Kraliyet Ailesi Kraliyet Ailesi olalı böyle bir skandal yaşamadı. Ne 8. Edward'ın aşk uğruna tahtı bırakması ne Prens Charles'ın evliliği boyunca süren yasak aşkı, ne bir kazada öldüğü söylense de suikast iddialarının gölgesinde kalan Diana'nın ölümü... Meghan ve Harry'nin verdiği röportaj Buckingham sarayına deyim yerindeyse bomba etkisi yarattı...

Şimdi bu hikayenin biraz başına gidelim. Biraz dediysek öyle birkaç yıl öncesine falan değil. Kraliçe'nin taht macerasından başlayalım ki o da neredeyse 70 yıl...

27 YAŞINDA TAHTA ÇIKTI

Tam 69 yıldır tahtta olan ve bugüne kadar gelmiş geçmiş en yaşlı Britanya kraliçesi olan Kraliçe Elizabeth, 150'den fazla başbakan, 13 Amerikan başkanı gördü. Tahta çıktığında, henüz 27 yaşındaydı. 27 yıllık hayatında, bir gün bile kraliçe olabileceğini aklından geçirmedi. Tahtın varisleri babası 6. George ve amcası 8. Edward'dı. 1936'da dedesi Kral 5. George'un ölümüyle tacın sahibi, amcası 8. Edward oldu. Sarayda yeni bir dönem başlayacaktı. Yeni kral yeni hayat demekti ama işler öyle gitmedi. Buckingham sarayı da tam o dönemde tanıştı en büyük sorunuyla... Aşkla...

BUCKINGHAM'DA İLK AŞK KRİZİ

8. Edward, boşanmış olan Wallis Simpson'la aşk yaşıyordu. Babasının vefatıyla birlikte yasal olarak Britanya tahtının sahibi oldu ama aşk taçtan ağır basıyordu genç kral için. 1936 yılında, törenle tahta çıksa da sarayın kurallarını yıkmak kolay değildi. Bir kral evlenip boşanmış bir kadınla birlikte olamazdı. Taht yerine aşkı seçti. Yerine kardeşi, yani Kraliçe Elizabeth'in babası 6. George geçti.

Elizabeth ise veliaht olarak "Yüce Prenses Elizabeth" unvanına layık görüldü. Ve tarihler, 6 şubat 1952'yi gösterdiğinde, babasının ölümüyle tahtın yeni sahibi Kraliçe Elizabeth oldu.

Artık sadece tahtın değil, sarayın da sıkıntılarını göğüsleme zamanıydı genç kraliçe için. Saray hayatı hep sıkıntılarla, çalkantılarla geçti. Monarşiye sahip çıkmak, yaşatmak bir yana en büyük sorunların başında geldi hep "aşk"… Kraliçe sansasyondan uzak bir hayatı tercih etse de kardeşi için durum pek de öyle değildi...

KARDEŞİ PRENSES MARGARET'IN AŞKLARI…

Ailede özel hayatıyla saray dışını uzun süre meşgul edenlerden biriydi Prenses Margaret. Ailenin uçarı, başına buyruk kızıydı. Her ne kadar hanedan üyeleri şu sıralar boşanmış ve mavi kan, yani hanedan kanı taşımayan kişilerle evlenebilse de 1950'lerde durum farklıydı.

İşte kendi hükümdarlığında ilk aşk skandalıyla kraliçe o dönemde tanıştı. Margaret, evli olan yüzbaşı Peter Townsend'a aşıktı. Yüzbaşı bu aşk nedeniyle boşanmaya karar verse de bu onu Margaret'e yaklaştırmak yerine tamamen uzaklaştırdı. 1953'te, Kraliçe Elizabeth'in taç giyme törenindeki samimiyet aşkı manşetlere taşıdı. Ama o aşk, buradan öteye gidemedi. Prenses, yıllar sonra büyük aşkından vazgeçmek zorunda kaldı.

