Dr. Bülent Yavuz şu ifadeleri kullandı:

Avrupa Birliği tarafında Merkel'i sakinleştirici ve diyaloğa çağıran bir tavır içerisinde görüyoruz. Tabii bunu Fransa ile Fransa'nın tavrıyla karşılaştırdığımız zaman bu net olarak ortaya çıkıyor. Bu işin AB tarafı fakat ABD ile olan dinamiklere, bilhassa son 1 hafta içerisinde yapılan bu konudaki girişimlere baktığımız zaman da Yunanistan lehine olan bir dizi olayla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.

''SİNYAL VERİLİYOR''

Bu konuda Dışişleri Bakanı Pompeo'nun bir Avrupa ziyareti oldu geçtiğimiz hafta. Birkaç ülkeyi ziyaret etti; bunlardan bir tanesi Yunanistan. Girit Adası'nda bulundu hatta Başbakan'ın baba evinde yatacak kadar da iyi bir ilişkisi olduğunu sergiledi. Girit Adasındaki Suda Körfezi üzerinde bir savunma konusunda ön görüşmeler, ön anlaşmalar yapıldığı izlenimi var. Aynı zamanda Selanik'te de teknoloji üzerine çeşitli anlaşmalara imza attı iki ülke. Hem enerji farklılaşması konusunda, hem de değişik teknoloji altyapıları hususunda ABD ile Yunanistan'ın epey bir yol aldığını görüyoruz. Bu çok hızlı bir trafik, fakat aynı zamanda şuradan da bakmak lazım; bildiğim kadarıyla, bugün yine dışişleri bakanlığından yüksek düzeyli bir yetkiyle Avrupa - Avrasya Bölüm Başkanı Türkiye'yi ziyaret ediyor. Yani burada aradaki asimetrik faaliyeti göz önüne sokması bakımından enteresan bir karşılaştırma. Bir tarafta Dışişleri Bakanı'nın en az iki gün Yunanistan'da bulunması, öbür tarafta Avrasya grubunun başkanının Türkiye'yi ziyaret etmesi. Burada çeşitli bir sinyalin verildiği görünüyor.