MEHMET BARLAS

Eski Sovyet İmparatorluğu topraklarında bugünkü devletlerin arasında yer alan gerginliklerde Rusya'nın payını veya parmağını aramak yanlış değildir. Nitekim Ermenistan'la Azerbaycan arasındaki Yukarı Karabağ kaynaklı son sıcak anlaşmazlıkta, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Türkiye'nin konumunu iyice vurgulamak için hemen Rus meslektaşı Lavrov'u aramıştır...

Görüş farkları
Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki anlaşmazlıkta yakın zamana kadar Rusya Ermenistan'dan yana bir görüntü veriyordu. Ancak şimdi Türkiye'nin çok açık ve aktif biçimde Azerbaycan'dan yana ağırlık koyması, olayı eskisinden farklı bir konuma getirmiştir. Türkiye ile Rusya'nın çok geniş alanlardaki işbirliklerine karşın, Libya'da, Ukrayna'da ve Suriye'de açık ve seçik biçimde farklı görüşte olmaları dikkat çekicidir.

Peşinyan ve Putin
Güney Kafkasya'daki Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki sıcak çatışmada şu ana kadar tam olarak bilinmeyen durum, Ermenistan'ın Peşinyan'ı ile Putin arasındaki uyumun derecesidir. Çünkü bazı yorumculara göre, Ermenistan silahlı kuvvetleri ile Moskova arasındaki diyalog, Peşinyan'ı aşarak devam etmektedir. Zaten Yukarı Karabağ'ın Azerbaycan'dan kopartılmasını da, Rusya adeta destek vererek onaylamamış mıdır? Ayrıca bu sorunu çözmeyi amaçlayan Minsk Grubu'nun genel eğilimi de Ermenistan'dan yanadır. İçinde bulunduğumuz dönemde Ermenistan'ın başlattığı saldırıların nedeni de, Ermenistan'ın ekonomideki sıkıntılarını Peşinyan'ın unutturma çabalarına bağlanabilir.

Farklı durumlar
Kısacası eski Sovyet İmparatorluğu'nun kalıntıları hayata sıfır problemlerle başlamadılar. Şu anda Kırım'ın yeniden Sovyet toprağında bulunması bu duruma bir örnek değil mi? Ermenistan-Azerbaycan anlaşmazlığında eskisinden çok farklı olan durum, şimdi Türkiye'nin açık ve seçik biçimde Azerbaycan'ın yanında yer almasıdır.