Ve Kraliyet Ailesi geleneklerine kafa tutan, monarşiye format atan, kimine göre külkedisi, kimine göre peri masalının kahramanı, kimine göre aileden biri Diana... Belki kraliçe olmadı ama kalplerin majestesiydi. Hep doğallığıyla, yaşadıklarıyla, 1069 yıllık monarşi anlayışını tek başına değiştirdi.

SARAYI DÜNYAYA AÇTI

Sarayda modernizmin temsilcisi olan Diana, kapalı yaşamaya alışan Buckingham sarayını dünyaya açtı, sokağa taşıdı. Henüz 16 yaşındayken Charles'la tanışan Diana'nın hayatı, dünyanın en çok konuşulan evliliği, en çok konuşulan ihaneti ve en yas tuttuğu ölüm olarak geçti kayıtlara...
2 milyar 500 milyon kişi izledi cenaze törenini. Lady Diana'nın hayatı her saniyesiyle konuşulmaya değerdi, öyle de oldu. İngiltere'nin gözde bekarı olan Prens Charles'ın aşk hayatı hareketliydi. Diana'nın ablasıyla birlikteydi önceleri, kısa süren ilişki Diana ile tanışmasına vesile oldu. Sadece 12 kez görüştüler...

13'ncü görüşmede, hanedanın da baskısıyla evlilik teklif etti Charles. Ama Diana'nın hayallerini süslediği kadın olmadığı kısa süre sonra ortaya çıktı. O kadın aslında Camilla Parker'dı. Prens Charles'ın ilk aşkıydı…

BALAYINDA ALDATILDIĞINI ÖĞRENDİ

Önlerindeki engelse Camilla'nın boşanmış ve çocuk sahibi olmasıydı. Kraliçe Elizabeth tarafından Kraliyet Ailesi'ne kabul edilmedi yani tarih tekerrür ediyordu. Kraliçe için Diana ise, o dönemlerde oğluna biçilmiş kaftandı. Büyük umutlarla nişanlanan Diana, henüz düğünü bile olmamışken öğrendi Prens Charles'ın gizli ilişkisini...

Her ne kadar o zamanlar Camilla'nın Charles'ın yakın dostu olduğuna inansa da şüpheleri yersiz çıkmadı. 1981 29 Temmuz'unda dillere destan bir düğünle St. Paul Katedrali'nde evlendiler... Diana artık resmi olarak Galler Prensesi'ydi...

Aldatıldığını da balayında öğrendi. Prenses Diana, Camilla'dan Prens Charles'a hediye edilen kol düğmelerini gördü. Bu kol düğmeleri bitmek bilmeyen galibinin belli olduğu bir savaş demekti aslında.

Peri masalı siyaha dönüyordu artık...

Yıllar sonra Diana, evliliğini ilk günden son ana kadar 3 kişi yaşadıklarını açıklayacaktı. Ve bu aşk, 1989'da gözlerin bir kez daha saraya çevrilmesine neden oldu. Prens Charles'ın telefonu basın tarafından dinlendi ve Camilla ile gece geç saatlerde yaptığı telefon görüşmeleri kaydedildi. Kasetler piyasaya sürüldüğünde "Camilla-gate" olarak bilinen kraliyet skandalı artık geri dönülemez bir yola girmişti...

Yıllarca Prens ve Prenses ayrı hayatlar sürdü. 1992 yılında ayrı yaşamaya başladılar. İşte tam da o dönemde Diana'nın biyografisi çıktı piyasaya. Prens Charles ise bu süreci Camilla Parker ile görüşerek geçirdi. İplerin koptuğu tarihse 1995 yılı oldu. Diana geçtiğimiz haftalarda soruşturma başlatılan o röportajı verdi BBC kanalına...

Diana tam tam 22,8 milyon kişinin izlediği o söyleşide, evliliğinde neler yaşadığını açık açık anlatıyor, "bu evlilikte biz üç kişiydik, yani biraz kalabalıktı" diye haykırıyordu. Röportajı izleyenlerden biri de Kraliçe Elizabeth'di ve artık o da boşanmalarını istiyordu...

