ERGÜN DİLER

BU çağda göz göre göre savaşı büyütüyorlar.
İnsanlar ölüyor, çocuklar annesiz babasız kalıyor, şehirler silinip gidiyor, milyonlarca insan göç yollarında ancak silahlar susmuyor. Vicdan ile bakıldığında sözün bittiği yerdeyiz. Ancak SİYASİ PAYLAŞIM tamamlanmadığı için canımızı yakan görüntülerin sürme ihtimali çok yüksek...
Herkes bir şey söylüyor.
ABD, "Rusya değerlerimize saldırıyor. Cevap vermezsek "Pandora'nın Kutusu" açılır. Kimseyi durduramayız" diyor.
Kremlin ise "ABD Ukrayna'ya silah yolladığı sürece bu iş bitmez" tehdidini savuruyor.
Zelensky BBC'ye konuşuyor ve manşeti atıyordu: AVRUPA RUSYA'DAN 326 MİLYAR DOLARLIK ENERJİ İTHALATI YAPIYOR. BU KAN PARASI. SAVAŞIN PARASINI AVRUPA BİRLİĞİ ÖDÜYOR... BAŞI DA ALMANYA VE MACARİSTAN ÇEKİYOR...
Günlerdir kurguyu, savaşı yazmaya gayret ediyorum. Enerji ve silahla Rusya AVRUPA'yı canından bezdiriyor. Mesela AVRUPA BİRLİĞİ ülkeleri arasında Almanya günlük 1.67 milyon varil petrol ithal ediyor! Kimden?
RUSYA'dan... İtalya günlük 1.31 milyon, Hollanda 1.26 milyon, İspanya 1.22 milyon, Fransa 736 bin, Polonya 619 bin, Belçika ise günlük 590 bin varil petrol ve petrol ürünleri İTHAL EDİYORDU!
Doğalgazda ise durum tamamen RUSYA'nın inisiyatifinde... Avrupa enerjisini Rusya'dan alıyor, 326 milyar DOLARI Kremlin'e yolluyor ve Moskova ile savaşıyor!
ÇELİŞKİ BU! Savaşta belli parametreler yerli yerine oturur ve sonrasında hamle gelirdi! Burada böyle değil! Rusya enerji kartını önüne koydu, askerini UKRAYNA'ya yolladı. Avrupa'yı sarstı.
Ve AVRUPA BİRLİĞİ bu saldırılar karşısında ayakta kalabilecek mi? SORU BU!
Fransa'ya gidelim. AVRUPA'nın ritmini oradan takip edelim...
Fransa'da 24 Nisan'da gerçekleştirilecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu adaylarından aşırı sağcı Marine Le Pen, seçilmesi halinde ülkesini NATO'nun askeri kanadından çekeceğini söyledi. Le Pen "Rusya ile işbirliği kuracağız" dedi. Yani AVRUPA'nın içindeki diğer akım buydu! Le Pen devam etti: Biden'ın Ukrayna işgali nedeniyle Putin'e karşı oluşturduğu birleşik ittifakı sonlandıracağız. Bunu yapamazsak en azından bozacağız... Ancak Le Pen çok uzun zamandır yazmaya gayret ettiğim konuya geliyor ve savaşı, mücadeleyi özetliyordu...
Almanya ve Avrupa Birliği'ni eleştiren Le Pen, "KÜRESELCİLERE KARŞIYIM" diyordu...
Trump'ın sağ kolu olarak görev yapan Steve Bannon önceki seçimlerde Fransa'ya gitmiş ve açıktan LE PEN'i desteklemişti.
Fransız medyası buna "Trump ve Putin'in Truva atı AVRUPA'yı dağıtmak için burada" yorumu yapmıştı. Le Pen için yapılan "FRANSA'NIN TRUMP'I" tanımı yeni değildi! Le Pen'in kazanıp kazanmamasından daha önemli olan AVRUPA'da farklı seslerin yükselmesiydi. Ve bu doğrudan BİRLİK'i hedef alıyordu..
Devam...
CIA Başkanı William Burns, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin Kremlin'in arzuladığı şekilde gitmediğini söyledi. Burns, bu nedenle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'da taktik nükleer silah kullanabileceği uyarısında bulundu.
2005-2008 yıllarında ABD'nin Rusya Büyükelçisi olarak görev yapan CIA BAŞKANI Burns, KASIM ayında savaştan önce Moskova'ya gidiyordu.
Açıklamalara göre SAVAŞI DURDURMAK için oradaydı. Ve RUSYA'yı tanımlarken daha doğrusu ne kadar korkutucu bir güç olduğunun altını çizerken önemli cümlelerle şifreler veriyordu: Rusya'nın elinde, birkaç kilotonluk patlama gücüne sahip; top, uçak veya kısa menzilli füzelerle atılabilen taktik nükleer silahlardan yaklaşık 2 bin adet var.. Rusya'nın askeri doktrini, işlerin kötü gitmesi durumunda inisiyatifi yeniden kazanmak için gerektiğinde taktik nükleer silah kullanmasını öngörüyor...
Putin neredeyse mistik bir inanca sahip, Rusya'nın etki alanını yeniden inşa etmenin kaderi olduğunu düşünüyor" Bunun TÜRKÇESİ RUSYA alanını genişletecek. Kimse (AVRUPA) bu gücü durduramaz. İşler kötü giderse Putin mevzi kaybetmeye başlarsa da NÜKLEER'i kullanır demek istiyordu. YANİ "KİMSE BOŞUNA RUSYA'YA KARŞI MÜCADELE ETMESİN" diyordu! Le Pen'in de altını çizdiği gibi ABD ile İNGİLTERE arasında AVRUPA MERKEZLİ KÜRESEL EKOL'e (KÜRESELCİLER) karşı atılan bir adımdı bu savaş!
Ukrayna kullanılan ve üzeri çizilen bir ülkeden öte bir şey değildi. Kurgunun sahipleri YENİ SİSTEMİ UKRAYNA'yı dağıtarak getirecekti. Oyunu da en iyi ALMANYA görüyordu. Ancak belli ki güçleri yetmiyordu...
Macron seçimi kazanarak AVRUPA'yı ayakta tutmak için ALMANYA'ya destek vermek isteyecekti. Aksi zaten "YIKIM" demekti.
Rusya'ya bile ihtiyaç yoktu.
Bu nedenle bütün kartlar yeniden dağıtılıyordu.
Uzaktan bakınca bile AVRUPA'nın TÜRKİYE olmadan kapısının önüne bile çıkamadığı görülüyordu. Başkan Erdoğan net adımlarla gidiyor, Türkiye dengenin dengesi oluyordu. Muhalefet ise tıpkı "değerlerine" gönül verdikleri AVRUPA gibiydi. 6 parti hem kendi içinde çarpışıyor hem de aralarında bir "ritm" tutturamıyorlardı... Bu kurgunun imal tarihi yeni değildi. Trump döneminde sadece işaretleri gördük.
Şimdi oyun sahnede.
Türkiye buradan kazanarak çıkar...