BEKİR HAZAR

Yeryüzünde Yeni Dünya Haraç Düzeni dönemi başladı.
Her şeyin değişeceğini bekliyorduk ama bunun ülkeleri soymaya ve bu kadar aleni sömürmeye dönük olacağını kimse tahmin edemiyordu.
Başrollerde ABD Başkanı Trump yer alıyor. Pentagon'daki ulusalcıların niye tüccar işadamı Trump'ı destekledikleri şimdi daha iyi anlaşılıyor.
ABD'nin yeni düzende küçük müdahaleler yaptığı bölgelerde ülkeleri savaştırıp, buna ranta çevirdiği günleri yaşıyoruz. İsrail-Gazze ve İsrail-İran savaşlarının Ortadoğu'ya faturası şimdilik tam 5 trilyon dolar oldu. Başkan Trump bu savaşı öne sürüp koruma bedeli olarak Arap ülkelerinden çuvalla parayı ülkesine taşıdı.

Aslında "Koruma şemsiyesi" adı altında "Eğer trilyon dolarlar vermezseniz bu savaşları size de sıçratırız" tehdidi yapılarak resmen HARAÇ alınıyor. Bunu karşılığında Amerikan savaş gemileri bölgeye gönderilerek "Bak sizi de koruyoruz" deniyor. İran ve İsrail burada kullanışlı eleman oluyor.
Seçime "Dünyadaki tüm savaşları bitireceğim" vaadi ile giren Trump, başkanlık koltuğuna oturduğu ilk günlerde bunun için çaba harcıyor gibi gözüktü. Ancak işin perde arkasında muazzam rantı gördü.
Bugün baktığımızda ABD Başkanı Rusya'ya ağzına geleni söylüyor, daha önce Beyazsaray'da aşağıladığı ve adeta tüm dünyanın gözü önünde kovduğu Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky'i şimdi bir kahraman gibi bağrına basıyor. Onu kucaklıyor, öpüyor, kokluyor ve bağrına basıyor.
Ardından Ukrayna'ya silah yağdıracağını söylüyor. Ancak burada bir parantez de açıyor. "Ukrayna'nın Ruslara direnmesi savaşın Avrupa'ya sıçramasını önler.

KİEV AVRUPA'NIN GÜVENLİK BAŞKENTİDİR
Orada yanlarında durmazsak Avrupa Rus istilası ile yerle bir olur" diyor. Finalde "Pamuk eller cebe" diyerek Ukrayna'ya göndereceği yüz milyarlarca dolarlık silahın parasını Avrupa ülkelerine pay ediyor. "Bunu siz ödeyeceksiniz" diyor, "Okey" alıyor.
Böylece baktığımızda 300 yıldır Afrika ve Asya ülkelerini sömürerek zenginleşen Avrupa'nın bugün Haraç veren zavallı bir topluluk haline dönüşmesi, etme bulma dünyası olarak karşımıza çıkıyor.
Üstelik ABD'ye yılda 400 milyar doların üzerinde ihracat yapan Avrupa'nın mallarına yüzde 30 ek vergi koyacağını ilan eden Trump, kıtayı derinden sarsıyor.
Avrupalı liderler ve siyasiler artık açık açık "En büyük pazarımız ABD'yi bu vergilerle kaybederiz. Hatta batarız" demeye, büyük iflasların peş peşe geleceğini, binlerce kişinin işsiz kalacağını ilan etmeye başladılar.
Artık koskoca Avrupa da haraca bağlanan ve kullanılan zavallı bir topluluk haline dönüşmeye başladı.
300 yıldır yaptıkları zulümlerin ahı bugün bir başka zalim ülke tarafından çıkarılmaya başlandı. Burada da Ukrayna ve Rusya Washington açısından çok kullanışlı ve gelir getirici rant kapısı haline geldi. Savaşı bitireceğini söyleyen Trump şimdi daha da uzatacak çılgın hamleler yapıp, Avrupa'nın yüz milyarlarca dolarını cebe indirmeye hazırlanıyor.
Önceki gün ilginç bir haber vardı. ABD donanmasından çok sayıda geminin gizlice Pasifik'e doğru yola çıktığını anlatıyordu o haber. Belli ki ABD, bu bölgede de ülkeleri trilyonlarca dolar tokatlamaya hazırlanıyor. Burada en büyük aparat olarak Hindistan-Pakistan ve Çin ile bölge ülkeleri arasındaki gerilimi kullanmayı planlıyor.
Ülkeler birbirine girecek, haraç olarak trilyonlar ABD'ye yağacak. Al, kırdırarak kullan ve soyarak çöpe at sistemi Yeni Dünya Düzeni'nin bir numaralı yöntemi olacak.

Suriye'de PYD eski lideri "ABD bizi sattı" diye demeç verdi önceki gün. Evet kullanışlı mallar hep tezgaha konulup satılır. Bu iş böyledir. PYD gibiler ticaretin öğrenildiği tezgahlardır. Onlar üzerinden ülkeleri satmayı öğrenir ve uygulamaya geçerler.
Böyle bir ortamda Türkiye'nin daha çok çalışıp, özellikle Savunma Sanayii'ndeki hamlelerini zirveye çıkarması gerekiyor.
Bölgeyi Ankara'ya bağlamanın ve ekonomik olarak daha yukarı çıkmamızın yolu buradan geçiyor.
O yüzden yıllardır Ankara dışarıda büyük hamleler yapıyor, Batı'ya bağlanan bölge ülkelerini yanına çekmeye çalışıyor.

CHP'nin iktidara talip olan dünyadan bihaber lideri ise bunu "Ümmetçilik" olarak gösterip Erdoğan'ı suçluyor. ABD bir tur yaparak bölgemizdeki o ülkelerden 5 trilyon dolar tokatlarken bir şey olmuyor da, biz onları ABD'nin elinden almaya kalktığımızda ses Washington'dan değil CHP Genel Merkezi'nden geliyor.
Baklava kutusunda karanlıkta yaşayanların dünyada olan biteni anlaması mümkün değil zaten. O yüzden normal karşılıyorum saçma çıkışlarını. Öyle bakmak lazım.