İngiltere Başbakanı John Major yaptığı açıklamada ayrılığı "dostane" olarak duyurdu. Diana, "majesteleri" unvanından vazgeçti ama "Galler Prensesi" unvanı ona bu hikayeden kalan hatıra oldu...

Resmi boşanma 1996 yılında gerçekleşti. Mahsun prenses, hem hayatıyla, hem anneliğiyle hem kuralları yıkmasıyla hep konuşuldu, tartışıldı. Yaklaşık 1 yıl sonundaysa özel hayatıyla yine manşetlerdeydi.

1997 Ağustos'unda sevgilisi Dodi Al Fayed'le tatile çıktı. Basının gözü üzerlerindeydi. 31 ağustos sabahında kara haber geldi...

DIANA'NIN ÖLÜMÜ SUİKAST MI KAZA MI?

Paris'te yaşanan bir trafik kazasıyla yıkıldı dünya... Paparazzilerden kaçıyordu çift... O panikle yolu karıştıran şoför bir tünele girdi. O tünelden çıkış yoktu…

Şoför ve Al Fayet, oracıkta hayatını kaybetti. Doktorlar tam 2 saat boyunca Diana'nın hayatını kurtarmaya çalıştı ama ne nafile. 6 eylül 1997'de yapılan görkemli bir veda töreniyle Diana defnedildi.

sarayın önü çiçek bahçesine döndü. Yüzbinler orada yattı kalktı deyim yerindeyse. 2.5 milyar kişi izledi Diana'nın cenazesini. Öldü mü öldürüldü mü tartışmasıysa gündemden hiç düşmedi. Charles ise 8 yıl sonra hayaline kavuşarak Camilla ile evlendi.

Ve bugün tarih tekerrür etti... Saray yine, yeniden bir aşk hikayesiyle sarsıldı. Annesinin yolundan giden Harry, tüm engellemelere rağmen aşk dedi, kural tanımadı. Her şeyden vazgeçti Amerikalı oyuncu Meghan Markle'la hayatını birleştirdi. Ama bu aşkın da daha en başından peri masalı olmayacağı aşikardı…

19 Mayıs 2018'de evlendi çift... Kraliçe 2. Elizabeth'in torunu ve tahtın 6. sıradaki varisiydi Prens Harry İngiliz asillerine verilen en yüksek unvanı aldılar. Harry artık Sussex Dükü, Meghan da Sussex düşesiydi. Ama bu yaşananlar 85 yılın en büyük kraliyet krizinin de habercisi gibiydi...
Çok değil yaklaşık 1.5 yıl sürdü dillere destan düğünle saraya gelin giden Meghan ve Harry'nin Buckingham hayatı...

Kraliçe'ye önce senenin bir bölümünü, çocuklarıyla birlikte Kanada'da geçirme isteklerini kabul ettiren çift, ardından da İngiltere'yi sarsan açıklamayı yaptı. Kraliyet Ailesinin üst düzey üyeliğinden çekilmeyi ve mali açıdan bağımsız olmak için çalışmayı planladıklarını duyurdular.

SON 85 YILIN EN BÜYÜK KRALİYET KRİZİ

Krizin, sarayda yankılanması için bu daha başlangıçtı. Çünkü bu karar artık sarayın değil İngiltere'nin bir kriziydi...

Bu süre içinde gözlerden uzak bir yaşam sürmeye çalışan çift, Amerikalı talk showcu Oprah Winfrey'e verdikleri röportajla sessizliklerini bozdu.
Çift, zehir zemberek açıklamalar yaparken özellikle de Meghan, kraliyeti ırkçılıkla suçladı. Açıkça söylemese de istenmediğinin altını çizdi. İşte bu açıklamalarla gözler bir kez daha Buckingham sarayına çevrildi. Yazılı olarak yapılan ilk açıklama aslında sert de bir cevaptı. Kraliyet demek unvan demekti ve o açıklamada unvanlar yoktu.