diye, RTÜK Netflix'in Minnoş adlı filmini yasakladı. Kullanılan tabirleri geçin. Bunun adı alenen, resmen "Sansür!" Çünkü, daha görmediği, bilmediği filmi önceden duyumla engelleme, ancak Hitler rejiminde olur.
Elinde yasan, yönetmeliğin var. Yayından sonra, gereği neyse yaparsın. Öyle yaparsın ki, ibret-i alem olur. Bir daha dikkat ederler.
Ama "Sansür!".
Açın Anayasa'yı iyi okuyun ve de bir Anayasa hukukçusuna danışın..
Sosyal medyaya göre karar alan RTÜK'e, şimdi Dördüncü Güç Yazılı Basından biri olarak ben ihbar ediyorum.
Ne yapacaksınız, göreceğiz..
Bir naklen canlı yayınlar yönetmeliğiniz var. Bu yönetmelik, yayın ve reklam ilişkilerini düzenliyor.
Perşembe akşamı kamu televizyonu, yani masraflarını benim kullandığım elektrikten peşin olarak alan TRT, maçın başlangıcını uzayan reklam kuşağı yüzünden, yani üç kuruş için kaçırdı. Bu bir..
Maç oynanırken, canlı yayın spikeri sizin kesin yasağınıza rağmen, anlatımı kesip TRT dizilerinin tanıtımını defalarca yaptı.
Yani, alenen ve resmen sizi ve yönetmeliğinizi adam yerine koymadı.
Hiçe saydı.
Göz yumarsanız emsal olur. Ligler başlıyor. Beİn bu emsali nasıl kötüye kullanır..
"Netflix'e "Sansür, TRT'ye yum gözünü kör gibi" derseniz, sizin kimliğiniz, kişiliğiniz ve saygınlığınız ne olur iyi düşünün ve hemen bir kurumsal açıklama yapın.
Sükut ikrardan gelir. Siz susarsanız, ben hiç susmam!.

***

İşte Terim'in Belhandası!..

Fatih Terim, hem Galatasaray camiasını, hem Başkan Mustafa Cengiz'i alenen ve resmen uyutuyor. Belhanda güya satış listesinde..
Güya satılacak.. Hepsi palavra.. Hepsi Fatih Terim şovu..
Satılacak adam, üstelik bir de Galatasaray'a "Ben gitmem.. Milyon eurolarımı alır, Florya'da satın aldığım havuzlu köşkte otururum" diye meydan okuyan ve alay eden Belhanda denen adamı basından ve herkesten gizlediği hazırlık maçlarında inatla ve ısrarla ilk 11'de oynatılır mı?.
İşte Hatay maçında Adem ve yeni transfer Oğulcan başta bütün Türkler kenarda otururken, ruhsuz Belhandası gene ilk 11'de..
Bu sabah, ASpor ekibimizden Taner Karaman'dan bir not aldım. Fatih Terim'in kimi kucakladığını anlatan şaşmaz bilgiler var içinde..
Fatih Hocam da okusun.. Okurken yüzü kızarırsa umut var demektir. İşte o not..

*

Hıncal Ağabey, Bu sabah yazınızı okurken, Öcal Ağabeyin Younes Belhanda konusunda yazmış olduğu yazıdan gerçekleştirdiğiniz alıntı hakkında bazı bilgileri de size iletme ihtiyacı hissettim.
Belhanda'nın performans değerlerini şu şekilde ifade edebilirim:
Ligde en az 15 maça çıkmış futbolcular üzerinden hazırladığım listeye göre attığı 5 gol ile 46. sırada olan Belhanda, yaptığı 2 asist ile de 75. sırada bulunuyor.
Gollük pas olarak izah edebileceğimiz maç başına 1.4 kilit pas değeriyle 31. sırada Zeki Yavru, Pereira, Hasan Ali gibi savunma oyuncularıyla aynı sırada bulunuyor.
Hücumda etkisiz kalan Belhanda maç başına 1.7 şut ortalamasıyla da 43. sırada.
Hücum performanslarının kötü olması yönünde kendisine yapılan eleştirilere "Ben klasik 10 numara değilim, savunmayı da destekliyorum" diyen Belhanda'nın iki kritik savunma performans değeri de yine vasatın altında bulunuyor.
Maç başına rakipten top çalma (1) ve rakip atağı kesme (0.5) ve ilk 100 içerisinde yer almıyor.

*

Hücumda yok. Orta sahada yok.
Savunmada hiç yok.. Ama Fatih'in kafasında hem de "Vazgeçilmez" olarak var..
Neden acaba?.
Neden Hocam?. Gerçekler böyle açıkken, "Nedir bu gizlediğin sebep?."

***

Ali Koç ve Ali Uras!..

Alp Yalman ikna etmiş, Jupp Derwall'i Türkiye'ye getirmiş. Başkan Ali Uras, Alp, bir de ben, Florya'daki kulüp binası terasında konuşuyoruz.
Başkan Uras "Bay Derwall" dedi.. "Transfer isteyeceksiniz biliyorum. Ama imkanlarımız kıt.. Bir konuşsak.."
"Kimi alırsak alalım. Bu toprak sahada çalışan takımdan hayır gelmez. Paramızla önce burayı çimleyelim."
Bir ay sonra Florya'ya gittim. Toprak sahaya ekilen çimler yeşermiş ve diz üstü lastik çizmeler giymiş birisi de onları suluyor.
Galatasaray Başkanı Prof. Dr. Ali Uras!."
Ali Koç, federasyona, kurallarına meydan okuyarak müthiş transferler yapıyor ve ligin en iyi kadrosunu kuruyor.
Orası tamam!.
Ama, sezonun ilk önemli ve naklen yayınlanan Antalya maçında Fener Stadı'nın halini gördünüz mü?.
Hem de sezonun ilk maçında tam bir tarla Saracoğlu!.
Dr. Ali Uras ve Derwall sadece Galatasaray'ın değil, Türk futbolunun kaderini değiştirdiler, Ali Koç başkan..
Bir düşünün bakalım, nasıl başardılar?.

***

TEBESSÜM
Yaşlı adam doktoruna gitti..
"- Kafamın içinde duyduğum sesler vardı ya, size yıllardır şikayet ettiğim!."
"- Evet!."
"- O sesler aniden kesildi."
"- Güzel!. O zaman şikayetin ne?."
"- Sağır mı oluyorum acaba?."

SEVDİĞİM LAFLAR
"Limandaki bir gemi güvendedir ama gemiler limanda durmak için yapılmaz."
Jack Canfield