AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Ben sezaryenle doğuma karşı olan bir Başbakanım ve bunların özellikle planlı yapıldığını biliyorum. Bunun, bu ülke nüfusunun artmaması için atılan adımlar olduğunu biliyorum. Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum ve bu ifademe karşı çıkan bazı çevrelere, medya mensuplarına da sesleniyorum; yatıyorsunuz, kalkıyorsunuz Uludere diyorsunuz. Her kürtaj bir Uludere'dir diyorum'' dedi. Erdoğan, partisinin ASKİ Spor Salonu'nda düzenlenen Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Haydi Kızlar Okula Kampanyası'nı başlatarak, okula gönderilmeyen kız çocukların okula gönderilmesinin önünü açtıklarını söyledi. Mesleki eğitimle kadınların çalışmaya, üretmeye teşvik ettiklerini, çalışan kadınlara vergiden sigorta primine, sosyal güvenceden işsizlik sigortasına kadar birçok alanda destek sağladıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, sağlık alanında da önceliklerinin kadınlar ve çocuklar olduğunu, kadınlar ve çocuklar lehine sağlık sistemini yeniden inşa ettiklerini, kadınların ihtiyaçları olduğunda başlarını sokabilecekleri evlerin sayısını 57'ye, kapasitesini de bin 227'ye çıkardıklarını söyledi. Şartlı eğitim, şartlı sağlık, şartlı gebelik yardımlarını 1 milyon anneye ulaştırdıklarını anlatan Erdoğan, 3 milyar liraya yakın yardımı bizzat annelerin hesabına yatırdıklarını bildirdi. ''Sosyal politikalar noktasında kadınlarla birlikte tarih yazdık'' diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: ''Dün uluslararası, Birleşmiş Milletler'in bir toplantısında bir ifade kullandım, yine kullanıyorum. Ben sezaryenle doğuma karşı olan bir Başbakanım ve bunların planlı yapıldığından, özellikle planlı yapıldığını biliyorum. Bunun bu ülke nüfusunun artmaması için atılan adımlar olduğunu biliyorum. Bunun bir taraftan da kendilerine mali kaynak teşkil etmesi için atılan adımlar olduğunu biliyorum ve bununla bu ülkenin nüfusu bir yerde donduruluyor. Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum, kürtajı bir cinayet olarak görüyorum ve bu ifademe karşı çıkan bazı çevrelere, medya mensuplarına da sesleniyorum; yatıyorsunuz, kalkıyorsunuz Uludere diyorsunuz. Her kürtaj bir Uludere'dir diyorum. Anne karnında bir yavruyu öldürmenin doğumdan sonra öldürmeyle ne farkı var? Soruyorum size. Bunun mücadelesini hep birlikte vermeye mecburuz. Bu milleti dünya sahnesinden silmek için sinsice bir plan olduğunu biliyoruz. Bu milletin çoğalması için asla bu oyunlara prim vermemeliyiz. Biz, siyasi rant peşinde değiliz. Bizim tek hesabımız var, bu millet muhasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacak, çıkmalıdır. Bunun için de genç, dinamik nüfusa ihtiyacımız var. Bilesiniz ki insan ekonominin temelidir, insan varsa sermaye, emek var, insan varsa tüketim, üretim var. İnsan yoksa bunların hiçbiri yok. Onun için çok gayret edeceğiz, genç nüfusu artırmanın gayreti içerisinde olacağız. Aksi takdirde 2037'de ihtiyar bir nüfusla gerileme dönemine başlarız.''