Son dakika: Çevrecilikten bahseden 4 isim Ege’nin en güzel yerine villa dikti! Rant vurgunu mu? |Video

Son günlerde özellikle Ege'de diktikleri milyon dolarlık kaçak villalarla gündemde olan isimler Yılmaz Özdil, 2.500 liraya satark servetine servet kattı. Bodrum Bitez'de eşi adına 4,6 milyon liraya bir ofis aldı 142 buçuk metrekarelik ofis kaçak eklentilerle 310 metrekarelik bir lüks villaya dönüştü ve değer de 21 milyon liraya yükseldi. Bir başka isim Fatih Portakal, Fox TV'nin ana haber sunucusu Portakal da eşi adına İzmir Seferihisar'da 8,3 dönümlük bir çiftlik arazi aldı ve üzerinde de 3 kaçak yapı dikti. Daha sonra lehine yıllarca yayın yaptığı imar barışından faydalanarak kaçak bölümleri yasal hale getirdi. Çiftiliğin bugünkü değeri ise 4 milyon lira. Firari Can Dündar'ın Bodrum'daki villasının kaçak olduğu ortaya çıktı. Orman ve Hazine arazisini işgal ederek havuz ve bahçe yapan Dündar'a da 148 bin lira ceza kesildi. Villanın değeri ise 6 milyon lira. Son olarak Oda TV'nin sahibi Soner Yalçın, Çeşme Ovacık'taki tarım arazisine kütüphane yaptırıyorum bahanesiyle kaçak köşk kondurdu. CHP'li Çeşme Belediyesinin karar aldığı ve ceza kestiği halde 6 milyonluk köşk için imar barışından yararlandı. Takvim Gazetesi yazarı Ekrem Kızıltaş ve Akşam Gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz, A Haber canlı yayınında konu ilgili açıklamalarda bulundu.

Açıklamaların satır başları;

83 MİLYONU KANDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR

Takvim Gazetesi yazarı Ekrem Kızıltaş:

Ben önümüzdeki günlerde başka hangi benzer isimlerin bu türden şeylerini duyacağımızı merak etmeye başladım. Çünkü bu kişilerin eninde sonunda "Elaleme verir talkını kendi yutar salkımı" şeklinde bir hayat yaşadıkları ve kendilerine biçilen bir rolü oynama adına bir takım şeyler yaptıklarını ama eninde sonunda işin arka planında başka şeyler yaptıklarını zaten tahmin ediyorduk. Ama öncelikle Yılmaz Özdil'in Atatürk kitabını 2.500 liraya satarak büyük paralar kazanan ama bunun öncesinde demek ki başka işler yaparak para sahibi olmuş olan Özdil'in eviyle bu furya başladı hemen ardından diğer isimlerle alakalı şeyler ortaya çıktı. Bu da gösteriyor ki kamera önünde ya da bir şekilde köşelerde yazdıklarıyla bu insanların yaşadıkları yaptıkları arasında ciddi farklar var. Dürüstlük açısından baktığımızda maalesef 83 milyonu kandırmaya çalıştıklarını söyleyebiliriz.

DEZENFORMASYON MERKEZİ GİBİ ÇALIŞAN İSİMLER

Akşam Gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz:

Medya etiği açısından ortada çok vahim tablo söz konusu. Adı geçen isimler bizim medya ve siyaset hayatımızda bir şekilde öne çıkmış sivrilmiş isimler sıradan insanlar değil. Kamuyu ilgilendirme adına yönlendirme adına çok önemli işlevsel role sahip kişiler bakıyoruz ki bugüne kadar ne yapmışlar bunlar? Adı geçen isimler bu ülkede kendi başlarına bir dezenformasyon merkezi gibi çalışan isimler. Toplumu kutuplaştıran isimler. Toplumu birbirine karşı kışkırtmaya çalışan isimler. Can Dündar işi casusluğa kadar vardıran bir isim. Soluğu yurt dışında aldı. Bir bakıyoruz ki villaları, yazlıkları arazileri bunların FETÖ ile olan alışverişlerini de biliyoruz.