Dijital Siyonizmin savaş araçları sahada! A Haber'de çarpıcı yorum
Katil İsrail ordusu, Gazze’deki ateşkesi ihlal ederek bölgeye yeniden hava saldırıları başlattı. Konuyu A Haber’de değerlendiren İletişim Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık, saldırıların yalnızca askeri değil, dijital boyutunun da bulunduğunu belirtti. Kırık, X platformu üzerinden yürütülen bilgi operasyonlarına dikkat çekerek, Elon Musk’ın İsrail tarafından ikna edilip “dijital Siyonizmin yayılması” yönünde adımlar attığını ifade etti.
Gazze Şeridi'nde yeniden bombardıman uçaklarıyla vuran katil İsrail, dijital Siyonizm ile birlikte sosyal medya alanına da bir savaş araçlarını sürdüğü belirtildi. A Haber canlı yayınına katılan uzman isimler konuya ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunurken İletişim Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık, X platformunun mazisinin karanlık olduğunu belirterek dijital Siyonizm'in yayılmaya çalışıldığını söyledi.
"MUSK'A GERİ ADIM ATTIRDILAR"
A Haber'de önemli açıklamalarda bulunan İletişim Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık ve Hukukçu Av. Kaan Bayramzade konuya ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
İletişim Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık: Bütün algı yönetim operasyonlarında çekildiği yer orası. X'in mazisi çok kirli zaten. Yani daha geçmişte bile bu X files diye ifade ettiğimiz, nasıl Orta Doğu'nun şekillendirildiği, CIA'ye nasıl bilgi aktarıldığına dair Musk eski yönetimin belgelerini kimlerle paylaşmıştı? Gazetecilerle paylaşmıştı. Ve 8-9 seri halinde bunların hepsini yayınlamıştı. Ve ne oldu? Musk'a birisi geri adım attırdı orada. "Niye sen gittin İsrail'e? Orada bak Netanyahu ile beraber gezi yaptı. İşte "bak bizi burada öldürdüler, burada vurdular" dedi. Ve ondan sonra ne olduysa Musk hemen R yaptı. Yani geri vites yapmaya başladı.
(fotoğraf - ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
"TİKTOK TAMAM SIRADA X VAR"
Dedi ki: "Musk bizim dostumuz, arkadaşımız" dedi. Şimdi o da önemli bir husustu. Yani bu kadar insanın önünde o konuyu gündeme getirmesi, TikTok zaten tamam, X de sırada. Ben sahada alamayacağımı ne yaparım? Medyada bir şekilde kotarırım düşüncesine girdi ve dijital Siyonizmi nasıl yayarım o zaman ben? Sosyal medya mecraları, platformları üzerinden, dijital platformlar, dijital yayın platformları üzerinden yayarım dedi. Ve aslına bakarsanız belki de en büyük sorunu niye? Çünkü biz, özellikle Türkiye olarak da dünya olarak da ortalama giderek artıyor sosyal medya, internet kullanım süreleri ve biliyorsunuz Brain rot dediğimiz beyin çürümesi diye bir kavram var. Sürekli önüne çıkan içeriklerden insanlar etkileniyor. Algoritmaların oyunu karşısında maalesef beynimiz kaybediyor.
"TİKTOK'UN SATILIŞININ ZAMANLAMASI MANİDAR"
Şimdi bunların yanı sıra TikTok belki ayrı bir önem taşıyordu. Çünkü bugün dünyada en çok takipçiye sahip, 1,5 milyar kullanıcısı var diyebiliyorum, dördüncü sırada yer alıyor. Ve TikTok bu anlamda da onların yönlendirebildiği bir uygulama değildi. Çünkü Çin menşeliydi ve standart artık bir ne derler, dans ya da müzik, eğlence uygulamasından ziyade artık Facebook gibi dünyada büyük kitlelere hitap eden bir uygulama. Şimdi özellikle Netanyahu'nun Amerika Birleşik Devletleri'ne ya da bu savaşın sonlanma sürecine denk gelmesi TikTok'un satın alınma sürecinin, bu da enteresan.
(fotoğraf - ahaber.com.tr - ekran görüntüsü)
"İSRAİL MENFAAT VE STRATEJİ ÜZERİNE KURULU"
Hukukçu Av. Kaan Bayramzade: İsrail'in kurucularından biri Golda Meir ismi. Büyük Siyonistlerden'dir. Bir açıklaması var onun, 50'li yıllarda yapmış olduğu bir sözdür. Der ki: Hazreti Musa için, "Musa bizi çölde 40 sene dolaştırdı, en son Orta d Doğu'da petrol olmayan tek bölgeye getirdi." Şimdi İsrail iki strateji üzerine kurulur: bir menfaat, diğeri ilhak. Öyle ki kendi peygamberini dahi bu menfaat kapsamında eleştirecek bir bakış açısına sahip olan bir devlet politikası. Dolayısıyla yorumlayabilmemiz için tarihleri, kurucularının beyanlarını da bilmemiz lazım.
"TÜRKİYE O MASADA HUKUKİ GARANTÖR"
Uluslararası hukuk bakımından şimdi bir Peace in the Middle East süreci vardı biliyoruz. Türkiye, Katar, Mısır, Amerika Birleşik Devletleri gibi devletler bir anlaşma imzaladılar. Uluslararası hukuk kapsamında bu, Türkiye'yi müdahil bir devlet olarak imza atması, müdahil devlet sıfatına soktu Türkiye'yi ve bir meşruiyet kazanmış oldu. Ne demek meşruiyet? Türkiye'nin anlaşmaya imza atması, burada yaşanacak olan anlaşmaya aykırı bir durumda bir başvuru hakkı doğurdu. Uluslararası Adalet Divanı'nda, Birleşmiş Milletler'de, "Bakın, biz bu anlaşmaya imza attık. Nitekim İsrail anlaşmaya uymadı, vurdu" ve "Birleşmiş Milletler'de burada toplantıya çağırıyoruz, bunun gereği yapılsın" deme hakkına haiz oluyor. Bu çok önemli bir şey. O masada bulunması zaten çok önemli. İmza atması, hukuki bir garantör sıfatına haiz olması ayrı bir önemlidir.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN