MEHMET BARLAS

Ukrayna Savaşı'nda Putin hızla hedeflerine ulaşıyor.
Buna göre Ukrayna, Rusya'ya karşı direniş gücü gösterecek bir askeri varlık bulunduramayacak.
NATO'ya üye olmayacak ve Kırım, Donbas gibi gündemdeki tartışmalı bölgelerin kontrolü Rusya'da olacak.

Erdoğan'dan yoğun diplomasi
Tabii bu arada milyonlarca Ukraynalı, ülkesinden kaçmakta ve göçmen statüsüne düşmekte.
Gıda ve enerji dahil birçok üründe oluşan eksiklik dolayısıyla zaten zor günler geçiren Avrupa'nın bu göçmenlerle baş etmesi de kolay olmayacak.
Sevindirici olansa özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aracılığıyla Ukrayna'da yeniden barış ihtimali belirmiş olması.

Putin hedefine ulaşıyor
Batı kaynaklı ana akım medya koro halinde tam tersini söylese de, Putin stratejik hedeflerine tek tek ulaşıyor.
Rusya'daki piyasaya ve verilere baktığınız zaman müthiş bir toparlanma mevcut.
Rusya, doğalgazı ve petrolü rubleyle satacağını açıkladıktan sonra ruble kayıplarını büyük ölçüde kapattı.

Batı ekonomisi etkileniyor
Ayrıca yaptırımlar, özellikle Almanya, İtalya ve İspanya gibi ekonomileri vurmaya başladı.
Hatta Almanya dün, mevcut şartlar altında boykotları reddettiğini açıkladı.
Yani Rusya olmadan Avrupa'nın çok fazla yaşama şansının bulunmadığı da anlaşılmış oldu.

Türkiye'nin rolü önemli
Türkiye bu süreçte çok olumlu bir rol oynuyor. Barışın mimarı olmak için elinden geleni yapıyor.
Bütün taraflara eşit mesafede bulunuyor.
Ancak Putin'in nihai hedefi pek net değil.
Bazılarına göre Soğuk Savaş Avrupa'sının kurumlarını yeniden canlandırmaya çalışıyor.
Elindeki binlerce nükleer başlık da bu canlandırma sürecinin bir unsuru.

Tek yol barış
Türkiye olarak Rusya-Ukrayna anlaşmazlığını Karadeniz'e gelen birkaç mayınla atlatmış gibi duruyoruz. En azından şimdilik öyle.
Dilerim bu barış çağında Ukrayna Savaşı, Suriye veya Afganistan gibi kronikleşmez ve bir an önce dünyaya barış hâkim olur.